SANA
"Sana-unnie, herhangi bir şey var mı? Yani, hayatında iyi gitmeyen bir şeyler. Ben acaba bir şekilde sana yardım edebilir miyim?" diye sorduğunda kafamı Dahyun'un kucağına koymuş yatıyordum.
Pratik arasında dinleniyorduk ve biraz su içip yerde oturan Dahyun'un yanına gitmiştim. İsteyip istemediğini sorarcasına şişemi uzatmıştım ve kabul edip birkaç yudum içmişti. Ardından onun yanına oturup kafamı kucağına koymuştum. Rahatsız olup olmadığını sorduğumda sorun olmadığını ve yatabileceğimi söylemişti. İkimizin de telefonlarımızla ilgilendiği birkaç dakikalık sessizliğin ardından Dahyun bana bu soruyu yöneltti. Ona ne şekilde cevap vereceğimi bilemedim ve ben bunun hakkında düşünürken "Son zamanlarda seni biraz düşünceli görüyorum. Sık sık dalıp gidiyorsun ve yüzünde durgun bir ifade var genelde. Bu pek karşılaştığımız bir manzara olmadığı için beni biraz endişelendirdi." diye ekledi.
O an herhangi bir şeyden bahsetmek için doğru zaman değildi bu yüzden sadece geçiştirmek için "Son günlerde biraz yorgunum, yaptığımız bu sık ve yorucu pratikler yüzünden olsa gerek. Biraz daha vitamin alıp enerjimi toparlamalıyım sanırım." deyip güldüm. Normalde pratiklerde bile enerjisi yüksek olan ben için biraz fazla bariz bir yalandı ama Dahyun'un inanıp bana daha fazla soru sormamasını umuyordum. Yalan olduğunu düşündü ise bile "Pekala, umarım yakın zamanda toparlanabilirsin." dedi ve ben de "Haha, umarım Dahyun-ah!" diye karşılık verdim.
Birkaç saniye saçımla oynadıktan sonra telefonuna geri döndü ve ben de aynı şekilde telefonumla ilgilenmeye devam ettim. Kesin olan bir şey vardı ki bu böyle gittiği sürece hiçbir şey değişmeyecekti ve artık bir şeyler yapmam gerekiyordu. Telefonumu kapatıp Dahyun'un dikkatini çekmek için elimi hafifçe salladım. Bana bakıp "Bir şey mi oldu?" diye sordu. "Dahyun-ah, aslında seninle biraz konuşmak istiyorum. Eğer senin için de uygunsa bu yoğun dönem bittikten sonra bir gün konuşabilir miyiz?" şeklinde sordum. "Unnie şimdi bile konuşabiliriz, beklemek zorunda değili-" derken onu böldüm "Hayır, aceleye getirmek ya da araya sıkıştırmak istemiyorum. Daha sonra düzgünce baş başa konuşalım." dedim. "Ah, o zaman, peki." deyip kafasını onaylar bir şekilde salladı. Yattığım yerden kalktım, kalkarken ona teşekkür ettim ve onu da kaldırmak için ellerimi uzattım. Ellerimden destek alıp kalktı ve ardından pratiğe devam ettik.
Günü bitirip eve döndüğümde yorgunlukla birlikte yığılıp kaldığım koltukta düşünmeye başladım. Dahyun'a onunla konuşmak istediğimi söylemiştim ve artık gerçekten de konuşmak zorundaydım. Yine erteleyip geri duramazdım sonuçta. Nasıl diyeceğimi, nereden başlayacağımı, ne zaman buluşacağımızı, nerede buluşacağımızı kısacası hiçbir şeyi bilmiyordum. Düşündükçe içim sıkılıyordu ama biraz zahmet edip kafamdan taslak hazırlamam gerektiğini biliyordum aksi takdirde sonunda o gün geldiğinde yine hiçbir şey söylemeyi beceremeyecektim ve bundan da fazlasıyla sıkılmıştım. Her seferinde, denemek istediğim her seferde sürekli bambaşka konular hakkında bomboş bir sohbetin içinde buluyordum kendimi.
Geçen yılları şöyle bir anımsayınca ne kadar çok şey yaşanmış. İlk kez 2017 senesinde kafam karışmaya başlamıştı. Acaba ondan hoşlanıyor muyum yoksa hoşlanmıyor muyum bunu çözmeye çalışıyordum kendi kafamda. Kabullenememiştim de. Şüphe duyduğum ilk zamanlarda kabullenememiştim ondan hoşlandığımı. Şimdi düşününce o zamanki telaşlarım komik geliyor. En sonunda kabullenebilmiştim ve her geçen gün daha fazla âşık oluyordum Dahyun'a.
2019 senesini hatırlıyorum da bıkmıştım artık her şeyden. Ona sesimi duyuramıyor olduğum için kendime sinirlenip dururdum. En güzel yıllarımızdan biriydi gerçi... Özel bir yıl.
2020'ye geçtiğimizde "artık ona aşık değilim", "biz en iyi arkadaşlar gibiyiz" tarzında şeyler söyleyip kendimi kandırmaya çalışırdım. İnkâr ettikçe daha da başarısız olmam trajikomik tabii. İki yıl boyunca da güzel devam ettim rolüme. Gerçekten kendimi kandırmayı başarmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ve Sonunda Sen [SaiDa]
RomanceKim Dahyun için platonik duyguları olan Minatozaki Sana, artık bazı şeyleri açık ve net bir şekilde ifade etmesi gerektiğini düşünür... (Aynı anda hem smut sevenlere hem de sevmeyenlere hitap edebilen bir kurgudur.) Baktım SaiDa'yla ilgili fazla tam...