new year with daegu boys

18

Telefonumdan gelen bildirim sesine aldırış etmeden kıyafetimi çıkarıp üstüm çıplak altımda sadece kısa şortum varken kıyafet dolabını açtım.Daha doğrusu açmaya çalıştım çünkü tam o sıra perdeleri çekilmemiş pencerem tıklanmıştı.Bir anda gelen sesle ödüm kopmuş ve anında kendimi yatağıma atıp üstüme de battaniyemi çekmiştim.Dışarıdan gelen sese kadar tâbi.

"Korkma şeker parem,alfan geldi."

Taehyung olduğunu farketmem ile niye geldiğini anlamamış halde penceremi açmaya gittim.

"Niye bu saatte geldin,Tanrı aşkına?"

"Gülümü özledim,yanımda hazırlansın istedim."

Hiç yabancılık çekmeden yatağıma geçmiş bacaklarını iki yana yaymış şekilde elleri arkada avuçlarından yatağa yaslı oturmuştu.

"Hazırlan bakalım bebeğim bakayım nasıl hazırlanıyorsun?"

"Of,Taehyung."

Ona arkamı dönmüş,güzel manzara,ve nihayetinde dolabımı açmıştım.

"Ne giysem acaba?"

"Ne giysen gider hoşuma."

Belli etmeden gülümsemiştim çünkü kimin hoşuna gitmezdi ki böyle cümleler?

Seçtiğim vanilya rengi kıyafetleri önümü alfaya dönerek göstermiş ve"arkanı dön de giyineyim,alfa."demiştim.

"Sanki görmediğimiz şey ciğerim,giyin işte."

"Ya! ben böyle istiyorum eğer dönmezsen kovarım seni odamdan!"

"Nasıl da tatlı oluyor sinirlenince."

Söylenerek döndüğü arkasında Jackie Chan posterlerimle bir anda göz göze gelmesiyle korkmuş ve belli etmemek için de bazamın altına "A,ne düşmüş buraya dur alayım."diyerek adeta tavus kuşu edasıyla sadece başı yatağın altında kalacak şekilde ayakları yatağın üstünde baş aşağı durmaya başlamıştı ve ben bu hâline kahkahamı tutamadım.

"Ilahi Taehyung,posterden mi korktun?"

"Sen bilmiyorsun canımın içi sadece bir poster değil o,sen odanda olmayınca canlanıyor bana kaş göz yapıyor bizzat yaşadım da söylüyorum dinime şerefime."

"Ha öyle mi olmuş?"

"Inanıp inanmamak sana kalmış,yarın bir gün gelirse sakallı dede helvanı tatsız yaparmış."

"Ne diyosun be sen!"

Hâlâ aynı pozisyondayken üstüne arkadan atlamış vücudum belindeyken boğazına bacaklarımı sararak oturmuştum.

"Canını sevdiğim dur,dur boğuluyorum Allah'ıma!"

Daha fazla altımda savunmasız kalmaya dayanamamış ve kollarımdan yakaladığı gibi beni altına almış ellerimi de başımın üstünde bir araya getirip tek avucuyla sertçe kavramıştı.

"Ya bırak beni!"

"Sen yaparken iyi?"

Çatılı kaşlarım ve somurtmak için büzdüğüm dudaklarımla ona bakıyorken yüzüme yaklaşmış tabloya bakıyormuş gibi derince bakmaya başlamıştı bana.Üstüm hala çıplaktı ve ben birazcık utanmaya başlamıştım,meme ucum soğuktan mıdır bilmem ama dikelmişti çok utanç vericiydi.

"Ne güzelsin sen öyle."

Dudağını yanağıma sürüyor ve derince nefes alıp veriyordu.

"Dudakların.."

Dudaklarını dudağıma sürtüyorken ben heyecandan dudaklarımı dişlemeye başlamıştım.

"Tak jileti dudaklarına öp beni şah damarımdan."