soccer players; one shots❞

Jude Bellingham

── Second chances

"Jobe, sana daha önce söyledim, bu olmayacak." Telefonda yüzünü buruşturursun ve onunla daha önce birçok kez bu konuyu konuştuktan sonra deja vu hissine kapılırsın.

"Hadi y/n lütfen." Kalbinizde keskin bir acıya neden olan ezici anılar için iç çekerken, neredeyse yalvardı.

"Jobe, üzgünüm ama ikimiz de yolumuza devam ediyoruz, artık zamanın da yaşadıklarımız geçmişte kalması gerekiyor." İkincisi hakkında yalan söylediğini bilerek, düşmekle tehdit eden potansiyel gözyaşlarına rağmen mümkün olan en güvenli şekilde yanıt verdin.

"Tamam, sorduğum için özür dilerim, sadece gelip bizim için yemek yapmanı özledim." Son söylediğine hafifçe gülümserken Jobe mırıldanıyor.

"Ben de seni özledim Jobe, ama sanırım artık her şey böyle olması gerekiyor." Başka bir iç çekmeden önce mantık yürütürsün. "Şimdi gitmem gerekiyor, görüşürüz"

"Tamam görüşürüz." Siz konuştuktan sonra veda ediyor, sen yerine otururken aramayı hızla sonlandırıyor, geçmişi ve yaptığınız şeyin özünde doğru olup olmadığını sorgularken aşağıya bakıyordun.

---

"Sana söz veriyorum, olmadı!" Jude bağırır.

"Ne demek olmadı? Fotoğraflı kanıt var!” Jude'un başka bir kızı öptüğü, aslında son derece net olan fotoğrafı gösterirken yanıt verirsin. "Bir kulübe gittiğinde sana güvenmemem gerektiğini biliyordum!"

"Bebeğim açıklamama izin ver-"

"Açıklanacak ne var? Hepsi burada!” Fotoğrafı işaret ederek sözünü kesersin.

"Bebeğim, cidden-"

"Bana 'bebeğim' demeyi kes! Senin için gerçekten ne kadar önemli olduğumu zaten kanıtladın, şu anda sana bakmaya dayanamıyorum! Bir daha yüzünü görmek istemiyorum! Her ne idiysek, bitti!” El çantanı alıp ön kapıya doğru yürümeye başlamadan önce hayal kırıklığı içinde bağırırsın.

"Y/n lütfen açıklamama izin ver." Jude, seni durdurmak için elini tutarken mantık yürütmeye çalışır.

"Lütfen, bana dokunma." Elini çekersin ve yüzündeki çaresizliği görmek için dönersin. "Bunu yaptığına inanamıyorum! Sadece beni yalnız bırak."

Ondan sonra sessizce evden çıkarsın, bu sefer kimse seni tutmaya çalışmadan gözyaşları yanaklarını lekelemeye, kalbin tamamen ağrımaya başlamadan önce.

---

Çağrıdan sonra, zihnin yalnızca bir zamanlar olana odaklanabilir, ne kadar uğraşırsan uğraş dikkatini farklı bir şeye çekemezsin.

Unutabileceğini düşündün,olayları hatırlamak çok acıttığı için anıları bastırmaya çalışırsın.

Telefonunuzdan gelen ani bir ping sesi, düşüncelerini anında kaybetmene neden oldu ve hemen telefonunu kaldırıp, gönderenin kim olduğunu görünce iç geçirdin.

Jobe:Hey! gelip bana bir şeyler pişirebilir misin, annem ve babam dışarıda.

Genç çocuğun maskaralıklarına hafifçe kıkırdayarak, ayağa kalkıp paltonuzu giymeden önce hemen bir yanıt gönderdin. Kısa bir süre sonra evden çıktın, soğuk kış havası titretirken hızla arabana bindin.