. 5.

625 83 173
                                    

"peki çocuğun ismini hatırlıyor musun?"
"tam hatırlamıyorum ama lee minho olmalı"

_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-_-

Hyunjin bunu zaten biliyordu sadece onlar gittikten sonra ne olduğunu öğrenmek istemişti ve felix'te cevabını vermişti

"seninle daha fazla kalmak isterdim ama şuan gitmem gerekiyor bay hwang oyun karakteri hyunjin arkadaşlarım beni bekliyor olmalı"

"bir şartın vardı, anlattıktan sonra söyleyeceğim demiştin"

Felix hatırladığı şeyle güldü, onunla öpüşmek istediğini nasıl söyleyebilirdi ki içinden kendisine (hadi ama geçen terasta söylemiştim ama o şakaydı iş ciddiye binince neden tırsıyorum ki)

"ş-şey aslında çok da önemli değildi hem şimdi gitmeliyim"

"unuttuğun birşey var lixie"

"neyi unuttum"

"sen oynadığın karakterleri sadece dış görünüşü için mi seçiyorsun özellikler kısmına bakmıyor musun?"

"senin yeteneklerini biliyorum tabiki hepsi ezberimde"

"hadi baştan say ve neyi unuttuğunu gör"

"ımmm şey hızlısın , sonraaa sağ elin daha güçlü ve bir tane daha vardı neydi o ıııııııııı-"

"neydi?"

"heh hatırladım karşındakinin aklını okuyabildiğin için hamleleri önceden tahmin edebiliyorsun"

Başlarda yüksek olan sesi sonlara doğru kısılmıştı farkına vardığı şey ile gözleri kocaman olmuştu

"ama bu sadece oyunda geçerli değil mi? Yani özelliklerin burda işe yaramıyor yani değil mii?"

hyunjin duyduğu sözler ile gülümsedi onunla öpüşmek istediğini en başından beri bildiğini söylemeli miydi?  hyunjinde felixi  öpmek istiyordu ama bunu şuan yapamazdı felixi de kendi bulunduğu bataklığa çekmek istemiyordu

" beni öpmek istediğini biliyorum bebeğim. Ama bunu yapamam bunu yaparak sadece sana ve hayatına zarar vermiş olurum özür dilerim ama seninle hiç öpüşemeyecek hatta birbirimize dokanamayacağız ben senin çillerini okşayamayacağım ellerini tutamayacağım civciv saçlarını sevemeyeceğim üzgünüm ama bunu yapamam ben gülemiyorum bile ama sen oyunu oynamaya başladığın günden beri tuhaf hissediyorum benim duygularım alındı felix ama sana her baktığımda kalbim hızlanıyor ellerim titremeye başlıyor heyecanlanıyorum yıllar sonra heyecanı hissediyorum ben felix ben sanırım seni seviyorum sen her ne kadar beni bir oyun karakteri, internet olmasa hayatta olmayacak birisi olarak görsen de ben de eskiden insandım felix"

felix hyunjin in soluksuz söylediği sözlere karşın gözleri dolmuştu
Felix de onu seviyordu ama karşılık alacağını beklemiyordu

"sen gülmesen ne olur ki  ben senin kalp atışlarını hissediyorken yüzünün ne söylediği beni ilgilendirmiyor senin yüzün bana soğuk baksa da gözlerinin ne söylediğini hissediyorum ben, gözler yalan söylemez hyunjin... gözler yalan söylemez"

Hyunjin Felix ten bu tepkiyi beklemiyordu ona güleceğini onunla dalga geçeceğini zannetmişti ama bu tepki onu mutlu etmişti felixten uzak durması gerekse de hyunjin onun için oyundan nasıl kurtulacağını canı pahasına bulmuştu bunu kısa sürelik yapsa da felixin tek gülüşü ona yetiyordu ilk başlarda kendine inanmakta zorluk çekse de hyunjin felixe gerçekten aşık tı tıpkı felixin hyunjine aşık olduğu gibi

"şimdi gerçekten gitmeliyim telefonumu ver yakışıklı"

"kendine dikkat et her gördüğün insana yaklaşma felix"

"tamam kıskanç veled tamam"

........................................................................................

Felix montunu bavulunu ve telefonunu aldıktan sonra evden çıkmıştı çıkmadan önce odasına bavulunu almak için girip geri döndüğünde hyunjin ortadan kaybolmuştu felix ilk garipsese de sonradan önemsememişti

Okula varmış ve arkadaşlarının olduğu toplanma yerine doğru ilerliyordu jisung ve seungmin gelmişti ama jeongin daha gelmemişti o da birazdan gelirdi

S:hiç gelmeyeceksin zannettim

Ji:valla lan nerde kaldın ağaç oldum meyve vercem amk

F:keeeeeessss, beni biliyorsunuz yine hangi kıyafetlerimi alsam diye saatlerce düşündüm

Hyunjin meselesini onlara söyleyemezdi söylediği anda seungmin hemen en yakın akıl hastanesine yatışını yaptırırdı onun arkadaşlarına olan hassasiyeti felixi hep korkutur ve üzerdi
Bu hassasiyetin başlıca tek bir sebebi vardı bu da annesiydi
Seungminin annesi yoktu şizofreni tanısı konulmuş ve hastaneye yatmıştı ama doktorların yanlış ilaç tedavisi ile hastalığı ilerlemiş ve intihara kadar gitmişti o intihar ettiğinde Seungmin henüz 7 yaşındaydı babasıyla birlikte büyümüştü ama babasıda onu pek önemsemiyordu harçlığını veriyor ve onu rahatsız etmemesini istiyordu seungmin ise para istemiyordu sadece sevgi istiyordu

Sonunda jeongin de geldi ve okulun hepsi toplandı chris herkesin dikkatini çektikten sonra oturma düzenini okumaya başladı

Yuqi-miyeon
Yuna-lia
Yeji-ryujin
Jungkook-taehyung
Yeonjun-soobin
Taehyun-beomgyu
felix-wooyoung
Jisung-jeongin
San-changbin
Seungmin sende benimle oturuyorsun"

Seungmin duyduğu ile kalbi hızlandı ne yani onunla yan yana sakin bir şekilde nasıl oturacaktı

"hadi hemen otobüse geçelim daha fazla beklememeliyiz"

Chanın dedikleri ile herkes yerlerine yerleşmişti Seungminin elleri titriyor bir türlü rahat duramıyordu

Yola koyuldular ve yaklaşık bir saat sonra chris uyuklamaya başlamıştı Seungmin ona dönmüş ve izlemeye başlamıştı gözünün önüne gelen saçları arkaya atmak istese de yapmamıştı onu rahatsız etmek istemiyordu seungmin izlemeye devam etti uyuduğundan emindi nefesleri düzenliydi ama chrisin konuşması ile bu düşüncesi tamamen yıkılmıştı

"öyle bakma seungmin anlayacaklar"


Selamm aslında yarın sabah atacaktım ama bugün bir bölüm atıp yarın da atsam birşey kaybetmem bence hem sizi de mutlu etmiş olurum siz mutlu olunca bende mutlu olurum :)
Kendinize iyi bakın
Benimki her ne kadar güzel geçmese de siz tatilinizi güzel geçirin bol bol uyuyun dinlenin kendinize değer verin çevrenizdekilere onları sevdiğinizi hissettirin çünkü her insanın buna ihtiyacı vardır...
Sizi seviyorum yarın görüşürüz 😽

GAME OVERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin