Kur'an kursu/bangtan

38

Jimin'den

"Jimin bak şuradaki elbise güzel mi?"

Sadece 5 dakikadır annem ile dolaşıyorduk ve çok ciddiyim ben bu kadına bayılmıştım. Sanki yıllardır onun oğluymuşum gibi davranıyordu bana ve o kadar kafa dengi birisiydi ki anlatamam. Jungkook'tan önce hepimiz ailelerimizi tanıyorduk ama çok sık görmezdik. Birbirimize kalmaya giderken falan ikna etmek gibi şeyler olurdu çok nadir birbirimize yemeğe falan giderdik annelerimizde babalarımızda tanırdı birbirini. Elbet hiçbir zaman bu kadar yakın olmamıştık. Ben Yoongi'nin annesinin bu kadar harika biri olduğunu bilseydim ne Yoongi'ye hislerimi açıklamaktan çekinirdim ne sevgili olduktan sonra bunu ailelerimize söylemekten utanırdım. Benim annem ne tepki verir bilemem ama sırf Yoongi'nin annesinin öğrenmesi için bile söyleyebilirdim.

Dediğim gibi yaklaşık 5 dakikadır cuma pazarında dolanıyorduk, hem sohbet ediyorduk hemde annem güzel bir şey gördükçe bana gösteriyordu, ben ona gösteriyordum.

"Güzel annecim."

"Bende nasıl olur dersin? Güzel dersen alırım."

"Bence güzel durur alın."

"Dimi bencede"

Gösterdiği elbise askılı siyah ve beyaz kareli hoş bir elbiseydi, anneme çok yakışırdı.

Elbiseyi aldıktan sonra etrafta dolaşmaya devam ettik.

_-_-_-_-_-_

Yoongi'den

Mutfağı ve odamı topladıktan sonra üstümü değiştirip evden çıkmıştım. Jimin ve annem beni evde bırakıp pazara gitmişlerdi ve şimdi benim onları bulmam gerekiyordu. Annem alışveriş yaparken kendini kaybediyordu ve her yeri geziyordu, Jimin ile kayıpta olabilirlerdi. Sadece pazarlara kalmayabilirdi bu, bir bakmışım dünyanın öbür ucuna kadar gitmişta olabilirlerdi. Bende onları bulacak ve işimi sağlama alacaktım, ne kadar alışveriş yapmayı ve pazarları sevmesemde.

Önce Hoseok'u aradım.

"Alo?"

"Hoseok siz pazardasınız değil mi? Jimin ve annemi gördün mü?"

"Evet az önce gördük hatta Jimin bizi sattı"

"Tamam pazar girişinde beni bekleyin geliyorum"

Cevap vermesini beklemeden suratına kapattım ve adımlarımı hızlandırdım, zaten az kalmıştı pazara.

_-_-_-_-_

Hoseok'tan

"Tamam görüşürüz" desemde Yoongi telefonu yüzüme kapatmıştı bile

"Terbiyesiz" diye mırıldandığım sırada Jungkook'ta bana gülmüştü.

"Komik mi?"

"Evet"

"Gül"

"Papatyayım ben"

"Çığlık atıcam lütfen yapma"

"Yapmam yeter ki sen çığlığı yere düşürme" dediğinde yüzüne boş boş baktım ama o gülmeye -gerçi o bir papatya- devam etti.

"Hoseok, Jungkook" yanımıza gelen Yoongi ile Jungkook'ta susmuştu

"Annem ve Jimin nerede?"

"Pazara girdiler"

"Ne konuştunuz?"

"Neden soruyorsun?" dedi Jungkook

"Hani annem ve sevgilim ya neyse sorgulama söyle işte"

"Geldiler işte ben annenle tanıştım falan sonra annen Jimin'e bizimle kalabileceğini söyledi ama Jimin bizi sattı annesiyle gitti"