küçük travmam

3.Bölüm -Teklif-

Genç kız mutfak masasında oturup derslerini yapıyordu. Bir yandan yengesiyle konuşup ders yapmak yengesine göre onu rahatlatıyormuş.

"Okulun nasıldı?"

Bahar: Her zamanki gibi.

"Her zamanki gibi derken?"

Bahar: Klasik. Değişen bir şey yok.

"Bakıyorum arkadaş edinmişsin"

Kız kalemini bırakmayacak şekilde kitabına koyarken kadına baktı ciddi bir ifadeyle.

Bahar: O nerden çıktı yenge?

"Ne bileyim kutuyu görünce..."

Bahar: Kızın biri peşime takıldı sadece, arkadaşım değil.

"Aslında biraz sosyalleşsen senin için iyi olmaz mı?"

Bahar: Bu kararları kendim verecek yaşta değil miyim sence de? Ayrıca amcam varken rahatmışım gibi davranmak zor maalesef!

"NURGÜL!"

Sessizce yengesine döndü.

Bahar: Duydu ismini bak geliyor gene.

Nurgül: Sus kız duycak!

Kapının açılmasıyla ikisi kapıya baktı.

"Ne konuşuyorsunuz lan kadın kadına?"

Nurgül: Kızın okulu hakkında konuşuyoruz önemli bir şey değil.

"İyi çok yoruldum bana bir kahve yapıver."

Nurgül: İyi,yaparım geç içeri.

Adam karısının yanında oturan kıza baktı ardından arkasını dönüp gitti. Yengesi aceleyle ayağa kalkıp dolaptan kahveyi alırken kız sıkıntıyla kitabın kapağını kapattı.

Bahar: Noldu gene acele acele?

Nurgül: Bakkala gidebilecek misin?

Bahar: Bakkal kapalıdır bu saatte. Niye ki?

Nurgül: Hay aksi!

Bahar: Noldu be!

Nurgül: E lokum yok! Amcan kahvenin yanında lokum görmezse delirir.

Bahar: O hep deliriyor zaten.

Kadın karşısındaki kıza sinirli ve biraz da endişeli bir şekilde baktı.

Nurgül: Dilin pabuç kadar.

Bahar: Ne? Yalan mı?

Kadın göz devirip cezveyi ocağa koyarken iç çekti.

Bahar: Senin bu kocan kahvenin yanında tatlı olsun diye lokum istemiyor mu?

Nurgül: Evet.

Bahar: Evde çikolata da mı yok?

Nurgül: Olsa zaten telaş yapmam bu kadar.

Kız ofladı bıkkınlıkla ardından kadının yanına geçip ilaçların bulunduğu dolaba geçti. Bir tane kutuyu bulup. İçinden bir tane hap çıkarıp kalanlarını kutuyla beraber dolaba kaldırdı ardından yan dolaptan bardak alıp tezgahtaki sürahiden bardağını doldururken konuştu.

Bahar: Ne bok yicez şimdi?

Nurgül: Nerden bileyim ben?

Kadın fincana cezvedeki kahveyi doldururken kız da tezgaha sırtını yaslayıp ağzına hapını attı. Ardından suyu içerken, gözleri masadaki kutuya takıldı. Kaşları çatıldı. Ağzındaki ilaç ve suyla dururken omuzları düştü.