12•

60 7 0
                                    

"Taeyong? Bu kadar uzun baygın kalması normal mi?"
Yuta kendi kendine konuşurken bir yandan da Taeyong'un telefonunu karıştırıyor'du. Lanet olsun ki Taeyong telefonuna ne parmak izi nede yüz taraması koymuştu.

Yuta şifreyi bulamıyordu.
Üstelik 4 değil, 6 haneli bir şifre'ydi.
Belli ki Taeyong kişisel verilerine önem veriyordu.

"Uğraşmam, en iyisi bir program ile şifreyi kırmak."
bıkkınlık ile bıraktı telefonu.

Dönüp taeyong'a baktı, seviyordu aslında. Fakat Yuta sadist bir bireydi.
Ruhsal olarak acı çektirmeyi çok severdi, ondan zorbalık yapardı lise zamanın da Taeyong'a. Taeyong yüzünü ekşitse bile hoşuna giderdi.
Aslında tedavi olmuştu bir dönem lakin pek işe yaramadı.
Zaten ailesi de onla pek ilgilenmek istememişti. Yuta'nın ailesi sadece finansal olarak yanında oluyordu, o'da pek takmıyor du zaten. Umrunda değildi ailesi. Onun için sadece kendisi vardı, birde taeyong.

Unutmuştu aslında ilaçlar ile Taeyong'u ama bir süre sonra rüyaların bir çocuk girmeye başladı, çocuk ona taeyong'u hatırlattı. Belki de o çocuk Taeyong'du.

...

"Ne demek Taeyong ortalıkta yok, siz benle kafamı buluyorsunuz?"

"Heryeri aradık ama ne evinde nede çevresinde bir yerde yok komiserim."

Jaehyun oturduğu masadan kalktı ve dosyaları eline aldı, taeyong'u araştırdık ları tabloda çok bir arkadaş çevresi olduğu gözükmüyor du. Olanlar da zaten bir anda yanına gidebilecek kadar yakın değil di.
B

elli ki planları iyi işliyordu.

Ha siz şimdi ne oluyor diye sorarsanız size kısa yada uzun bir anlatım geçelim; Jaehyun'un herşeyi yalandı, bağımlılık ları, yaşı, işi, o tüm mesajları, samimiyeti.

Jaehyun bir komiser di ve taeyong'u sadece Yuta'yı yakalamak için bir yem olarak kullanmışlar dı. Yuta aranan bir uyuşturucu çetesinin başıydı ve taeyong'dan yıllarca hoşlanmıştı yani taeyong Yuta'yı yakalamak için çok iyi bir seçimdi. Yuta'nın son hallerinden zaten Taeyong'u kaçıracağı belliydi, arkasında rahat bulunabilecek izler bırakmıştı.

İş şimdi aşırı kolay olmuştu, umuyorlardı ki Yuta, Taeyong'a her hangi bir uyuşturucu enjekte etmesindi, ki zaten Yuta bunu yapamayacak kadar seviyord u Taeyong'u.

...

"Oh uyanmışsın taeyong, çok sevindim artık birlikte kahvaltı yapabiliriz. Gerçi saat çoktan öğlen oldu ama sorun değil sevgilim. Yemek yemek için bir saat gerekmez"
Yuta bunları korkunç bir neşeyle söylüyordu.

Taeyong ifadesizdi fakat içinde hâlâ o tiksinti duygusu vardı. Hâlâ aynıydı, hiçbir şey yapmamış gibi ona gülebiliyordu. Korkunç.

"Ne sikim yapıyorsun"
Taeyong ellerini çekti, Yuta ellerini tutmaya kalkmıştı.

"Sana küfür hiç yakışmıyor sevgilim. Hadi kalk üzerini değiştir. Sonra mutfağa gel, kahvaltımız bizi bekliyorr"

"Sen nasıl bi paranoyasın? Nerden çıktın bir anda, iyileştiği sanıyordum Yuta."
Taeyong hayal kırıklığına uğramıştı birazda, iyileştiğini duymuştu. Onun iyi olduğu için hayatını rahat bırakacağını sandı.

"Bu söylediklerini duymazdan geleceğim. Şimdi dediğimi yap ve aşağı gel. Yoksa ben zor kullanmak durumunda kalırım yongie."
Bunu söyledikten sonra odadan kapıyı sertçe çekerek ayrılmıştı Yuta.

Taeyong zorun ne olduğunu iyi biliyordu. Bu yüzden karışısında ki dolapa döndü, ayna vardı önünde.
Uzunca bi baktı kendine, birşeyi yok gibiydi. Belli ki Yuta daha birşey yapmamıştı. Korkuyordu Taeyong, Yuta'nın sağı solu yoktu. Şakası, hiç yoktu.

Korkuyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 14, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Rien et toi //Jaeyong//Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin