2- Seungmin'in romantik mekan

880 117 131
                                    

Selamlarr nasılsınız
Bende iyiym saolun

İyi okurmalar 🐇
––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––
––––––––––––––––––––

Jeongin'den

Kapıya uçan tekme atarak odama giren Felix'in sesiyle uyandım. Saat 8:02'ydi okulun ilk günü olduğu aklıma geldiğinde Felix'in odaya bu şekilde girmesi normal gelmişti bana.
Üstüne bide FBI taklidi yapmasa..

"KALK KALK KALK ELLERLER YUKARI DONLAR-"

"FELİX SUS ANLADIM"

Felix bugün gay gay konuşuyordu. Güne bu şekilde başlamak isteyeceğim son şey olurdu. En azından Felix'in söylediği son kelime ile kalkmak hiç istemezdim.

"Okulun ilk günü geç kalmak sana yakışmaz bay Yang. Hiç yakıştıramadım."

"Evet Felix üstümü değiştiriyim ben o zaman kıyafetlerimi yakıştırırsın bana."

"Tamam tamam çıkıyorum mutfaktayız biz kahvaltı yapıcaz"

Başımı onaylar şekilde salladığımda Felix kapıyı kapatarak odadan çıktı. Bende üstümü giyinmeye başladım. Klasik, üstüme sarı sweatimi, altımada siyah bol eşofmanımı giydim. Çantamıda sırtıma alıp Felix ve Seungmin'in yanına gittim "Günaydın" diyerek çantayı boş bir sandalyeye bırakıp bende kahvaltıya başladım.

Kahvaltımız çoktan bitmişti, mutfağı toplayıp evden çıkmıştık. Zar zor evden çıkmıştık yani. Seungmin tabağı tezgaha götürürken yere düşüp kırmıştı. O sırada Felix çantasını almak için odasına çıkmıştı. Ben ve Seungmin biraz bakıştık ve hızlıca parçaları toplamaya başladık. Ama başarısızca Felix bizi fark etmişti.
Biraz dayak yedikten sonra sonunda evden çıkabilmiştik.

Şuan okulda yeni sınıfıma giriyordum Seungmin ve Felix ile aynı sınıftaydım. Asla ayrı kalamicam sanırım bunlardan. Boş bulduğum bir sıraya oturdum yanımda tanımadığım bir çocuk vardı gri saçlıydı. Ve garip bir şekilde tatlıydı.

"Hey, ismin ne?"

İçimden çocuğun dış görünüşü hakkında konuşurken aniden gelen bu soruyla dona kalmıştım. Böyle şeyler başıma çok geliyordu.

"Yaşıyor musun?"

Çocuğun bana sorduğu soru aklıma geldiğinde ona doğru dönmüştüm cidden tam bir beyinsizim.

"Ah şey- dalmışım ismim Yang Jeongin."

"Benim ismimde Taehyun, memnun oldum hoşgeldin."

"Hoşbuldum sağol."

Kafamı çevirdiğimde Seungmin dibimde duruyordu. Bu çocuğun amacı ne böyle ödüm bokuma karıştı.

"SEUNGMİN NE YAPİYOSUN AMINA-"

Daha sabah Felix'e kızıyordum. Benim kişiliklerin değişme hızı

"Ne bağrıyon be senle konuşucam gel"

Ayağa kalkmam ile Seungmin elimi tutup beni biryere götürüyordu. Aayyy çok heyecanlıyım yoksa gene 'Hoşgeldin Jeongin' partisimi canım arkadaşlarım ne çok düşünüyorlar benii

"Geldik"

Getirdiği yer cidden tuvaletti.

Seungmin elimi bıraktı ve bir iç çekerek konuya başladı. Ne anlatcan bu kadar resmi söylesene işte. Gerçi neyine resmi diyorsam amına koyayım tuvalette konuşuyoruz ciddiye alamıyorum.

