Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
••••••••••
Oturma odası biraz daha soğuk olduğu için kendimi battaniyeye sarmıştım. Uyumak istiyordum ve hayatımın bu son günlerde ne kadar değiştiğinide düşünmek istemiyordum. In youp sürekli sorular soruyordu,bende uyumuş numarası yapıp hiç birine cevap vermiyordum. Zaten kendimi battaniyeye sardığım için yüzümde görünmüyordu.
"Uyumadığını biliyorum In Ah"
Ses çıkarmamaya devam ediyordum. Çünkü cidden uyuyup uyumadığımı anlamak için yapıyordu.
"Hadi ama, uyurken nasıl düzenli bir şekilde derin nefesler alabilirsin" "Ayrıca uyurken ayaklarını o kadar hareket ettirebiliyorsan helâl olsun"
Muhteşem düşüncelerim doğru değilmiş. Kafamı battaniyeden azıcık çıkartarak: "Ne var"
"En başından beri dinliyordun değil mi?"
Kafamı tekrar battaniyemin içine sokmuştum ve susmaya devam ediyordum. Sebebini bilmiyorum ama In youpla konuşurken kendimi tuhaf hissediyordum. Utanıyor gibiydim.
"In Ah"
"Ha?"
Battaniyemin altından konuşmaya devam ediyordum.
"Daha önce hiç birine aşık oldun mu?"
Kafamı battaniyemden çıkararak In youp'a baktım. Ne alakaydı ki bu soru? Ellerini kafasının altına koymuş sırtüstü uzanıyordu. Kafasını bana doğru çevirerek: "Sana soruyorum"
Bir süre yine susmuştum. In youp hızla yatakta bağdaş kurarak "hasta falan mısın yoksa?"dedi. Sesi telaşlı bir şekilde yükselmişti.
Kafamı tekrar battaniyeden çıkararak: "Evet" "Hayatımda sadece bi kere birinden hoşlanmıştım. Tabi onada aşk denirse"
In youp bana dönük uzanmıştı,daha dikkatli dinliyor gibiydi.
"Peki sonra"
" Ne sonra?"
"Bu kadar mı? Sadece birinden hoşlanmıştım bitti."
"In youp"
"Ha?"
"Uykum var"
(...)
-KAHVALTI HAZIIIR!!
Odanın kapısının hızla açılmasıyla uyanmıştım . In youp'ta koltuktan düşmüştü.
"Soo Ah, yine canına mı susadın?" Sesim uykulu çıkıyordu.
"İyi siz bilirsiniz yatın. Yalnız VİP kahvaltımızı kaçırırsınız haberiniz olsun" Konuşan,eun wooydu.
"VİP kalvaltı mı?"dedim gülerek.
In youp düşdüğü yerden parmağıyla eun woo yu göstererek: "Bu çocuk hâlâ ayılmamış"
Eun woo gülüp kafasını sallayarak odadan çıktı ve arkasından "Gelmezseniz size bırakmadan yiyeceğiz" diye bağırdı.
Soo Ah ise "hıh duydunuz ona göre"diyerek kapıyı kapatıp gitti.
"O neyin kafasını yaşıyor Allah aşkına ya?" Dedi In youp. "Neyse hadi kalkalım" diyerek kafama koltuğun yastıklarından birini fırlattı. Bir de gülüyordu.
Kaldırmış olduğum kafamı tekrar yastıga bıraktım. Bugün kendimi tuhaf hissediyordum. Pek enerjik de değilim. Uzun zamandır böyle hissetmiyordum.
Sonunda kalkıp kahvaltıya kavuşabilmiştik. Eun woo hariç hepimiz pijamalı dağınık görünüyorduk. Tuhaf görünüyordu aramızda ve ona baktıkça gülmem geliyordu.
"Bu yumurtayı kim yaptı ya?" Diyerek ağzını yumurtayla doldurmaya çalışıyordu In youp.
"Ben yaptım" dedi gülerek eun woo.
Birden öksürmeye başlamıştı In youp. "Tuzsuz olmuş" dedi ardından.
Becerikli minnak. Aklımdan geçenler üzerine elimle ağzıma bir şaplak atmıştım.
"Her şey için teşekkür ederim, ben artık kalksam iyi olacak "diyerek ayaklandı eun woo. "Umarım çok rahatsızlık vermemişimdir."
"Yok ne rahatsızlığı" diyerek kapıya kadar eşlik ettim ona.
"Bi daha ne zaman görüşebiliriz?"
"Bilmem ki neden?" Sorduğum anda aklıma anlaşmamız gelmişti.
"Ne zaman müsait olursak olursak görüşebiliriz" diye devam ettim. Ve Sonunda Gitti.
