Tam kabusun ortasındayken uyandım. Kan ter içinde kalmıştım. Kendime gelmeye çalıştım. Telefonumu saate bakmak için elime aldım. Telefonuma baktığımda saat 03.07’yi gösteriyordu. Yerimden kalktım ve banyoya doğru ilerledim.Banyoya vardığımda kendime gelmek için yüzümü yıkadım. Yüzümü yıkadıktan sonra yüzümü kurulamak için havluya doğruldum ve yüzümü sildim. Gözlerimi açtığımda gördüğüm şeye inanamadım. Arkamda karanlık bir gölge duruyordu. Sanki kabusta yaşadığım şeyler gerçek oluyordu. Gözümü üst üste birkaç kez kırptım ve karanlık gölge kayboldu.
Ürpermiştim. Belki de hayal görüyordum. Fazla geç olmadan banyodan çıkıp hızlıca odama gidip yatağıma doğru uzandım ve uyumaya çalıştım. Uyuyamıyordum. Salondan çığlık sesleri duyuyordum. Her ne kadar kulaklarımı kapatmaya çalışsam da işe yaramıyordu. Sanki o çığlık sesleri daha çok yaklaşıyordu.
Dayanamadım ve yatağımdan kalkıp salona gitmeye karar verdim. Yaklaştıkça sesler daha da artmaya başladı. Sesler o kadar artmıştı ki kulağımı koparıp atasım geldi.
Salona vardım. Görünürde salonda hiçbir şey yoktu. Tam dönecektim ki Arkamdan bir ses daha duydum. Aşırı gerilmiştim. Dönmek istemiyordum. Ama başka çarem yoktu. Döndüm. Rahatlamıştım. Kimsecikler yoktu. Ama sesler gelmeye devam ediyordu. Yavaşça salondan çıkıp odama ilerledim.
Yatağım kapının tam olarak önündeydi. Bu yüzden rahatça ve hızlıca yatağıma doğru ilerledim. Yatağıma oturdum. Arkamı döndüğümde kapıyı kapatmayı unuttuğumu farkettim. Tam kapıya doğru ilerleyecektim ki açık olan kapı usulca kapanmaya başladı.
Titremeye başlamıştım. Kapı kapandıkça kapının arkasındaki şey görünmeye başlıyordu. Sonunda o görünmüştü. Oradaki şey midemin bulanmaya başlamasına neden oldu.
Kapı tekrar açıldı. Bu sefer hışımla kapandı. Tekrar açıldı. Tekrar kapandı. Ve tekrar… Tekrar… Tekrar… Ayağa kalktım. Kapıyı tuttum ve “NE İSTİYORSUN!” diye bağırdım boşluğa doğru.
Bu sefer de banyo kapısı açılıp kapanmaya başladı. Banyoya doğru koştum. Aynaya baktım yine o karanlık gölgeyi gördüm. Bir anda arkamı dönüp yakalamaya çalıştım ama sanki buhar olup uçuyordu.
Daha fazla uğraşmak istemeyip korkarak odama döndüm. Yatağıma yatıp olanları unutmaya çalıştım. Olmuyordu, unutamıyordum. Evin içinden sesler gelmeye devam ediyordu fakat kulaklarımı kapatmaktan başka bir şey yapamıyordum. O da ne? Sırtımda bir el hissettim ve usulca arkamı döndüm.
Tam kabusun ortasındayken uyandım. Kan ter içinde kalmıştım.