Merhaba öncelikle 'ay ışığına' hoşgeldiniz umarım bu kurguda güzel vakit geçiriz. Sizlere şimdiden çok aksiyon dolu olacağını söyleyebilirim. Lütfen bu hikayeyi yayın ve benide ünlü edin. Şaka şaka 😅
Umarım kurgu hoşunuza gider..🌘
Vaka
Sabahın ilk ışıkları ile uyandım. Aşağı indim ve kendime sert bir kahve yaptım. Bugün Salih'in yanına gidecektim. Büyük ihtimalle bana yine yapmam gerek dosyalar verecekti. Hazırlandım ve motoruma atlayıp yola çıktım.
Kapıyı ilk çalışımda açtı ve beni içeri davet etti "Hoşgeldin." diye karşıladı beni bir şey demeden içeri girdim ve koltuklardan birine oturdum.
"Beni çağırma sebebin ne?" diye konuya daldım direk.
"Dosyalar. Bir kaç vaka daha geldi bugün" dosyaları önüme koydum aldım ve inceledim. Çoğu kolaydı ama bir tanesi dikkatımı çekti "Umut Ege Karakum" diye seslicene okudum.
Salihde buna sanki hazırlanmış gibi anlatmaya başladı. "İşlemedığı bir cinayet yüzünden aranıyor senden yardım istiyor."
Evet, ben kim miyim? Ben Ada Erge diğer ismi ile tanınmış olan siyah kuğu. Gizli bir avukat yada dedektif ne desem bilemedim onun gibi bir şeyim işte. Çoğu suçsuz insanlara yardım edip, onlara iftira atmaya çalışan insanlara biraz ne desem açı çektiriyorum. Kimsenin beni tanımasını istemiyorum o yüzden adım Siyah Kuğu olarak adım geçiyor medyada.
Bu Umut Ege Karakum'da dikkatimi çeken ney mi? Babası Gökhan Karakum. Bir çok şikayet almıştım insanlardan bu adam hakkında şimdi oğlu benden yardım mı istiyor? Saçma, ama derdi neymiş öğrenelim.
"Tamam, sağol" diyerek kalktım. Kapıya gidiyordum ki Salih karşımda durdu "Birazcık daha empati kurmaya çalışsan? Hem biraz burda kal Gamze seni gördüğünde sevinicek eminim"
"Senle mi empati kurucam?" Hafif alayla güldüm "Pardon canım yalancılarla işim olmaz. Gamze için sonra tekrar uğrarım." dedim ve evden emin adımlar ile çıktım. Neden mi yalançı demiştim? Çünkü o yalanın ta kendisiydi adının bile gerçek olduğundan emin değilim ama bildiğim tek şey var fazlasıyla iyi korunuyor, nasıl oluyor bilmiyorum ama Adam ona karşı bir şey bulmamı hep engelliyor.
Motoruma binip eve sürdüm şu Umut Ege ile bir telefon görüşmesi ayarlamam lazım neymiş derdi öğrenelim. Eve geldim dosyaları tekrar iyicene inceldim ve Umut Ege Karakum ile bir telefon görüşmesi ayarladım.
Telefonum çaldı son bir kez ses değiştirme cihazımı kontrol ettim ve aramayı kabul ettim.
