What's Up Boy? | Taekook ✓

32:Yıkılmaya Başlayan İlişki

Yazar

Sevgilisini odada bırakıp indiği merdivenlerin sonuna gelen Jungkook'un tek dileği Taehyung'un sorun çıkarmaya kalkışmamasıydı.

Kapının önünde onu bekleyen,kollarını birbirine bağlamış takım elbiseli adamlar hiç tepki vermeden robotmuş gibi aynı ifadeyle ona bakıyordu.
Bir an önce gitmek isteyen Jiho kaşlarıyla Jungkook'a acele etmesi için işaret veriyordu.

Kimse ikisine de soru sormuyordu çünkü bu Jungkook ve Jiho'yu ilgilendiren bir mevzuydu burunlarını sokup rahatsızlık vermek istemediler eğer anlatmak isterse anlatacağını düşünüp sessiz kalmayı tercih ettiler.

"Gidelim." Jungkook'un verdiği komutla adamlar aracı işaret edip ikiliye yön verdi.O sırada merdivenleri tüm hızıyla inen Taehyung Jungkook'a bağırıyordu içindeki endişe yüzünden gitmesini istemiyordu.Bir açıklama yaparsa belki daha rahat hissedecekti.

Daha da hızlı yürüyen Jungkook siyah aracaın arka koltuğuna yerleşti.Jiho da yerini alınca Namjoon'un bahçesinden ayrıldı araçlar.Taehyung ise sadece arkalarından bakabilmişti.Peşlerinden gitmeyecekti çünkü Jungkook bunu yapmasını istemezdi ona evde kalması gerektiğini bir sorun olmadığını söylemişti.

"Sikeyim o adamları."

Kapıyı sertçe çarparak kapatıp üst kata odasına çıktı.Beş dakika öncesinde sevgilisi ile çok mutlu olan anı bozulduğu için sinirlenmişti. Hormonlarından dolayı duygularını kontrol edemiyordu ani tepkiler verip çabuk sinirlenmesinin nedeni buydu.

Odasının kapısını kapatıp kendini yatağına attı,yorganı boğazına kadar çekip uyumaya çalıştı.Bu gece kafasında senrayo kurup kendini endişelendirmek istemiyordu.Bir an önce uyumak ve sabahın olmasını diliyordu.

*
Büyük gösterişli köşkün önünde durdu araç.Uşaklar tarafından Jungkook ve Jiho için açıldı kapılar.Çalışanlara sıcak gülümsemesini sundu Jiho.Jungkook ise öfkeliydi,gecenin bu saatinde sevgilisinin yanından ayrılmak zorunda kalmıştı.

Sonuna kadar açılan evin kapılarından rüzgar gibi içeri geçtiler.İhtişamlı avizelerle donatılmış salonda oturan çift gelen misafirleri görünce kafalarını çevirdiler.Bekledikleri kişiler nihayet gelmişti.

Çiftin tam karşısına dikilen Jiho ve Jungkook ortamdaki sessizliği bozmadan öylece duruyorlardı.

"Hoş geldiniz."

Oldukça sevimli olan yaşlı kadının yüzünde adeta güller açıyordu misafirlerini özlemiş gibiydi.

"Hiç hoş gelmedik anne."

Oğlunun her zamanki huzursuz haline karşılık sıcak gülümsemesini sunmaya devam etti.Jungoooknbebekliğinden beri huysuz memnuyetsiz bir çocuk olduğundan bu halleri annesine ancak sevimli gelebiliyordu.

Bu sefer söze yaşlı kadının yanında oturan adam girdi."Niye hizmetimizi beğenmediniz mi Jungkook Bey?Siz yorulmayın diye bizzat kendim yolladım adamlarımı."

Jungkook gözlerini devirmekle yetindi Jiho ise kıkırdadı.Jungkook'un babasının şakacı tavırları hoşuna gidiyordu.

"Bu saate bizi çağıracak kadar önemli olan mesele ne?"

Yaşlı adam nefes verdi yaslandığı koltuğa daha da yaslanıp rahat bir poziyona geçti.

"Mesele sensin Jungkook bir de şu erkek arkadaşın.Ne gerek vardı herkese söylemeye."

"Sana göre gereksiz olan şey benim için çok gerekliydi.İnsanların üzerinden yıllar geçmesine rağmen Jiho ve benim adımı beraber anmaları ikimizi de rahatsız ediyordu."