YAZ AŞKI ♥

Bölüm 1

Sonunda okul bitmişti. Artık liseden mezun olmuştum . 18'i bitirip 19 yaşıma başmıştım. Artık ferahlamanın ve huzur dolu bir tatil yapmanın tam vaktiydi. Ben bunları içimden geçirirken şoförün sesiyle irkildim:

'' Su hanım bavullar bu kadar mı? ''

'' Sanırım evet ! '' deyip güldüm. Yola çıkmıştık. 6 saatin sonunda yazlığımıza vardım. Arabam evimin önünde ne kadar da güzel duruyordu , anahtarları üstündeydi artık kullan beni diyordu sanki. O feci kazadan sonra arabamı kullanmam yasaktı. Babam her yere şoförümle gitmemi söylemişti . O kazadan sonra özgürlüğü elinden alınmış , kanatları koparılmış , uçamayan bir kuş gibiydim sanki. Ama ben özgür olmayı seven biriydim. Er yada geç o arbaya binecektim. Sakin bir tavırla içeri ayak bastım. Annem beni görünce :

'' Nasılsın tatlım ? Uzun süredir görüşemedik babanla beraber iş seyahatindeydim biliyorsun . Seni seviyorum hayatım !''

'' Ben de seni anne !''

Ardından babamı salonda oturuken gördüm. Elimi kapıya dayayıp :

'' Naber baba ? Beni selamlamayacakmısın ? ''

'' Selam!''

'' Of baba ben odama çıkıyorum.''

O kazadan sonra sanki beni hiç affetmeyecek gibime geliyordu. Ama bu yaşıma kadar hep hırçın ve dediği dedik bir çocuktum. Tutuğumu koparan ve hiçbir zaman pes etmeyen bir çocuk... Odamda birkaç tur attıktan sonra araba sesleri duydum. Hemen pencereye yöneldim. O da neydi karşı taraftaki yazlığa birileri mi taşınıyordu. Evlerimiz neredeyse bitişikti diğer ev ile bizim evimizin bahçeleri aynı yerdeydi. Lütfen yaşıtlarımdan biri taşınsın dediğim anda lüks arabadan bir çift indi . Biri orta yaşlı ama çok bakımlı bir kadın , diğeri de takım elbiseli bir adamdı .

'' Lanet olsun '' diye bağırdım sonra şans eseri cama baktığımda arabadan çok tatlı bir çocuk indi . Neredeyse benim yaşlarımda biriydi. Çok mutlu olmuştum .En azından bütün yazım sıkıcı geçmeyecekti.Birkaç dakika sonra kapım çaldı :

''Hayatım bavullarını yerleştirdin mi ? ''

'' Aslına bakarsan bavulun kapağını bile açmadım anne!''

'' Hadi acele et ! Komşularımızı karşılayacağız .''

'' Ne, komşu mu?''

İnanamadım yoksa annemin o dernekten arkadaşları mıydı ? O kokoş teyzelerden biri miydi acaba o kadın... Hemen duşa girdim. Su beni sakinleştirirdi. duştan çıktıktan sonra saçlarımı kuruttum o upuzun sapsarı saçlarım ne de güzel görünüyordu. Hemen düzleştiriciyi elime aldım ve saçlarımı düzleştirmeye başladım. Saçlarım uzun olduğu için bu işlem uzun sürdü. Daha sonra da bavulumdan kıyafet seçtim . Kot mini şortum ve göbekten bağlamalı beyaz şirin gömleyimle mükemmel görünüyordum. En son olarak da makyajım kalmıştı. İlk olarak fondöteni bileğime uyguladım ardından da yüzüme sürdüm. şeftali tonlarındaki rujumu her zaman çok sevmişimdir. Şirin bir aylaynır, şeftali tonlarındaki allık ve son olarak da rimel. Kendimi fazlasıyla beğenmiştim. merdivenlerden indikten sonra aynaya bakıp ''Gayet güzel'' Dedim kendi kendime. Kapıyı açtım. Açtığım gibi karşımda o çocuk belirdi. Korkmuştum. O kocaman mavi gözlerimi kocaman açmıştım.Çocuk:

'' Selam '' deyip güldü.

'' Selam'' dedim. Sonra birbirimize bakıp gülmeye başladık.

'' Buralarda yenisin sanırım.'' dedim.

'' Galiba evet daha önce New York ' taydım. ''

'' Buralarda yabacısın yani ? ''

'' Evet öyle denebilir.''

'' O zaman dikkat et kaybolma .''

'' Biraz gezelim mi ? Hem bana buraları gösterirsin hem kaybolmam da ? ''

Yanaklarım kızarmıştı.

'' Biraz bekle Telefonumu alayım .''

'' Tamam sorun yok. ''

İnanamadım. Daha önce görmediğim bir çocukla gezinecektim. Çocuğun daha adını bile bilmiyordum. Hemen telefonumu alıp evden çıktım.

'' Nereye gideceğiz şimdi?''dedim.

'' Bilmem.''

'' Hadi söyle bir yer !''

'' Peki o zaman bir düşüneyim , buldum hadi şu tepeye çıkalım.''

'' Beni dağa kaldırmıyacaksın değil mi ?''

Beraber gülüştük.

'' O zaman bu taraftan !.''

'' Bu arada daha tanışmadık. Benim adım Aras. Senin?''

'' Su .Çok sade ve yalın bir ismim var biliyorum ama ben küçüklüğümden beri sade ve doğalmışım. ''

'' Hadi şimdi ne taraftan ? ''

'' Düz gidelim. ''

'' Peki .''

İki buçuk saat sonra tepeye ulaşmıştık.

'' Hadi geldik şimdi gidelim mi Aras ?''

'' Çıkmıyacak mıyız ? ''

'' Saçmalama hadi dönelim bak bu ormanda kayboluruz hem evden çok uzaklaştık telefon da çekmiyor hadi gidelim . ''Ben bunları söylerken Aras 2 metre çıkmıştı bile .

'' İn çabuk ordan !''

'' Hadi sen de gel birşey yok!''

'' Tehlikeli !.''

'' Yoksa korkuyormusun ? ''

'' Saçmalama deli,bak in ordan yoksa gelip ben indiricem. ''

'' Gelemez ki !''

'' Çocuklaşma hadi in ! ''

'' Hadi lütfen sen de gel bak zirveye çok az kaldı !''

'' Peki .''

Tırmanmaya başladım, orta okulda izcilik klübündeydim o yüzden tırmanmayı gayet iyi biliyordum. Birkaç dakika geçmeden Aras'a yetiştim.

'' Vay, bu ne hız . ''

'' Hadi hızlan biraz eve geç kalıcağız !''

İlk zirveye çıkan ben olmuştum. Burası gayet genişti. Oturup bütün gün bu manzarayı izleyebeilirdim. Bir kaç dakika sonra da Aras geldi .

'' Naber ? ''

'' İyi '' Güldüm.

'' Of ya çok yoruldum. ''

'' Ben demiştim sana çıkmayalım diye değil mi?''

'' Tamam peki haklıydın. Çok hızlı tırmanıyordun bu yetenek nerden geliyor böyle ''

'' Küçükken izcilik klübündeydim. ''

'' Oo, Su hanım siz profosyönelmişsiniz.''

'' Tabi ki.''

'' Hadi gidelim mi artık?''

'' Biraz daha... ''

Buna hayır diyemezdim....

Arkadaşlar bölüm biraz kısa oldu biliyorum. Özür dilerim.Bir 3 bölüm daha öyle olcak biraz kısa . Sonraki bölümler uzun olacak söz veriyorum ...