Yemeklerimizi yedik, karşımda taehyung'un annesini görmemle öylece kaldım.
Tae: senin ne işin var burda!
Namjoon: tae napıyorsun?! Çok konuşmak istedi ben söyledim.
Tae: YA SEN NE BİLİYORSUN DA KARIŞIYORSUN!
T-taehyung sakin olur musun?..
Will: oğlum sadece konuşmak istiyorum.
Tae: KONUŞMA ANNE!
BİDAHA BUNA İZİN VERMEM!
Namjoon: kötü birşey oldu da bizim mi haberimiz yok?
Tae: OLDU! BU KADIN, YÜZÜNE BAKİLMAYACAK BİRŞEY YAPTI!
T-taehyung tamam.
Jin: noluyor!
Will: ben kötü birşey yaptım.. ama bilmeyerek.
Tae: EĞER ARADIĞIMDA O PİSLİK HERİFİN ALTINDAN ÇIKIP AÇSAYDIN BİLİRDİN!
Will: haddini aşma taehyung!
Herşey birbirine karışmıştı.. hızla taehyung'un elinden tutup biraz uzaklaştırdım.
Sinirden deliye dönmüştü... Yüzünü ellerimin arasına alıp sevdim şu an da bile daha fazla aşık oluyordum ona.
Sevgilimm, bi sakin ol lütfen.
Bugünümüzü berbat etmesine izin verme..
Dudaklarından öptüm uzunca, benim için, lütfen.
Tae: yn onu görünce!........ Sikeyim!!
Seni ne hale getirdi yn! Lan ben ilk defa seni öyle gördüm!
İlk defa benim yüzümden-..
G-geçti gitti işte..
Tae: kendimi asla affetmeyeceğim!
T-taehyung lütfen..
Senin bi suçun yok, söylemeyi denemişsin ama o açmamış işte.
Tae: evet, yn yemin ederim ben aradım, Seni anlatmak için!
Ben aşık oldum demek için, lanet olası o telefonu aradım!
Gözlerine kilitlendim, ondan gitmemden deli gibi korkuyordu..
Seni çok seviyorum..
Sadece gözlerime baktı, gülümsedi..
Kendine çekip sımsıkı sarıldı, yine kokusuyla mest oldum..
Ben fazla aşık oldum, çok fazla.
Aşırı fazla.
O sanki benim kanimdan, benim canımdan..
Ona en ufak birşey olsa, ben deliriyorum!
Başımdan öptü.
Will: oğlum
Hemen geri çekilip, o kadınla gozgoze geldim.
Taehyung'a baktım.
Tae: siz geçin, meleklerim benim.
Kendini ve miniğimizin karnını doyur.
Gülümsedim, ve masaya geçtim tekrar.
Namjoon: yn, anlatacak misiniz artık.
Konuşmasak...
Mily: o kadın, yn'e sürtük muamelesi yaptı!
Ya birlikte olduklarinin sabahı, bu kıza para teklif etmis o kadın!!
Mily!
Herkezin şok olan gözleri, beni buldu..
Ben gözyaşlarımı durduramıyordum, içim yanıyordu..
Yemin ederim kalbim sızlıyordu..
Taehyung'u istiyordum, onun öpüşünü, sarılmasını, kokusunu!
Kendimi berbat hissediyorum..
O gün çıkmıyor aklımdan, basım dönmeye başladı.
Sanki yer ayaklarımın altından kaydı.
Karnıma felaket, hayır birşey olmayacak, sakin ol yn, sakin.
Nefes al! Kendimi sıkıyorum, ama geçmiyor..
Hayır hayır, bebeğim...
TAEHYUNG!!!
son nefesimle öyle bir bağırdım ki...
Herkez ayağa fırlayıp başıma toplandı, ama canım yanıyordu..
Sanki karnimi deliyorlar suan.
Tae: y-yn!
Hemen yanima gelip saçlarımı geriye attı.
Gerisi karanlık, sadece sevgilimin bağırışlarini duydum..
Oslo: taehyung!
Tanrı aşkına, bu kıza ne yaşattınız!!
Tae: BİŞEY OLMADI DE!
Oslo: olmadı! Ama olabilirdi!
Bebek düşebilirdi!
Neden bu kadar stres ve korku yaşadı!
Tae: siktir ama! İ-iyi demi ikisi de, bir sorun yok.
