-school change-minsung

#4 Jisung nerde

Abi bu niye okunmuyor

ALO PARTNER AHALISI BURAYA DA UGRAYIN

Sınıfta ki herkes başka bir kafadaydı. Ilk iki ders boştu, bu yüzden hepimiz rahattık.

Bakışlarımı telefonumdan çekip sınıfta dolaştırdım.

Eunchae ile en arka da dedikodu yapan sakura. Karina ile uyuyan ningning. Mark'la telefondan oyun oynayan Giselle. Oje süren Winter. Ve başını omzuma koyup uyuyan Hyunjin.

Oturduğum sıra bu şekildeydi. Bizim sırayı bırakıp diğer sıralara göz gezdirdim.

Felix, lia ve Jisung telefonuyla uğraşıyordu. Arada bir gülüyor ve konuşuyorlardı. Sanırım Jeongin ile mesajlaşıyorlardı. Kaşlarımı çatıp bakışlarımı Jisung'a diktim.

Dalgalı koyu kahve saçları vardı. Dağınık bırakmıştı. Beyaz rengi üstünde mavi desenli bir kazak giymişti ve altında kot pantolon ile bot vardı.

Gözlerim siyah ojelerine ve gri takılarına takıldı. Sanırım feminen giyinmekten hoşlanıyordu. Ben onun ojelerine bakarken, birden Felix bana döndü.

Kaşlarını çatıp bir süre bana baktı. Bende gözlerimi kaçırmadan ona baktım. Önüne dönüp hafifçe Jisung'u sarstı ve bir şeyler söyledi.

Jisung'un kaşlarını çatılırken telefonunu masaya bırakıp bana döndü. Başını 'Ne var?' Anlamında salladığında gözlerimi devirdim ve telefonuma geri döndüm.

Tam o sırada Lia'nın sesi duyuldu. "Değişik değişik hareketler yemin ederim ya." Diye homurdanmıştı. Kaşlarım çatılsa da dönüp bir şey demedim.

"Arkadaşlar." Mark konuştuğunda tüm sınıf ona döndü. "Dersimiz boş neden dışarı çıkmıyoruz?"

Tüm sınıf onaylayan mırıltılar çıkarıp ayaklandı ve montlarını alıp gruplar halinde dışarı çıktı.

Ben hyunjin ile sınıfta kalacaktım. Zaten uyuyordu. Çıkan dolap sesi ile bakışlarımı Hyunjin'den alıp o tarafa döndüm.

"Sorun olmaz mı?" Diye sordu Felix. Jisung ile konuşuyordu. Kaşlarım çatılırken Jisung başını salladı ve dolabı kapatıp kilitledi. "Ne olabilir ki?" Dedi ve sınıftan çıktı.

Bakışlarımı ondan alıp telefona geri döndüm. Başka yapacak bir şey yoktu zaten.

°°°°°°°°°

Şu an 2. Dersteydik. Yine boştu ve her şey normaldi.

Jisung sınıfa ağlayarak ve titreyerek girene kadar tabiki.

Anında tüm arkadaşlarımın ve benim bakışlarım ona dönerken o bizi umursamadan dolabına ilerledi. Hyunjin anında 'lan' diyip doğrulurken geri kalanımız şokla onu izliyorduk.

Titreyen elleriyle dolabı biraz zorlansa da açtı ve içinden bir kutu hap çıkardı. Dolabı biraz kurcalayıp su şişesi bulmuştu. Tam içeceği sırada sınıfa felix girdi.

"Siktir." Koşar adımlarla ona ilerlerken ilacını içmesine yardım etti. Hap ve şişeyi alıp dolaba koyarken bakışları bizi buldu. "Ne bakıyorsunuz amınakoyim?" Sesli bir şekilde dolabı kapattı.

"Ilk defa mi ağlayan birini görüyorsunuz?" Hyunjin yutkunup göz ucuyla bana baktı. Kalktığı yere tekrar otururken onlarda sınıftan çıkmıştı zaten.

"Abi bir an masayı bize sokacak diye gerildim lan." Dedi hyunjin. Ona gülerken bir yandan da sınıf grubunu kontrol ediyordum. Belki ne olduğunu onlar biliyordur.

EN MÜKEMMEL BINANIN
EN MÜKEMMEL SINIFI
(Chae hoca beton yetmez)

Yuna:
Gerizekalı Mark

Mark yazıyor...

gözükme gözüme SAKIN
O DIREKT VARYA MARK
HE ONU SANA SOKARIM TAMAM MI

Mark çevrim içi

Yuna:
BISI DESENE LAN IT

Mark:
LAN AĞZIMI ACSAM
SÖVÜYOSUN

Ningning:
Noluyor be
Ne bu tantana
Zirt zirt diye titriyo telefon

Ulan beynini sevdiklerim
Yanyanasiniz
NIYE YAZIYOSUNUZ

Mark:
Abi imdat

YEMIN EDERİM YANLISIKLA
DOKTUM KOLANI

Yuna:
Iyi affettim
Çok agladin

Karina:
Lan
Lan jisung nerde

Yuna:
Yanimizdaydi en son

Ningning:
Çocuğa naptiysaniz artik
Bıkıp gitmiş aq

Mark:
Yok lan
Telefonuna bakiyodu

Birden gitti
felix ve lia ile

Ningning:
Bisi olmamistir ya

Arkadaşlar 2024 den geliyom bu fic neymiş böyle bu bölüm niye yarım aa