Suddenly ||taekook||

Öpebilir miyim?

"Jimin, hareketlerini görmedin mi?"

Arkadaşımın yüzüne kaşlarım çatık bir ifadeyle baktığımda söylediğim şey umrunda değilmişçesine silktiği omzuna ufak bir yumruk geçirdim. Söylediğim şeyleri dikkate almayan insanlardan anında soğurdum, bu kişinin Jimin olması istisnaydı tabii.

"Jungkook abartma istersen, alt tarafı dudağını ısırıp karşında sırıttı, sana göz kırptı ve ayağıyla alttan seni tahrik etmeye çalıştı. Ne var bunda?"

[Kanka...]

Jimin'in sanki hiç bir şey olmamış, orada onlar hiç yaşanmamış gibi tavır alması zaten bozuk olan sinirlerimi kat ve kat arttırırken kaşlarımı kaldırıp şaşkın bir ifadeyle yüzüne baktım.

"Şimdi dön ve söylediklerini tırnak ucu kadar beyninde tekrar tartmayı dene. Aptal mısın Chimmy? Kalktı diyorum amına koyayım."

"Hâlâ abartıyorsun."

Bir anda durup başımı arkadaşıma çevirdiğimde benden kısa olan bedeninde alaycı şekilde gözlerimi gezdirdim.

"Ben senin anlayacağın dilden konuşayım o zaman yavrum. Yoongi hyung seni ayağıyla tahrik ediyor."

Dediğim şeyle gözlerini kocaman açmış, gözlerini kaçırıp göz temasımızı bozduğunda başka yere odaklanmış ve düşünmeye başlamıştı.

"Yuh! Kalktı tamam sus."

"Yani Yoongi hyundan etkilendiğini kabul ediyorsun öyle mi?"

Arkadaşım bir süre öylece durup bedenimde gözlerini gezdirdiğinde doğru konuya parmak bastığım için kendimle gurur duyuyor, pis pis sırıtıyordum.

"Jungkook... Of nasıl desem? O mint yeşili saçlarını çoğu zaman okşayıp çoğu zaman çekiştirmek istiyorum. Beni sevsin istiyorum çünkü ona karşı boş değilim, bundan eminim."

Zaten bu cevabı beklediğim için hiç şaşırmamış tepkisiz bir ifadeyle gözlerine bakmıştım.

"O da sana karşı boş değil bence."

"Ciddi misin?"

Jimin gözlerini kocaman açmış, büyük bir hevesle ve büyük bir tebessümle cevabımı bekliyordu.

"Bence dedim. Emin değilim ama hareketleri falan... Bence o da sana karşı boş değil."

Jimin çocuksu bir ifadeyle yerinde iki-üç kez zıplıyor, ellerini birbini çırpıyordu.

"O zaman onu etkilemek için her şeyi yapacağım. Tıpkı Taehyung'un seni etkilemeye çalışması gibi."

"Öyle bir şey yok Chimmy. Sadece benimle oyun oynuyor."

"Saçmalama Jungkook. Nasıl bu kadar emin konuşuyorsun? Baya etkiliyordu seni, ayağını sikine attı amına koyayım."

"Ben ondan hoşlanıyorum ve bunu ona söyledim. Ama o hetero ve kesinlikle benden hoşlanmayacak, hatta beni tersledi ve karşılık vermeyeceğini söyledi."

Jimin anında kaşlarını çattı. Tatlıydı ama sinirlendiğinde bir o kadar da korkunç oluyor, yüz ifadesi uzaktan birinin görmesiyle bile korkacağı türden şekle bürünüyordu. Ona söylemek kesinlikle aklıma gelmemişti, şu yüzünü gördüğümde söylemediğim için pişman olup yiyeceğim azara kendimi hazırlıyordum.

"Ne demek hoşlanıyorsun? Ne demek ona söyledin ve  ne demek reddedildin?"

"Öyle oldu işte."