¢Gunsel¢ | Lee Eun Tae

Kötü bir çete varmış

" Kızlarr~ ! " Diye elimden geldiğince yüksek ve sevimli bir şekilde cıvıldadım . Her odaya doğru . Sonra da yemek odasına girdim . Yemek saatiydi

Ben nasanın üzerine yemeklerini bırakırken onlar da gülümsediler ve dikiş makinalarını bırakıp yanıma geldiler.

Aşırı uzun masaya dizildiler . Birkaçı yemekleri tabağa koyarken ben de eksik var mı diye saydım .

" 32 , 33 , 34 ve ... 35 ? " Etrafıma bakındım ve kimin eksik olduğunu anlamaya çalıştım .

Merdivenlerden inen evin en küçük üyesini görmemle gülümsedim . Adı Eun Byul'du

Masaya baktı ve güzel yemeklerle agzı sulandı . Sonra da hızlıca oturdu . Herkesin güvende olduğundan emin olunca başa geçip oturdum .

Çok uzakta - birleştirilmiş 3 büyük masanın diger ucunda - olan en büyüğümüz Youjeen'e baktım . O da servis yapmayı bitirmiş yeni yeni sandalyesine oturuyordu .

Sakince yemekleri yemeye başladım .
Ablalarımdan biri olan Binna bana dönüp " Dersler nasıl gidiyor Ae Ri ? " Diye sordu .

Olumlu anlamda kafamı sallayıp iyi gittiğini söyledim . Şu an Ged'e¹* girmek için hazırlanıyordum .

Hüzünlü bir şekilde nefes verip "Keşke sen de diğer gençler gibi okula gitsen . Artık durumumuz çok iyi biliyorsun " dedi .

Ona gülümsedim . Yani ilk okula bile sadece bir yıl gitmiştim . Birden okula gitmek biraz garip olurdu .

Ha bir de evde ben yokken birileri saldırsa ne olacaktı ? Yani biri alıp kızları götürmeye çalışsa falan ? Ne olacaktı ?

Daha sonra da işleri halledip herkes kendi gurubu ile kendi köşesine çekildi .

Ben dosyalar ile ugraşırken Binna içeri girdi . Bana işlerde en çok yardım eden oydu .

Elindeki telefonu cebine koyduktan sonra koltuğa oturdu ve konuşmaya başladı " Az önce Yeonhui aradı. Onlara biraz elbise verip veremiyeceğimizi sordu . Bu ay zaten az satış yapmışlar . Yeni ürünlere ihtiyaçları varmış. Bir de yarına eleman eksikmiş . Ben de dedim ki Ae Ri gelir ~ "

Patron ben miydim onlar mıydı ?

______________________________________

Binna arabayı park etti ve elbiseleri teslim edeceğimiz dükkanın önünde durduk .

Ben kutuları içeri taşırken - resmen köle gibi çalıştırılıyordum - Yeonhui ve Binna sohbet ettiler . Alçaklar .

Son bir iki kutu kalmıştı ki Jerry geldi . Ona gülümsedim, o da bana bunu geri iade etti . Sonra da kalan kutuları o koydu .

Jerry'nin kenarda duran bisikletine baktım . Zinciri çıkmak üzereydi . Arabadan bisiklet için yağ ve birkaç alet getirdim . İlk önce tamir ettim sonra da yağladım .

Jerry yanıma gelip bunu yapmama gerek olmadığını söylese de onu dinlemeyip işimi hallettim .

Ellerimi temizlemem için bana bir peçete verince ona teşekkür ettim . Binna'ya bakmak için döndüğümde onun ve Yeonhui'nin bana art niyetli bir şekilde sırıttıkları gördüm.

Arkalarındaki temizlik malzemelerini çıkarırken ben Jerry'i kolundan cekiştirerek kaçmaya çalıştım .

Jerry ' Benim işim var aslında ' diyerek kaçmaya çalışımca . Onu kolundan daha sıkı tuttum .

- En azından yanımda dur sohbet ederiz . Bana yardım etmek zorunda değilsin . Lütfen

Bıkmış gibi nefes verdi ve kafasını olumlu anlamda salladı . Ben de omzunu patpatlayıp "Jerry çok kibar" diye mırıldandım .