-7-

64 5 1
                                    

"Evet artık hastaneden çıkabiliriz."

Gülümseyerek içeri giren Minho hyung ve arkasındaki doktor ile tebessüm etmiştim. Artık bu odadan bunalmıştım. Kaç gündür burada olduğumuda tam olarak bilemiyordum.

"Değerlerin şu an iyi. Dikişlerine dikkat ettiğim sürece bir sorun olmayacaktır. Tekrardan geçmiş olsun."

Elindeki raporlar ile odadan çıktı doktor. Chan hyung yanıma geldi ve üzerimdeki hastane kıyafetini işaret ederek diğer elinde bulunan çantayı yanıma koydu.

"Üzerini değiltirelim biz. Diğerleri de çıkış işlemlerini halletsinler."

Kafamı sallamak ile Jisung ve Chan hyung dışındakiler selam verip çıktılar dışarı.

"Sizi aşağıda bekliyor olacağız."

Hyunjin'in söyledikleri ile kafamı sallamıştım kapı kapanmadan önce. Jisung üzerimdeki kıyafetleri yavaş yavaş çıkarırken Chan hyung yaralı yerlerimi hareket ettirmemde yardımcı oluyordu. Ama onun tenime değen parmakları sanki cayır cayır yakıyordu beni. Sessiz bir şekilde üzerimi değiştirmeme yardımcı oldular. İşimiz bittiği zaman ise Chan hyung beni bir anda kucağına aldı.

"Hadi çıkalım bakalım."

Ayağımun ağrısı devam ederken ona dur demedim ve beni taşımasına izin verdim. Odadan çıkıp asansöre bindik ve zemin kata indik. Köşede sessizce bizi bekleyen diğerlerinin yanına gittik. Sessiz olmalarına alışık değildim ama bunca olaydan sonra sesli olmaları da bana tuhaf gelirdi doğrusu. Hastaneden çıktık ve Chan hyungun evine gittik. Beni televizyonun karşısındaki koltuğa bıraktı ve diğerlerine döndü.

"Hyunjin birini al ve gidip malzeme alın yemek hazırlayalım. Sebze falan al."

Hyunjin yanındaki Jeongin'in omzuna kolunu attı ve "benimle gel ufaklık" diyerek Jeongin'in itirazlarına kulak asmadan peşinden sürüklemeye başladı onu.

"Benim gitmem gerek annem çağırdı ama yarın geri seni görmeye tekrar gelicem Felix."

Saçlarımın arasına bir öpücük kondurdu ve Minho ile evden çıktılar.

"Sana güzel bir film açalım Felix"

Changbin orta sehpadaki kumandayı eline alarak sağ taraftaki koltuğa uzandı ve kanalları gezmeye başladı öncelikle.

"Bende yardım edeyim yoksa bu salak bir halt bulamaz."

"Hiçte bir kere bulurum."

"Zırlama bulamazsın."

Chan kafasını iki yana sallayarak ayak uçlarıma oturdu.

"Nasılsın Felix?"

Omuzlarını kaldırıp indirdim sadece. Cebimdeki telefonu hatırlayınca çıkarıp Jae'ye mesaj attım.

*

Kim Jae

Annem ve babamın durumu şu an nasıl? Hangi hastaneden olduklarını ve ya doktorun numarasını bana atar mısın?

*
Telefonu kapatıp sessizce ondan bir haber beklerken Chan hyunga baktım.

"Onların yanına gidemez miyim?"

Elini saçlarıma attı ve yavaşça okşadı.

"Daha iyileşmedin Felix. Dinlenmen gerek. Ayrıca peşindeki adam hâlâ dışarda. Anne ve babanın şu an biliçleri kapalı. Oraya gitsen bile onlarla konuşamazsın. Oraya gidipte kendini yorma. Aksine burada bekle. İyileştiği zaman onlar seni arayacaklardır."

 Gece Yarısı Güneşi / ChanlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin