Annemiz gece yatarken bir masal başlattığında, sarı saçlı bir peri kızı canlanır rüyalarımızda. Koca ormanın içerisinde ışık saçan küçük bedeniyle oradan oraya kanat çırpar, herkesi hayran bırakır kendine.
Annemiz gece yatarken bir masal başlattığında, beyaz atlı bir prens canlanır rüyalarımızda. Suratında ki tatlı gülümsemesiyle peri kızını hayranlıkla izler, herkesi aşık eder kendine.
Annemiz gece yatarken bir masal başlattığında, kırmızı gözlü bir avcı canlanır rüyalarımızda. Dikkati küçük peri kızından çekilmezken kılıcını savurur, herkesi korkutur kendinden.
Ve o küçük peri kızı rüyalarımızın dışına çıktığında, masum olmayan o dünyanın kafesinde sıkışmamak adına avcıdan kaçar, prensten saklanır. Herkesin hayran olduğu bu peri kızı, masum rüyalarımızı tekrar bulabilmek için belki de şeytanla bile birlik olur. Çünkü masum olmayan bu dünya, peri kızını altın kafeste aç kurtlara sunmak ister.
Şimdi izin ver, okyanusunun içinde kaybolan o ateşin olayım.
Beni serin sularında yok ederken sen, dalgalarının içinde ateşimi yaşatmaya çalışayım.
Ve sen beni nefretinle yok ederken ben, aşkımın ateşiyle kendimi senin nefretine karşı savaşırken bulayım.Jimin & Roséanne & Eunwoo
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Feu Qui Brûle Dans L'océan , Eunrosé + Jirosé
FanfictionŞimdi izin ver, okyanusunun içinde kaybolan o ateşin olayım. Beni serin sularında yok ederken sen, dalgalarının içinde ateşimi yaşatmaya çalışayım. Ve sen beni nefretinle yok ederken ben, aşkımın ateşiyle kendimi senin nefretine karşı savaşırken bul...