"Her şeyi detaylı anlat." dedim kalın ses tonum ile
"Merhaba öncelikle adım Umut Ege Karakum işlemediğim bir cinayet için suçlanıyorum bir kaç mahkemeyi kendi avukatlarım ile denedim ama artık bir oyunu içinde olduğumu fark ettim. Bana bir oyun oynanıyor ve bunun arkasında çok büyük birisi var." dedi
"Devam et. Cinayet ile ilgili detay ver bana." söylemedim, emir ettim
"Kurban: Selda Tekin 22 yaşında bir genç kız. Benim şirketimde çalışmaya başladı bir kaç hafta önce." Bunları hemen küçük not defterime not ettim, lazım olacaktı bu bilgiler bana. "Kendisi ile-" sözünü kestim ve ben tamamladım "bir yatak ilişkisine girdiniz ve sonra sana takıntılı oldu sende ona bağrıp çağırdın büyük ihtimalle seni bu şüpheli yaptı mahkemede. Sen onu işten kovdun ama o peşini bırakmadı, doğru mu?" Karakum bir kaç saniye bir şey demedi büyük ihtimalle şokun etkisi geçmedi. "Umut Ege söylediklerim buraya kadar doğru mu?" diye tekrar ettim sorumu "Evet doğru" tam tahmin ettiğim gibi "de sen bunların hepsini nerden biliyorsun?" beklediğim soru. "İşim bu. Devam et."
"Kavganın akşamı bizim şirketin bodrum katında ceseti bulunmuş, kamera kayıtlarında ise ben onu öldürüyorum ama öyle değil biri bana iftira atiyor."Off ya bende eğlenceli bir vaka sanmıştım kolaymış bu. "Olay saatinde nerdeydin?" dedim tek düz sesim ile.
"İşin garip tarafı orda başlıyor bir restoranda toplantım vardı. Oradaki kamera kayıtları ile orda olduğumu ispat edecektim ama görüntüler silinmiş." Bak şimdi eğlenceli bir vaka oluyor, sevdim.
"Tanıklar? Buluştuğunuz adam veya kadın size şahitlik edebilir." bunu düşünmek için akıllı olmana gerek yok, off gerçekten aptal bir vaka ile uğraşıyorum.
"Adam o günden sonra kaybolmuş bir daha ortaya çıkmamış." Söylediğim bütün lafları geri alıyorum aptal bir vaka değilmiş.
"Adamın adı?" diye sordum
"Yok" bir dakika ya nasıl yok? "Nasıl yok Karakum? Toplantı yaptığın adamın adını bilmiyor musun?" "Hayır" diye cevap verdi. Şu sözüm bir defa dediğimde tutsun, bu Adam gerçekten Salak.
"Toplantının amaçı neydi?" "Babam." Hmm ilginç demek Gökhan Karakum, biraz daha bilgi lazım bana.
"Detay?" dedim "Veremem özel bir mesele." Gerçekten Salak bu Adam. Mal şurda hayatını kurtaracam bana her şeyi anlat diyorum özel diyor gerizekalı.
"Umut Ege Karakum burda iyiliğin için uğraşıyorum sen gelmiş bana özel diyorsun?" "Siyah kuğu orda ne konuştuğumuzun seni ilgilendirdiğini düşünmüyorum." Aaaa ne bu cesaret? Ayağıma gelip yardım istiyorsun sonra seni ilgilendirmez diyor, boşuna Aptal demedim.
"Bilgileri cinayeti çözmek için soruyorum. Karşınızda oturan adını bile bilmediğiniz Adam benim için şüpheli. Seninle baban hakkında ne konuştuğunu öğrenmem onun nasıl bir karakter olduğunu düşünmeme yardım edecek. Bir dahaki sefere egonu 2. Sıraya koymayı dene Karakum." He he ben bile bu söylediklerime inanmadım.
"Planın ne siyah kuğu?" Konuyu değiştirme çabanın üstünde çalışmalısın Karakum
"Seni ilgilendireceğini sanmıyorum Umut Ege Karakum. Benden haber bekle." dedim ve konuşmayı bitirdim.
Eğlenceli bir vaka olacağı kesin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ay ışığı
Action"Kimsin?" dedim telefondakine. "Senden tek bir şey isteyeceğim." dedi o ses "Kimsin ve ne istiyorsun?" diye tekrarladım "Pencereni aç ve aya bak" dedi, dediğini sorgulamadan yaptım. Penceremi açtım ve aya baktım. Dolun aydı. "Eee yaptım şimdi ne...