"Jake" "ne var sunghoon?" "az kaysana amk bacaklarını acmışsın 180° oturamıyorum" "ay tamam be"
2 dakika sonra,
"jake" "yine ne var sunghoon? Ayrıca niye fısıldıyorsun?" "şuraya bir bak! Jungwon ve jay~ Cok tatlılarr, hemen telefonunu ver bana!" "A bi san-" Sunghoon Jake'in telefonunu elinden alır. "cekiştirmesene!" "şştt! sessiz ol!"
cektikleri fotoğraf:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Yaa cok tatlılar" "sen daha tatlısın" "ha" şaşırmış bir şekilde yuzunu jake cevirdim. "diyorum ki cok tatlı cıkmışlar evet" "haaa, ay evet bunu sonra varınca cıkartalım" "napıcan evlendiklerinde duğun hediyesi diye mi vereceksin sunghoon" jake gülmeye başladı. "olabilir.. yada ilerdeki cocuklarına gosteririm dermişim" "yuh yani o kadarınıda duşunme onlar daha reşit değil" "ay biliyorum jake cok konuşma" jake'in burnunu sıktım.
"SESSİZ OLUN JAKE VE SUNGHOON!" "hoca bağırdı bence uyusan iyi olur sunghoon" "şerefsiz" diye fısıldadım ve uykuya daldım.
—
uyandığımda hava kararmıştı ve yanımda yabani gibi dikelen Jay vardı. "şükür uyana bildin sunghoon. Hadi kalk da gidelim artık, saat 8 oldu" "ay tamam geliyorum"
eşyalarımı alıp jay ile eve donduk.
—
Yarın sabah okulda:
"Günaydın benim güzeller güzeli sınıfım!!" "Hocam ne oldu? Sınav mı yapacaksınız?" niki bunu dedikten sonra hoca sinirlendi. "niki dediğine dikkat et yoksa matamatik dersinden kalacaksın" dedim nikiye gülerek. "ama oyle Sadece sınav yapacağımız zamanlar bize iyi davranıyo bu oropsu hoca" "sessiz konuş duyuyor!" "öhmm, her neyse cocuklar bugun sizlerle onemli bir şey yapacağız. Bu gittiğimiz kamp'da neler öğrendiğinizi ve neler yaptığınızı bir kağıda yazacaksınız. Nasıl gectiğini falan da yazmayı unutmayın. Jake ve Sunghoon dağıtın şu kağıtları."
"Tamam hocam" ayağa kalkıp hocadan kağıtları aldım ve her sıraya ikişer ikişer dağıtmaya başladım. Daha sonra bir sıra kalmıştı ve ona da İkişer bir Kağıt verecektim ki jake geldi yanıma. "sen git obur masalara dağır ben koyucam bu masaya kağıtı" dedim. "hayır ya ben dağıttım geri kalanları sen götür hocaya!" diye kavga başlatmaya başladı. "Jake siktir git amk nerden cıktıysan geri gir oraya Allah Allah, ben koyucam dedim mi ben koyucam!" "sunghoon ebeni sikerim senin siktir git yanımdan ya ben koyucam!" biz tabi bağırışmaya başlayınca hoca yanımıza geldi. "disipline yürüyün cabuk! İyi ki bir iş verdim ikinize, Kavga etmeden duramıyorsunuz!" "Hocam o başlattı ama ben koyucam dedim yok diyo ben koyucam diyo ben ne yapabilirim!" "sen şuan bu kağıtları hocaya götürseydin ve benim koyamama izin verseydin bunlar olmazdı şerefsiz!" "sus lan pislik" diyerek Jake'in Ayağına sertce bastım. Ona vurmak istemedim ama ileri gitti!
