Henüz 17 yaşımda ailem tarafından kan davası için kurban edileceğim günü bekliyorum ve elimden bir şey gelmiyor. Ya Mehmet kara,ya Güneş Kara Henüz reşit bile olmamış okuyorken,başkalarının yaptığı hata yüzünden erkek evlatlarından vazgeçmeyen ama beni göz göre göre babam yaşında adama kuma olarak vermeyi kabul eden,sesini bile çıkarmayan ailem. Ailem miydi gerçekten? Hangi aile yapardı bunu evladına? Hangi aile çocukları arasında seçim yapardı? Babalar anlamaz düşüncesine kapıldım küçüklüğümden beri ne söylesem kızan,beni anlamayan,ben ne söylersem karşı çıkan,sırf kız çocuğu olduğum için hayatı bana zehir eden,yaşamamın bile gereksiz olduğunu düşünen bir babam var çünkü. Peki ya annem? Anneler anlamaz mıydı kızlarının halinden,dilinden,hareketinden,ses tonundan? Anlamıyormuş. Herkesi sesi yeten,istediği olmadığında yeri göğü inleten eninde sonunda istediğini yaptıran annem tekrar ve tekrar benim karşımda. Hayatına doğurduğu bir baş belası, gündüzünü geceye çeviren bir varlığım sadece. Evet varlığım,bu cümle bana ne kadar ağır gelse de bunu yüzüme vura vura öğrettiler bana. Ne yapacağımı,ne diyeceğimi,ne düşüneceğimi bilemez haldeyim. Kiminle neyi paylaşacağım,kime ne söyleyeceğim,söylesem anlayacaklar mı,yardımcı olamayacak insanlara anlatsam bana acımalarından başka neye sebep olacaktım? Bunlar gibi bir ton soru ile baş başayım. Karanlık odamda,masamın üstünde duran bir gece lambası ile yine sana yazıyorum,beni senden başka dinleyen yok. Anladığını,hissettiğini,senin bile canının yandığını hissediyorum burdan.
Peki ben cansız seni anlarken onlar beni ne zaman anlayacaklar? Anlamayacaklar ve bende artık anlatmayacağım. Çok uzaklara gidip onlardan,bu iğrenç zihniyetler'den,zorunda bırakıldığım her şeyden kurtulacağım.
Nereye? Dediğini duyar gibiyim. İnan benim de fikrim yok ama yapacağım.Alarmın çalmasıyla uyandığım bir sabaha daha uyandım,hemen alarmı kapatıp,elimi yüzümü yıkamak için ayaklandım ve banyoya yürüdüm. Aşağıdan sesler geliyordu uyanmış ve hatta kahvaltıya oturmak için hazırlanıyorlardır muhtemelen... Annem odama gelip azar işitmeden bir an önce hazırlanıp aşağı indim"herkese günaydın" diyerek hafifçe gülümsedim.
"Günaydın mı? Size okulda din,ahlak dersi öğretmiyorlar mı? Hayırlı sabahlar denmeden güne başlanmaz. Günaydın ne?" Diyen abimin sert ve imalı bakışlarına,sözlerine maruz kalmıştım sabah sabah. "Abicim sadece günaydın dedim yanlış bir şey çıkmadı ağzımdan" diyerek kendimi savunmaya geçtim. "Bu kız çok değişti buna okumak yaramıyor,sen koca evinde ne yapacaksın adam öldürür seni bir şey bile diyemeyiz" diyen babamın bu sözleri artık canımı acıtmıyordu. Bundan sonra acıtmayacaktı.
Şermin hanım hiç sözünü sakınır mı hemen o da başladı söylenmeye" Güneş terbiyeni takın karşında büyüklerin duruyor,yaşıtların değil. Ya kendine gelirsin ya da ben kendine getirmesini bilirim."
"Keşke yaşıtlarım da en azından anlamaya çalışıyorlar"
"Haklısın anne,afedersin. İzninle kalkabilir miyim okula geç kalacağım?"
"Ya havle,ya havle.Güneş git kendine gel,adabı,terbiyeyi,kültürümüzü,
töremizi hepsini unutmuşsun hepsini!"
Derin bir nefes alıp "özür dilerim hepinizden" diyebildim sadece. Masadan hızlıca kalkıp kapıya yöneldim,gözlerim dolmuştu çoktan,ne istiyorlardı benden ölmemi falan mı? Ne söylemiştim onlara küfür,hakaret mi? Ne yapsam ne söylesem yaranamadım yaranamayacağım.
Kendi kendime düşüncelere dalmışken şoförün beni beklediğini farkettim ne bekliyordun tek başına seni gitmeni,okumanı dahi istemedikleri yere tek başına göndereceklerini mi?Çocukluğumdan beri görmediğim olay,duymadığım laf, yemediğim dayak kalmamıştır. Hatta ve hatta yemekten çok dayak yemişimdir belki,annem tarafından. Babam elini kaldırmayı bırak benimle muhattap olmuyor bile.Genelde yat,kalk,yemek ye,su iç,konuş-konuşma,dediğimi yap ve diğer bütün hayvan eğitimlerinden payıma düşen eğitimleri anneme bırakırdı. Annem de bu işi layığı ile yapardı...
"1. BÖLÜM 3 MART 00:00 DA YAYIMDA OLACAK. HABERDAR OLMAK İÇİN TAKİP ETMEYİ VE KİTAPLIĞINIZA EKLEMEYİ UNUTMAYIN. HEPİNİZİ ÇOK SEVİYORUM "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜNEŞ
ChickLitBir kadının cesareti,bir erkeğin gölgesinden her zaman daha büyük ve güçlüdür. Mardin'de yaşayan 17 yaşında 12. Sınıf öğrencisi üniversite hayalleri olan bir genç kız Güneş Kara. Güneşi anlamayan,anlamaya çalışmayan babası Hamdi Kara... Herkese se...