Partners İn Crime (Oikawa Tooru)

1'

"Bir erkek hiçbir zaman bir kadın kadar acımasız olamaz."
-Soren Kierkegaard

"Abla yemin ederim o gece ziline bastım. Zilin sesini de duydum ama kendi açmadı."

"Ha yani zil çaldı ama o açmadı öyle mi?"

"Aynen." Lena, karşısındaki müvekkili dinlerken bir anda kahkaha krizine girdi.

"Ne oldu?"

"Adam?"

"Efendim?"

"O adamın zili 2 haftadır bozuk." Müvekkilin yüzü duyduğu şeyle beraber şekilden şekile girdi.

"Nasıl ya! Ama-"

"Aması falan yok işte! Adaleti mi yanıltacaksın!"

"Ama kapı zili-"

"OĞLUM HÂLA DAHA KAPI ZİLİ DİYORSUN!" Hışımla ayağı kalkarak sorgu odasını dolaşmaya başladı Lena. Elindeki tükenmez kalemin kapağını kapatıp açıyordu.

"Abla zili çaldım-" elindeki kalemi hışımla adamın kafasına fırlattı.

"Bir daha kapı zili dersen o zili senin götüne sokarım."

"En azından çalar." Lena bu kez de adamın kafasına dava dosyasını fırlattı.

"Alın bunu ya! Biz bunu dinlemek zorunda mıyız!" İçerde sorguyu dinleyen arkadaşı adamı kelepçeleyip nezarethane için götürürken Lena'nın kulağına eğildi.

"Biraz daha sakin olamaz mısın?" Lena bir anda gülmeye başladı.

"Kanka adama sen yaptın diyorum bana kapı zili diyor ya." Sorgu odasından hışımla çıkarken bir elini saçlarına geçirmiş, diğer elini ise beline koymuştu.

"Bir şey dedi mi?" Dedi arkasından gelen komiser Sawamura Daichi.

"Kolpa sıkıyor komiserim. İtiraf etmiyor bir türlü ama o yani." Sawamura onu onaylar biçimde kafa salladı.

"Bi gelsene benle." Lena onu onayladı ve başkomiserinin odasına geçtiler. Sawamura onun eline bir belge verdi ve elini bilgisayar ekranına vurdu.

"Bu ne demek Sawamura-san?"

"Hakkında tayin kararı çıkmış."

"Ne?" Lena şaşkın bakışlarla bilgisayara bakıyordu.

"Ama ben tayin istemedim ki."

"Bilmiyorum. Emniyet müdürü gelmiş bu sabah." Lena sinirle yumruklarını sıktı.

"Nereye geçeceğim peki?"

"Hokkaido."

"Yuh!" Daichi ellerini kaldırarak sakin olması gerektiğini belirtti.

"Abi sen kafayı mı yedin? Ülkenin öbür ucuna ben nasıl gideyim çocuğumla?!"

"Benlik bir şey yok ki Lena. Bana kalırsa, haklısın. Ama Sora artık büyüdü. Anlayışla karşılayacağını düşünüyorum."

"Sorun Sora'nın kabul etmesi değil ki Daichi-san. Ben annemle babamı zar zor alabildim zaten buraya. Bir de Hokkaido'ya benimle nasıl gelsinler?" Derin bir nefes verdi.

"Bir çözüm bulacağım." Daichi evrakları toplarken kapıya yöneldi.

"Evlen bence. Eşli durumundan kalırsın."

"Sen bana 'evde kaldın evlen artık' mı demek istiyorsun abi?" Daichi suçluymuşçasına elini kaldırdı.

"Asla. Asla öyle bir şey demem. Hızlı çözüm odaklı baktım." Ardından gülerek odadan çıktı. Lena dudaklarını büzerek elindeki belgeye baktı. Kapıyı açtı ve başkomiserin odasından çıktı. Koridorda ters tarafa yürürken arkasından bir ses duydu.