"Jimin, buraya!"
Kantinde bana bağıran Taehyung'u fark etmemle beraber ona doğru ilerlemiştim. Deminden beri gözüm Yoonji'de olduğundan yüksek ihtimalle kantine girdiğim andan beri benim ilgimi çekmeye çalışan Taehyung ve yanındakini fark edememiştim.
"Bağırmasana it."
Masada Jungkook'un yanına, Taehyung'un karşısına oturmam ile konuşmam bir olmuştu. Taehyung ise beni sallamayarak omuzlarını silkmiş ve tostundan ısırık alarak konuşmaya başlamıştı.
"Gözünü bir ayıramadın kızdan, çok iğrençsin."
Kahvemi içerken ne olur ne olmaz diye bulundurduğum peçeteyi ona doğru atmıştım ancak peçeteydi bu, suratına hafifçe değmek dışında bir şey olmamışken Jungkook benim yerime konuşmuştu bile.
"İşin gücün Jimin'in hoşlandığı kızları eleştirmek mi? Bırak arkadaşın gönül rahatlığı ile birilerinden hoşlansın. Sürekli kulp takma insanlara."
İmalı cümleleri ve iğrenir ses tonu bir şeylerin yolunda gitmediğini ben gelmeden önce de kavga ettiklerini bağırıyor gibiydi çünkü normalde Jungkook melek gibi bir çocuktu. Ne olduğunu anlamak için gözlerim ikilinin arasında mekik dokurken kahvemden de içmeyi eksik etmiyordum.
"Anlamıyorum bundan sana ne? Belki de Jimin'in sevgilisi olsun istemiyorumdur. Sana ne?"
Elbette böyle değildi, arkadaşımı tanıyordum ama şu an bozmak istemiyordum onu. Üçümüzün arasına düşen sessizlik Taehyung'un konuşmasına devam etmesiyle bozulmuştu bile.
"Hem Yoonji denen o kız Jimin'e göre biri değil."
"Hah!"
Jungkook'un ağzından inanmaz bir hahlama nidası ile kollarını birbirine dolayarak ayağa kalkması kötü bir şeylerin geleceğine işaret gibiydi. Orada yokmuş gibi izlemeye devam ederken giderek meraklandığımı hissetmiştim. Jungkook, masanın üstünden Taehyung'a eğilmiş ve bir nevi fısıldamıştı.
"Kimmiş peki Jimin'e göre birisi? Sen misin Taehyung?"
"Sen ne sikim-"
"İnan bana, yapacağım son şey olsa bile o uygun görmediğin kızın Jimin ile sevgili olmasını sağlayacağım, ha, nasıl yapacaksın diye sorma çünkü ben istersem yaparım Kim Taehyung. Sen ise yerinde çamur atmaya devam et."
Geriye çekilmiş, az önce oturduğu sandalyeyi bacağı sayesinde kenara itmişti.
"En azından bir şeyler için çabalayanlara destek olunmalı köstek değil."
Ve konuşmasını sonlandırarak gitmişti ancak arkasında yüzünü sıvazlayıp duran bir Taehyung bıraktığını bilmeden.
"Abisi n'oldu az önce?"
Jungkook giderken Namjoon, Yoonji ile oturdukları masadan kalkıp yanımıza gelmiş ve Taehyung'un omzuna elini atarak sıkmıştı. Taehyung ile Jungkook'un olaylarını biliyorduk ancak hepimiz konuşmaktan kaçınıyorduk.
"Klasik ikili işte, sen benim kızı sen niye tek bıraktın? Zaten konuşmuyor bizimle."
Şu an Taehyung'un bu durumu içinde halletmeden herhangi birisi konuşmasını istemiyordum çünkü biliyordum ki konuşursa konuyu hallettiğini zannederek düşünme gereksiniminde bulunmayacaktı.
"Taktın Yoonji'ye, çocuk daha haftanın 3. günündeyiz sal bebeyi."
Kaşlarımın çatıldığını hissederken kuzenler arasında gerçekten farklı bir bağ olduğunu daha net anlıyordum. Yani kim kız kuzenine bebe derdi ki? Olmadı beraber sünnet olmuş olsunlar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
New Girl? // Yoonmin
HumorPark Jimin: hey çıtır Yeni fıstık: O çıtırı sana sokarım. Min Yoongi, kuzeni Kim Namjoon'un okuduğu okula kayıt yaptırmak ister ancak yeni sınıf arkadaşlarına küçük bir şaka yapmakta hiçbir zarar görmez. Texting + düzyazı Semegi, ukemin