Miraculous Vampires ~ MariChat [TR]

O n

Marinette, Adrien'ın evine geldiğinde muhtemelen saat dokuzu geçmişti. Marinette'in dönüşüm kwamisi etkisi yitirerek Plagg'ın yanına uçtu.

"Yani, evet, öyle mi?" Adrien Marinette'e sarılarak sordu. "Tabii ki, senin benim aşkım olduğunu herkes biliyordu." Adrien kızarmasını durduramadı.

"Yani-" Adrien Marinette'e döndü. "Isınmadan önce benimle bir şey konuşmak istiyordun?" Adrien zihninde canlandırarak konuştu.

"Evet, kesinlikle." Adrien başını salladı. "Peki, Dracula'nın neden bize bunları yaptırdıklarını merak ettin mi?" Marinette omuz silkti. "Dünyayı ele geçirmek için mi?"

"Aynen öyle." Adrien yanıtladı. "İnsanları vampire dönüştürmek için ısınmanın doğru olduğunu düşünmüyorum. Daha arkadaş canlısı falan olmalıyız."

"Bencede." Marinette uyku tulumunu bırakırken başını salladı. "Ama az önce söylediğin şey Dracula'yı kızdırmaz mı?"

"Ah lütfen Marinette. O sadece vampirlerin tanıdığı Tanrı. Bize kötü şans falan veremez." Adrien, Marinette'i pek emin görmediği için omuz silkti.

"Adrien, benim şanslı olmam sana şans getirdiği anlamına gelmez. Genellikle ben sana ne kadar şans verirsem sende o kadar şanssızlık elde edersin" Adrien omuz silkerken Marinette açıkladı.

"Peki, hadi uyuyalım ve bu konuyu unutalım." Adrien yatağına girdi. Daha sonra başını çevirdi ve yerde uyku tulumunun içinde Marinette'i gördü. Adrien gülümsedi. "Hadi benim yatağıma gel." Marinette daha sonra Adrien'ın yanına yattı."

"Böylesi daha iyi Leydim." Adrien, Marinette'in yanağından öperek onu hafifçe kızarttı. "İyi geceler aşkım." Ardından çenesini öptü. "İyi geceler Kedicik." Marinette de onu yanağından öptü.

..................................................................

Sabah 4.53

Adrien sıçrayarak uyandı. Marinette'i uyandırmamak için sağına döndü. Neyse ki, o uyanmadı. Adrien yatağından kalkıp banyoya girdi ve kapısını kapattı. Işıklar hafifçe titredi, ama o umursamadı.

Işıklar titremeye devam etti. Huzur içinde tuvalete gitmek istiyorum. Adrien içinden mırıldandı. Aniden ışıklar tamamen kapandı. Adrien aynaya baktığı anda nefesi kesildi. O Dracula mıydı?!

"İnsanları ısınmanın yeterince hoş olmadığını mı söyledin?!" Dracula'nın öfkeli sesi kulaklarında çınladı. Adrien başını salladı. Dracula, Adrien'ın boynunu tuttu. Düşüncelerinizi duyabiliyor, görebiliyor ve anlayabiliyorum.

"Neden göğsümdesin? Nasıl oluyorda senin her hareketini hissedebiliyorum?" Adrien titreyerek sordu. Dracula boğazını temizledi.

Ele geçirilmişsin, Adrien.

Evet ne demiş atalarımız: Büyük konuşma.

Ve bunun üstüne bir Buse sözü ise: Her ne olursa olsun ya büyük konuş ya da büyük konuş.

Heh sözümü de söyleyip rahatladım.

Her neyseee bir sonraki bölümde görüşürüzzz.