Oslo: yok, şuan iyiler tanrı'ya şükür.
Ama bidaha olmasın taehyung, bebeğiniz düşebilir.
Hamile o, her ne olduysa uzak tut herşeyden.
Taehyung, gerçekten fazla stres yapmış.
Hem de aşırı! Baygınken bile elleri kilitlenmişti..
Kendini çok fazla sıkmış..
Ben ilk görüşte......... düştü kesin dedim!
Tae: yapma gözünü seveyim ya!
Oslo: ben bişey yapmıyorum taehyung.
Olanı söylüyorum.
Bidaha dikkat edin.
İki üç gün halsiz olur, kendini sıktığı için.
Bak sana son kez söylüyorum, bebeğiniz doğana kadar stresten uzak dursun.
Ani hareketler yapmasın, düşük riski çoğaldı.
Tae: asla!
Asla birdaha böyle birşeye izin vermeyeceğim.
Oslo: iyi edersin!
Geçebilirsin, ama moralini düşürme sakın.
Mutlu olsun taehyung.
En iyi ilaç ona.
Tae: t-tamam.
Gözlerimi açtığımda, deli gibi ağlamak istiyordum..
Ben burda uyunamak istemiyodum, taehyung'un kollarında kendi yatağımızda olmak istiyorum.
Sânki karnım boş gibi hissediyorum, yâ ona bişey olduysa..
Ya şuan....... Ya şuan benden ayrıldıysa..
Taehyung odaya girdi, gözlerine baktım..
Bi cevap bekliyorum biliyor... Bebeğimiz iyi,
demesini istiyorum... Tanrım lütfen!
Lütfen onu benden almamış ol, lütfen..
Gülümsedi, başımdan öptü.
Tae: bakma öyle, miniğimiz iyi..
O an bıraktım gözyaşlarımı..
Tae: güzelimm, sana yalvarıyorum. Ağlama.
Nolur yn, üzülme artık.
Ya ben mi mutlu edemiyorum seni, anlamıyorum.
Yn ben yapamıyor muyum, ben seni iyi hissettirmiyor muyum?!
Lütfen birşey de!
Seni üzüyor muyum?!
Bu haline güldüm, gerçekten bu gülünçtü..
Aptal!
Ben onun sayesinde yaşıyorum, nefes alıyorum.
Eğer birdaha bunu dersen seni boşarım!
Anlamaz şekilde bakıp, güldü.
Tae: biz evli miyiz yavrum.
Doğru! Evli değiliz!
Ama senin çocuğunu taşıyorum, bak sen şu işe!
Gözleri doldu, eğilip karnımdan öptü..
Ve gülerek baktı, ah taehyung...
Hiçbir şeyden haberin yok, sana deli gibi yandığımdan haberin yok...
Düşündüğünden daha fazla seviyorum seni..
Tae: söz veriyorum, toparlanır toparlanmaz, düğünümüz olacak.
Kesin hamile olmasam, evlenmeyecektin benimle!
O güzel gülüşüyle, bi kahkaha attı.
Tae: taş gibi hatun bulmuşum, bırakır mıyım!
Serseri!
Herkez içeri girdi ve....... O kadın da..
Yine heryerim kasıldı, ben konuşmak istemiyorum onunla.
Tae: ÇIK DIŞARI!!
Taehyung kolundan tutup kapı dışarı etti, kapıyı kilitledi..
Hemen yanıma gelip başımdan öptü..
Ben onun yanında güvendeyim.... Herzaman.
Tae: bidaha gelmeyecek, söz veriyorum.
Sımsıkı sarılırken, başımla onayladım.
Mily: ynn, iyi misin benim guzelim.
İyiyim mily, merak etme
Sadece biraz halsizim.
Mily: ben sana bi güzel sevdigin çorbadan yaparım, hemen iyileşirsin bitanem.
Evet mily, lütfen!
Mily: çiçeğim benim.
Gülümsedim.
Tae: güzelim
Hm?
Tae: iyi misin, çıkalım mi?
Evet, eve gitmek istiyorum lütfen.
Ben senin kokunla iyileşirim taehyung..
Sımsıkı sarılıp, başımdan öptü..
İyi olmaya çalışıyorum..
Bazen o ölümü iliklerime kadar tatmak istesem de sabrediyorum.
