Winter Falls

1.2K 58 9
                                    

Kışın ve yılın ilk karı çoktan birikip beyaz örtüyü oluşturmuşken pencere kenarında çayını yudumluyordu Seungmin. Üzerindeki battaniyeye soğuğun etkisiyle iyice sokulurken kapı çaldı.

"Hyung! Kardan adam yapalım mı?"

Üzerindeki uzun penguenli kazağın kapşonunu kafasına geçirmiş olan küçüğü, heyecanla sordu.

"Üşüyorum Jeongin, hava çok soğuk."

Battaniyeye daha da çok sokulurken, dışarı çıkmak istemediğini belli etmeye çalışıyordu Seungmin.

"Gerçekten söz veriyorum kalın giyinirim. Hasta olmam merak etme."

Geçtikleri kış, Jeongin'in isteği üzerine dışarı çıktıklarında Seungmin'in söylemesine rağmen ceketini giymediğinden üşütmüştü.

"Tamam, çıkalım ama bir şartım var."

Jeongin heyecanla şartın ne olduğunu sorduğunda, Seungmin şartın öpücük olduğunu söylemişti. Jeongin, sevgilisinin yanına istekle gidip dudaklarına kısa ama dolu bir öpücük kondurmuştu.

"Hadi gidip ceketini giy. Çayımı içip geliyorum bebeğim."

Jeongin, başını olumlu anlamda sallayıp odadan ayrılmıştı.

<><><><><><><><><><><><><><><><>

"Ne arıyorsun tatlım?"

Seungmin, odadan çıktığında Jeongin'in hâlâ mutfakta bir şeyler aradığını fark etmişti.

"Kardan adam için göz ve burun."

Seungmin, küçüğünün arkasına geçip belini kavramıştı.

"Dolapta havuç ve zeytin olacaktı, belki işimize yarar."

"Sağol hyung."

<><><><><><><><><><><><><><><><>

"Ah hadi ama! Bebek değilim ben!"

Seungmin, kahkahalar içinde Jeongin'e ayakkabılarını giydiriyordu.

"Ama sen hâlâ bebeksin Jeong."

"19 yaşındayım!"

"Yine de benim bebeğimsin."

Jeongin kızarırken 4 yıldır birlikte oldukları aklına gelmişti ve büyüğüne hak vermişti.

"Onu bunu bırak da, yılbaşı kurabiyeleri yapalım mı?"

"Olabilir. Ama evde malzeme yoktu sanırsam. Markete gitmeliyiz Jeong."

Jeongin ayakkabısını giyer giymez küçük çocuklar gibi ayaklarını kara sürte sürte koşmuştu.

"Oi Oi! Bekle beni!"

"Burada daha çok kar var. Bayan Lee izin verirse burada oynayalım mı?"

"Ama kardan adamı burada yaparsak Bayan Lee'ye hediye etmiş oluruz güzelim."

"Doğru."

Seungmin, küçüğünün tatlılığına gülerken Bayan Lee camdan gençlere bakmıştı.

"Günaydın Bayan Lee! İzin verirseniz bahçenizde kar oynayabilir miyiz?"

"Tabii Jeongin. Hatta sonrasında sizi evime de davet etmek isterim."

"Sağolun ama bu gün olmayabilir, davetiniz için teşekkür ederiz."

Jeongin alttan alta kabul etmediği için Seungmin'e kızsa da, sevgilisiyle kar oynamayı çok istiyordu.

"Peki çocuklar. İyi günler o zaman."

"Size de iyi günler Bayan Lee."

Jeongin, yerden biraz kar alıp sevgilisine fırlatmıştı.

"İzin verir demiştim."

"Ben vermez demedim ki."

Jeongin, elinde karları yuvarlayıp sevgilisine atıyordu. Seungmin de küçüğüne dayanamayarak kar topu savaşına dahil oldu.

"Yakalayamaz ki!"

<><><><><><><><><><><><><><><><>

Seungmin, Jeongin'i yakaladığında kardan adam yapmaya karar vermiştiler.

"Atkı ve bere de takalım."

"Tamam tamam. Onu da yaparız."

Kardan adam, oldukça uzun ve görülmesi kolay duruyordu. Jeongin kol yapmak üzere dal aramaya başlamıştı. Şansına Bayan Lee'nin bahçesinde çokça ağaç olduğundan dal bulması zor olmamıştı.

"Kardan adam çok güzel oldu."

Jeongin hapşırdığında, Seungmin beresini kafasına takmıştı.

"Hasta olacaksın. Eve geçelim artık."

Jeongin kızarmış burnuyla başını sallayıp onayladığında, hemen karşıda ki evlerine gitmek üzere yürümeye başladılar.

"Hani kurabiye malzemesi alacaktık hyung."

"Yarın alsak?"

"Yarın 1 ocak. Daha yeni yıla girmemize bir kaç saat var, o yüzden bu gün yapalım."

"Tamam o zaman."

Sevgilisine asla karşı çıkamayan Seungmin, çok geçmeden küçüğünün isteğini kabul etmişti.

<taslakta kalmış devamını boşverin çok saçma bitirdim wkdpwnfşemfşe>

Seungin OneshotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin