Yağmurlu bir gündü.Yağmur damlalarının camıma çarptığında çıkan ses bana huzur veriyordu. Belkide tek arkadaşım yağmur ve rüzgardı. Kafamı duvara dayayıp yağmuru izlemeye başladım. O sırada kapım çaldı:
-Felix, odana arkadaş alabilir miyiz?
F:Olur.
Çok uzatmak istemiyordum. Çünkü onlarla iyi anlaşamıyorum. Kimseyle iyi anlaşamıyorum. Kimse benim kadar asosyal değil. Herkesin en az 1 tane arkadaşı var.Ben artık bu konuda umudumu kestim.7 yıldır yetimhanede yalnız yaşayan bir çocukta umut kalmaz zaten.
Şu arkadaş meselesi kafamı kurcalıyordu. Acaba doğru birşey mi yapmıştım.Nasıl biriydi. Büyük ihtimalle 18 yaşında buradan ayrılacaktım. 6 yıl boyunca onla anlaşabilecek miydim?
Hayatımın dönüm noktasıydı bu. 6 yıl boyunca kötü hayat yaşayıp yaşamamak arasındaydım.Gerçekten değişik bir histi insanın hayatına karar vermesi.Belkide tamamen hayatıma giricekti.
......................
Gece uyumak çok zordu.Çünkü ben hala eski meseleyi düşünüyordum. Nasıl biriydi? Kişiliği nasıldı? Nasıl anlaşacaktık? Görevliler bana arkadaşımın yarın geleceğini söylediler.Aklımda bir sürü soru ile sabahı zor ettim.
Yine yağmurluydu hava.Dışarıdan gelen ışık kitabıma yansıyordu. Yağmur damlalarının yapraklara düşerek çıkardığı sesi duyuyordum. O kadar sessizdi odamın baktığı sokak. Odamın baktığı sokak bile bomboştu o kadar yanlızdım. Aklıma sürekli ailem ve kavgaları geliyordu. En çok abimin durumunu merak ediyorum. Onla birlikte yetimhaneye geldim ve çok görmedim.
Tam bunları düşünürken odamın kapısı açıldı:
-Felix, nasılsın?
F:İyiyim
F:Birşey sorabilir miyim?
-Tabiki
F:Arkadaşım geldi mi?
-Evet, kayıtları yapılıyor. Benimle gelmek ister misin? Birazdan onun yanına gideceğim.
F:olur
İlk defa bu kadar uzun konuştuk. Neyse ben sadece o çocuğun yanına gitmek istiyordum. Çok merak ediyordum onu
Biliyorum çok boş yaptım.
Lütfen oylayın ae.
New company boss'a devam etmicem.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Orphanage Room/Hyunlix
FanfictionYetimhanede büyümüş bir kalbi iyileştirmek ne kadar zor olabilir ki?