Ormanda adını iki dakika önce öğrendiğim bir erkekle bileğimden tutulmuş bir şekilde koşuyordum.
-Hey ne oluyor, nereye gidiyoruz?
-Daha sonra açıklayacağım sadece koşmaya devam et!
(Bir anda beni kayalıklara doğru çekti ve kayayla onun arasında kalmıştım)
-Hey napı-
(ve bir anda ağzımı kapattı , hava karanlık olduğundan onun yüzünden başka bir şey görmüyordum, oysa sadece ormanı izliyordu ve aniden kafamı daha çok aşağıya doğru indirdi)
-Geliyorlar
-Kim geliyor
-Sadece kafanı çevir ve bak
-İyide hiç bir şey göremiyorum
-Sadece odaklan ve tekrar bak.
(sonra odaklanıp tekrar baktığımdaysa bu sefer gerçekten görüyordum ve ileride birkaç kişi bir şey arıyormuşcasına etrafa bakarak hızlı bir şekilde yürüyorlardı)
-Kor-korkuyorum
-Victoria sakin ol merak etme senin kokunu alamazlar
-Neyin kokusu neyden bahsediyorsun
-Sana hepsini daha sonra açıklayacağım
(Ardından tanımadığım bir kaç kişi yanımızdan geçip gitmişti)
-Vins sanırım gittiler.
-Evet , gittiler. Şimdi seni güvenli bir yere götürelim
-Nereye gidicez?
(Ardından Vins soruma cevap vermeden yürümeye başladı.)
(Başka seçeneğim olmadığından bende onun arkasından ilerlemeye başladım)
(Biraz yürüdükten sonra bir arabaya yaklaştığımızı fark ettim.)
-Bu araba senin mi?
-Sence
(Koskoca ormanda başka bir araba olamayacağına göre, bu soruyu sormamın saçma olduğunu anlamıştım.)
Arabaya bindiğimizde derin bir sessizlik vardı. O, yolu ben ise etrafı izliyordum. Bir süre geçtikten sonra artık arabadaki sessizliği bozmaya karar verdim.
-Artık neler olduğunu anlatmayacak mısın.
-Vardığımızda anlatacağım
- Tanıştığımızdan beri daha kim olduğunu bilmediğim bir adamla oradan oraya sürüklenip duruyoruz ve sen bana hala oturup beklememi mi söylüyorsun
(Bir süre sessizlik olmuştu)
-Evet biliyorum ve farkındayım tanımadığın bir adamın arabasında saatlerce yol alıyorsun.
-Farkında olmana sevindim.
(Yüzünde küçük bir tebessüm oluşmuştu)
Varmıştık dağlık bir alandaydık hava açıktı yıldızlar parlıyor gökyüzü bizi kendine çekiyordu ve sonra arabaya doğru gitti bir yaygı alıp yere serdi ben ise sadece gökyüzünün büyüsüne kapılmıştım.
-Sence de güzel değil mi.
-Ney?
-Gökyüzü yıldızlar ve uzay. Neyse sen bana artık anlatacak mısın?
- Konuya nereden başlasam bilemiyorum. Merak ettiğin soruları sor ben sana cevaplarını veriyim.
-Pekala...Öncelikle, benim orada olacağımı nereden biliyordun ve biri tarafından mı gönderildin.
Benim dediğimi taklit ederek cümleye başladı.
-"Pekala" madem merak ettiğin soru bu, ben bir görev için buradayım. Bu sana biraz garip gelebilir ama senin kendin hakkında bilmediğin çok fazla şey var. Ben senin için bazı konuları açığa kavuşturmak ve seni korumak için gönderildim.
-Benim için derken... Benim hakkımda ne biliyorsun ki açığa kavuşturacaksın
Vins derin bir nefes aldı, ardından konuşmaya başladı.
- Pekala o zaman en başından başlıyorum beni iyi dinle anlattığım şeyler seni sarsabilir hazır mısın?
-Evet devam et, dinliyorum.
-Ormanda gördüklerin insandan farklı özelliklere sahip kişilerdi ve bu özelliklerin sende de olabileceğini düşünüyorlar bu yüzden seni bulabilmek için o mektubu yazdılar.
-Nasıl yani ne gibi özellik bunlar
-Bunlar: çok hızlı koşabilme , gece görebilme , çok iyi koku alabilme ve en önemlisi de sadece kan ile beslenebilmeleri yani kısacası Vampirler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~Victoria Pride~
VampirgeschichtenVictoria hayatındaki gerçekleri öğrenmek için yola çıkar........ Ve olucakların hiç birinden haberdar değildir