Taylor Swift ile 1 Ay Geçirmek

4.Gün | Kediler Arası 3.Dünya Savaşı

Sabah, ciyak 'miyav'lamalar ile uyandım. Sesin dışarıdan geldiğini düşündüm ve kendimi zorla yataktan atıp sokağa baktım. Sokak bomboştu. Yüzümün her iki yanından sarkan saçlarımı diğer yöne atıp 'cool' bir görüntü yaratmaya çalıştım. -Ama olmadı, o ayrı mesele- Şifonyerin aynasından saçıma bakıp kapıyı açtım ve dışarı çıktım.

Miiyyaaaauuvv...!

Maauuvvvv... Hrrr.

Ses aşağıdan geliyordu. Korkuluklardan aşağı baktım ama bir şey göremedim. Aşağıya inmeye yeltendim ama önce yüzümü yıkamam lazımdı. Lavaboya apar topar girip -Taylor'ın en sevdiği- şeftali kokulu sabunla yüzümü yıkadım. Vayy bee... Bir gün Taylor'ın kulllandığı mis gibi yüz sabunuyla yüzümü yıkayacağım aklımın ucundan bile geçmezdi... Yüzüme su çarpmak için eğilirken kalkıp aynaya baktığımda suratımın Taylor'a benzeyeceğini düşündüm bir an. Onun gibi pürüssüz olacağını. Fakat yüzüme suyu çarpıp doğrulup aynaya bakmamla hayallerim puff oldu.

Lavabodan çıktığımda ciyak kedi miyavlamaları devam ediyordu. Ardından Taylor'ın sesini duydum.

"Heeyy, Meredith, lütfen kızım... Olivia sen de akıllı ol amaa!..."

Hey, bir dakika. Bu isimler bana bir yerden tanıdık geliyordu. Tabii ya! Taylor'cığımın eşsiz benzersiz kıskanç kedileri! Olivia ve Meredith!

Aceleyle patır kütür merdivenlerden inerek aşağıya koştum. Taylor'ın ak pak bembeyaz kedisi Meredith, üstüne gelen kuması Olivia ile kavga etmek için adeta kendini yırtıyordu. Onların görüntüsü aynen şöyleydi.:

Taylor üzerindeki dar jean ve toz pembe, göbeği açık salaş tişörtüyle yere çökmüştü. Saçlarını arkadan dağınık bir topuz yapmış, önünde bir tutam saç bırakmıştı. Bir elinde küçücük Olivia, bir elinde Meredith, kollarını iki yana açmıştı. Birbirlerine saldırmamaları için ikisini mümkün olduğunca birbirinden uzak tutuyordu. Kendini beğenmiş Meredith bir süre sonra kılını bile kıpırdatmadı. Eee, zeki kedi. Sonuçta kendini paralasa da Taylor onu tuttuğu için Olivia'yı cırmalayamayacak. Ama bizim kıskanç Olivia Meredith'e ulaşamayacağını bile bile kollarını ileri doğru uzatıp sallıyordu.

Bu sahneyi görünce beni bir kahkaha bastı. Güle güle gözlerimden yaş aktı. Taylor önce şaşırdı, daha sonra benim güldüğümü görünce o da gülmeye başladı. Bu arada benim sesimi duyan kediler de bana baktıları. Olivia ve Meredith'i görünce birden kahkahamı kestim ve gülümsedim. Şefkatle onlara doğru mor pijamamla yaklaştım. Öncelikle kendini beğenmiş Meredith'in yanına gittim ve ben de yere çömeldim. Bu tarihi anlardan bir tanesiydi. Onun sadece İnstagram'dan tanıyıp, her fotoğrafını beğenip, hayranlıkla izlediğim kedi Meredith ellerimin altındaydı. Onu Taylor'ın elinden yavaşça çekip kucağıma aldım. Yumuşacık gri beyaz tüyleri parmaklarımın arasında dolaştı. Başını okşar okşamaz gözlerini kıstı. Yaa çok tatlı amaa yaa... Yerim ben bunuu!!! -Yanlış anlamayın, yerim derken çok sevdim anlamında. Yoksa gerçekten yemem yani :D-

"Merhaba Meredith..! Nasılsın bakalım?"

Benim Meredith'i kucaklamamla Olivia ciyaklamayı kesti ve kendini Taylor'ın kucağına attı. Amaan Olivia senden korkulur valla. Ne kadar kıskançmışsın! Bunu gören Meredith kendini kucağımdan attı ve Taylor'ın dizinin üstüne yumuldu. Buna bozulmadım değil yani. En azından Olivia'nın benim kucağıma gelmesini beklerdim ama gelmedi. Ben de kendim onu Taylor'ın kucağından aldım ve kollarımın arasına aldım. Olivia onu kucağıma almamı pek sevmemiş olacak ki bana gelmek istemedi. Çok sinirlendim. Çok, çok ama çok hafifçe işaret parmağımla Olivia'nın kafasına dokundum ve hafifçe ittim. Olivia buna aldırmadan Meredith'in üstüne atıldı ve ## Meredith'in ciyaklamaları eşliğinde Kediler Arası 3. Dünya Savaşı başlamış oldu. Birbirlerine saldırdılar. E bizim nazik Meredith de 2.şeytan yüzünü gösterdi ve tırnaklarını çıkardı.