"Bak o yanındaki kişinin adı Taehyun, önünüzde dörtlünün arkadaşı. Siyah saçlı olan Yeonjun, Sarı saçlı olan Kai, Kahverengi saçlı olan Beomgyu ve diğer uzun boylu olanda Soobin. Onlar okulun dedikoducuları herşeyini anlatma onlara."

Aslında dedikoducularla aram iyidir de Seungmin şimdi böyle gergin konuşmaya başlahınca bir tırmadım değil. Neyse ki ben hiçbirşeyi ciddiye alan bir insan olmadığım için pek takmadım açıkcası.

"Ee ne güzel işte dedikoducu konuşcak konu çıkar."

"Ah madem öyle, sen hiçbirşeyini anlatmada başkalarının sırlarını öğren okulda rezil olmanı istemiyorum sonra ben rezil olurum."

"Ayıp ediyorsun."

"Kes sesini hadi sınıfa ders başlayacak"

Seungmin ile beraber sınıfa yürüyorduk. Alt katta 'lütfen yapma, bırak gideyim' gibi sesler geliyordu. Aklımı bulandırmamak için pek takmadım ve sınıfa gittim.

----

Dersimiz bitmişti şuan öğle arasında Seungmin, Felix ve ben kantinde masada oturuyorduk aklıma takılan bir soru sordum Seungmin'e.

"Seungmin şu Chan mıdır nedir.. onunla tanıştırmıyacak mısın beni hazır öğle arasındayız"

"Aa doğru söylüyosun lan dur çağırayım."

"Helal lan mantıklı birşey düşüne biliyormuşsun"

Felix bunu sırtıma vurarak söylemişti. Resmen gerizekalı muhamelesi görüyordum şuanda. Zeki ama çalışmıyor.

"Bir daha sırtıma vurarsan Felix sarı tutamlarını gece uykunda keserim."

"Tehtide bak anasını satayım"

Seungmin çoktan yanımızdan ayrılmıştı. Çok geçmeden gelmişti, yanında Chris vardı. Fotoğraftakinin aynısıydı cidden.

"Merhab, Seungmin bana 'okulun yeni öğrencisi benim arkadaşım' diyince hemen geldim. Chris ben."

Seungmin başka bahane mi yoktu amına koyayım.

"Selam Jeongin ben Yang Jeongin. Seungmin senden çok bahsetti."

Son cümlemi Seungmin'e bakarak ve göz kırparak söylemiştim. Ee Chan mal değilse anlamıştır heralde bunu.

Biz 4lü güzel güzel sohbet ederken Chan'ı birisi aramıştı. Telefonu masada olduğu için ister istemez gözüm oraya kaymıştı. Birde ne göreyim 'Changbin köyüne dö...' yazıyordu. Kaydetme şekline gülmemek için zor duruyordum. Kendimi toparlamıştım ve Chan'ı arayan kişinin Changbin olmasının verdiği mutlulukla gülümsüyordum. Neden bilmiyordum öyle işte.

Chan telefon ile konuştuktan sonra ayaklandı, ilk önce Seungmin'e bakıp sonrada Felix ve bana bakıp

"Şey gitmem gerekiyor bir işim var okulda da.. daha sonra konuşuruz görüşürüz! Tanıştığımıza memnun oldum Jeongin."

Dedi ve ona görüşürüz diyemeden ortadan kayboldu. Changbin ile işi vardı muhtemelen. Amaan ne olucak ders falan çalışırlar heralde. Changbin hep polis olmak isterdi.. birden aklıma geldi ne diyorum ben.

"Neyse ne diyorduk ee"

––––––––––––––––––––––––––––––––––––––––Bölüm sonu

Buda 2. Bölüm sonu bilader

HÂLÂ CHANGBİN YOK ORTADA KWNSKSBDKWBSNQS

HÂLÂ CHANGBİN YOK ORTADA KWNSKSBDKWBSNQS

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Jeongin'in odası


Byee

"Gözlerin parlıyor.." ✓JeongbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin