Tek Başına Sahnedesin!

54 4 0
                                    

~Giriş~

Yazar adam her yerde yazabilmeli derler bir konserin ortasında oturmuş sigaramı içiyorum. Müzik notaları ile sevişiyor biraz daha bira yudumluyorum

gidenin dostu olmaz diyor gripin kim kaldı ki diye bağırıyorum. bana bakan garip gözleri umursamadan yazmaya devam ediyorum içime attığım her mısranın dökülmesini istiyorum iyi değilim ben hiç iyi değilim garip bir gözyaşının içinde boğuluyorum sanki! bu benim gördüğüm en büyük dalga.


Gripinin

sen gidiyorsun şarkısı ile sahneye doğru dönüyorum! biramı işte bu şarkı diye kaldırıyorum karşımda bir adam gözleri dolmuş sigarasız kaldığı ve terk edildiği her halinden belli. yanına yaklaşıyorum sigara diyorum paketimden bir sigara alıyor çakmağımı uzatıyorum sigarasını o kadar umutsuz yakıyordu ki dayanamayıp. herkes terk edilir? deyiveriyorum adam bana dönüyor yüzüme baktı bir anda hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı karşılık verip sarılıyorum. Anlatıyor bir kadını nasıl sevebileceğini bir kadının nasıl bir adamla birleşelebileceğini işte o an anlıyorum önemli olan doğru kadını sevmek arkamı dönüp sahneye daha yakın bir yere çöküp durma yağmur durma şarkısı başlıyor gözlerim doluyor. umursamadan şarkıya eşlik ediyorum ve deli gibi yazıyorum! çişim geliyor onu boşalta bileceğim bir yer arıyorum merdivenlerden yukarıya çıktığımda birde ne göreyim bir tiyatro tek bir ışık açık ve ortada bir tane sandalye hemen sahneye atlıyorum şarkının ve biranın etkisiyle kendi hayatımı oynamaya başlıyorum, sus diyorum çok sevdi bu adam sus kadın! içimden çıkamayacaksın asla. ve gripin devreye giriyor! yolcu yolunda gerek çantamı sırtıma geçiriyorum yavaş adımlarla çıkıyorum sahneden bir sigara yakıyorum yavaş yavaş kayboluyorum Eskişehir'in sokak lambalarında düşün sene sokak lambaları arasında kaybolan bir adam..


Güneşin yüzüme vurmasıyla gözlerimi açtım kafamda akşamdan kalma ağrılar bir bankın üzerinde uyuya kalmıştım bu şehirde gidecek ne bir evim nede bir dostum vardı bir kaç dakika kendime gelmek için oturdum nerede olduğumu anlamak için etrafıma baktım doktorlardaki sağdan 3.bankta uyuya kalmıştım. Osmangazi üniversitesinden buraya kadar yürümüş olmalıyım derin bir nefes aldım kulaklığımı taktım çantamı tek omzuma geçirdim hadi bakalım her şey daha yeni başlıyor dedim ve yürümeye başladım karnım acıkmıştı karmaşaya oturdum bir tabak kahvaltı söyledim sıcak simidin kokusuyla kahvaltıya saldırmam bir oldu karnımı iyice doyurdum kasadaki çocuğun bıyıkları gülmeme neden oldu bozuntuya vermeden hesabı ödedim ve kahkaha atarak eve giden otobüse doğru hareket ettim çocuğun bıyıkları neşemi yerine getirmişti biraz ruh hastası biri olduğum doğrudur otobüse yürürken yerdeki kaldırım taşlarını sayıyordum durağa ulaştığımda tam 500 kaldırım taşı geçmiştim.. durağa oturdum ve yeşil durak demirlerini incelemeye başladım soyuk yerleri küf tutmuş yerleri vardı bu bile bana kendimi hatırlatmaya yetmişti. ailemin aklıma gelmesi ile yüzüm düşmüştü beni çok merak etmiş olmalıydılar telefonumun şarjı bitmeseydi onları arayıp iyi olduğumu söyleye bilirdim. otobüsün gelmesi ile yavaş bir şekilde yerimden kalktım ve eskartımı okuyucuya okuttum otobüste bir tane yaşlı tontiş amca ve genç güzel giyinmeyi bilmeyen bir kız vardı kapıya en yakın koltuğa oturdum kulaklığımı taktım see you again çalıyordu. gülümsedim mavi adidas çantamdan okumak için kitabımı çıkardım kinyas ve Kayra maceraya atılan iki adamın hikayesi hakan günday işini iyi yapıyor ailem olmasaydı o adamlar gibi yaşayabilirdim. kitaba iyice daldım içinde kayboldum kayranın kinyasa mutsuzluğuna bir çare aramıyorsun sözü bana ilham olmuştu şoförün burası son durak demesiyle irkildim kitaba ve müziğe kendimi o kadar bırakmıştım ki geldiğimizi anlamamıştım bile arka kapıdan iyi günler dedikten sonra vadişehir ve ıhlamur kenti birleştiren o cadden .aşağı doğru yürümeye başladım evin önüne kadar sadece hoşçakal deyişini düşündüm. hoşçakal seni seviyorum bu nasıl iğrenç bir cümle hiç bu kadar kötüsünü görmemiştim eve varmıştım sıra evdekilerle yüzleşmekteydi zile bastım kapıyı annem açtı bana baktı ve 'BABAN! ' dedi....


BlackRainbowsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin