Beklenmedik/Minsung

8-Final

(Minho ağzından)
Sabah uyanmıştım. Yağmur yağıyordu. Han'ın odasına gittim. Bebeğim hala uyuyordu. Yanna gidip saçlarını okşadım. Çok tatlı görünüyordu resmini çektim ve kahvaltı hazırlamaya aşağı indim. Bir kaç dakika sonra Han da aşağıya indi. "Günaydın bebeğim" "Günaydın" deyip yanıma geldi. Bana yardım etmeye başladı. Kahvaltıyı hazırlayıp masayı topladıktan sonra çalışmak için odama gittim.
(Jisung ağzından)
Kahvaltıdan sonra odasına gitmişti. Canım aşırı çok sıkılıyordu. Canım puding çekti çünkü neden olmasın. Gidip puding yapmaya başladım bitirdikten sonra dolaba koydum. Yaklaşık bir saat sonra pudingleri çıkarttım. Bir tepsiye bir puding ve kaşık koyup Minho'nun odasına gittim. Kapıyı çaldım gir diyen bi sesle kapıyı açıp içeri girdim.
Minho'ya gülerek puding yaptım çok hamaratım dedim. Kesin öyledir deyip güldü. Elimdeki tepsiyi masasına bıraktım. Gülüp teşekkür etti. Rica edip dışarı çıktım.
(3. Ağız anlatımı)
Akşam olur. Yağmur yağıyordu. Minho odasından çıkmıştı. Han'ın canının sıkıldığını görünce film izlemeyi teklif etti. Han kabul edince "korku filmi olsun" demişti. Minho kabul edip bi korku filmi seçti. Korku filmi başlamıştı.
Minho tepkisizce izlerken Han'a baktı ve Han'ın gözlerinin elleriyle kapalı olduğunu fark etti. Gülüp filmi izlemeye devam etti. Han gözlerini açınca bir anda çığlık atıp yerinden sıçramıştı. Ve gözlerini kapalı olduğu için neyin üstünde olduğunu da bilmiyordu.
Gözlerini açınca karşısında sırıtan bi Minho'nun ona baktığını görmeyi beklemediği için irkildi. Bi süre bakıştıktan sonra Han oldukları duruma bakınca hemen ayaklanması ve geri çekilmesi bir oldu. Şuan Minho'ya çok yakındı. Minho'nun altındaydı ve Minho ona yavaş yavaş daha fazla yaklaşıyordu.
Normalde olsa şuan onu ittirirdi ama bu sefer yapmadı. Nedenini kendide bilmiyordu. Gözlerini Minho'nun dudaklarına dikmişti. Minho iyice ona yaklaşmış ve kalan boşlukları kapatmıştı. Han şok olmuştu karşılık veremiyordu ama ittirmiyordu da. Ne olmuştu? Minho'dan gerçekten hoşlanıyor muydu? Aşık mı olmuştu? İçindeki ses ona karşılık vermesini söylüyordu. Duygularına yenik düşüp karşılık veriyordu.
İkiside nefessiz kalana kadar bu öpüşme devam etti. En sonunda nefes nefese ayrıldılar. Ayrıldıklarında Minho sırıtıyordu. Han utançtan yerin dibine girmişti. "Devam edebiliriz istersen" dedi Lee sırıtarak. Han koşarak iyi geceler bile demeden odasına çıkmıştı.
Az önce ne olmuştu? Elini kalbine koydu. Çok hızlı atıyordu. Az önceki sahne gerçek miydi bir rüya mı? Dudaklarına dokundu. Sebepsizce sırıtmaya başladı. Minho'dan gerçekten hoşlanıyordu.
Aradan bi süre geçti. Yağmur hızlanmıştı ve şimşek çakıyordu. Jisung şimşekten korkardı. Aslında Lee'nin yanına giderdi ama az önceki olaydan sonra onun görünce yerin dibine girebilirdi.
En sonunda korkusuna yenik düşüp Lee'nin odasının kapısını çalmıştı. İçeri girdi. Lee uyumamıştı. "Şey yağmur yağıyor şimşekten korkarımda yanında yatabilir miyim?" Lee bunu diyeceğini biliyordu aslında ama ondan duymak için susmuştu. Sırıtıp "Tabi" demişti.
Han utanarak yanına yattı. Şimşek çakınca refleksle Lee'ye sarıldı. Tam Lee'den ayrılıcakken Lee de ona sarılınca öyle uyumuşlardı.
(Minho ağzından)
Sabah uyanmıştım. Gözlerimi açında bedenimde iki elin bana dolandığını hissettim. Han hala uyuyordu. Gülümseyerek ona baktım çok tatlı duruyordu. Yavaşça yataktan kalktım yanağından öptüm.Yavaşça gözlerini açmaya başladı. Kısık ve uykulu gözlerle bana bakıyordu. "Günaydın sevgilim" demiştim o da ne dediğini bilmeden "Günaydın sevgilim" cevabını verdi. Ve sızlanmaya başladı. "Of ya gerçekte de böyle olsa ne olur sanki bana gereçekten sevgilim dese ölür mü hem dün gece olanlar onlarda mı rüyaydı off" Bu haline gülüp "Rüya mı?" dedim. "Başka ne olucak rüya olmasa Minho bana bakar mı sank-" demeden dudağından öptüm. Gözü birden açıldı.
Gülerek aşağı indim Han koşarak arkamdan geldi. "Daha demin ne oldu?" "Sevgilimi öptüm" "Sevgili mi? Ben yani biz sevgili miyiz?" "Değil miyiz? Olmak istemez misin?" Han birden kendine tokat atmıştı. Şaşkınlıkla Han'a bakarken yanağını tutmuştu. "Salak mısın?" "Gerçekmiş" "Tabi gerçek mal bunun için mi kendini tokatladın" dedikten sonra bana sarıldı. Gülerek "Benimle çıkar mısın Sincabım" "Sincap götüne girsin aşkım" "Bu aşkım kelimesini evet olarak kabul ediyorum. Şuan ikimizde gülerek birbirimize bakıyorduk. Artık sevgiliydik.

Bu arada şu sincap götüne girsin kısmı aşşırı romantik değil mi ya
Neyse bu fic bitti eğer yazım hataları ve yankış kısımlar varsa cahilliğime verirsiniz