Yorumlarınız benim için çok kıymetli. Yorum yazmayı unutmayınnn 💗
Yağmurlu, kasvetli bir geceydi. Hakan ve Mine'nin boşanmasının üzerinden 2 ay geçmişti. İş ve ameliyatlar dışında birbirleriyle konuşmuyorlardı. Uzaktan birbirlerini izliyorlardı. İkisi de yapıyordu bunu, birbilerinden kaçıyorlardı. Özlüyorlardı, eskiden mutlu oldukları günleri. Acil sessizdi, birkaç hasta vardı. Hakan işini bitirip odasına çıktı. Önlüğünü çıkarıp bir kenara koydu, siyah sandalyesine oturdu. Gözlüğünü çıkarttı. Üzgündü, çok.Mine ile ayrı olmak, çok kötüydü. Yarım kalmış gibi hissediyordu. Mine her zaman Hakan'ım yanında olmuştu. Tartışsalar bile en fazla 3 gün sürerdi. Ama bu durum çok farklıydı.Boşanmışlardı, aralarındaki bağ kesilmişti. En azından onlar böyle düşünüyorlardı.Ama aralarındaki bağ, sevgi, aşk o kadar kuvvetleydi ki asla kesilmemişti.Hakan bunları düşündü bir süre. Sonra çekmeceyi açtı, içinden bir fotoğraf çıkarttı. Evlilik fotoğrafı, çok mutlulardı. Uzunca bir süre baktı o fotoğrafa. Her ayrıntısını inceledi. Mine'yi izledi bir süre. Artık göz göze bile gelmiyorlardı.
Fotoğrafın arkasını çevirdi. Yazıyı okudu içinden."Sonsuza dek ayrılmayacağız sevgilim"
Hakanın gözleri dolmuştu. Gözünden akan bir damla yaş yazının mürekkebini biraz da olsa dağıttı.Fotoğrafı masaya bıraktı. Bir kaset alıp kasetçalara koydu. Düğmeye bastı.
"İçimde bir şey kanıyor, keskin bir vedanın yarası sızlıyor"
Arkasına yaslandı, derin bir iç çekti.
"Yüzümde bir şey soluyor aynı değil, umudun rengi kayboluyor"
Artık eskisi gibi olamayacaklardı, ikisi de umudunu yitirmişti.
Mine'nin yüzündeki hüzün göz yaşlarına dönüşmüştü. Düğün fotoğrafının arkasındaki yazıyı okuyordu. Hakanın el yazısıyla yazılmıştı
"Sonsuza dek ayrılmayacağız sevgilim"
Mine de diğer fotoğrafa kendi el yazısıyla yazmıştı bu cümleyi.Ayrılardı, birbirlerini desteklemiyorlardı artık.Dışarıdaki yağmuru izledi Mine.Sırılsıklam olsalar bile yağmurda dans ettikleri günleri hatırladı.
"kalbimde bir yerde bir orman yanıyor"
Şimdi dışarıdaki yağmur bile onun kalbindeki yangını söndüremezdi.
Beraber konserlere gidip bağıra bağıra şarkı söyledikleri günler, mutlu oldukları günler, çok özlüyordu.
"Bıraktığın şarkılar sahipsiz susuyor"
eskisi gibi olmayı umut ederdi Mine. Artık umutları da yetmezdi. Eskisi gibi olamazlardı.
"şiirler hep dargın dualar şifasız"
"Ömrüme mıhlamış bir cümle"
"Kül olur kalbindeki zamanla yana yana,yana yana"
kül olmayacaktı.
hiçbir zaman
O acı kül olmayacaktı.