1. Bölüm

886 57 30
                                    

"Sağol Ahmet abi."

Sadi, kantincinin kendisi için hazırladığı menengiçi aldı. Dersi boşken bu güzel havada bahçede oturmak istemişti. Temiz havayı içine çekti ve bahçedeki ikili banklardan birine oturdu.

6 ay önce tayininin çıkması ile Ankara'da, Karabayır Lisesi'nde coğrafya öğretmenliği yapmaya başlamıştı Herkes tarafından saygı gösterilen ve güvenilir biriydi.

Sessizce oturup menengiç yudumlarken zilin çaldığını işitti. Tüm cocuklar derslerin verdiği bıkkınlıkla kendilerini dışarıya atmaya başladılar. Sadi'yi gören çoğu kişi ona selam verirken, kimisi de telefonuna dalmış hocalarını fark etmemişlerdi bile.

Sadi menengiçten bir yudum alırken, okulun merdivenlerinden kendisine doğru gelen meslektaşı Onur'u fark etti. Okula geldiği zamanlar kısa sürede arkadaş, sırdaş olmuşlardı. Onur Sadi'nin karşısına oturup önce kahveye, daha sonra Sadi'ye baktı.

"Menengiçten hiç bıkmaz mısın be adam?"

Sadi, yarım bir gülüşle baktı Onur'a.

"Sanada merhaba Onur."

"Merhaba merhaba."

Onur geçiştirir gibi elini salladı ve elindeki sınav kağıtlarını masanın üzerine bıraktı.

"Senden birşey isteyeceğim, ama hemen hayır deme."

"Ne dediğine bağlı." Onur, ellerini masada birleştirdi.

"Biliyorsun biz Şengül'le nikah tarihi aldık. Bugün de gelinlik damatlık bakmaya gideceğiz."

"Gidin oğlum banane."

Onur gözlerini devirerek ağzından 'of' diye bir ses çıkardı.

"Öyle değil işte. Beni biliyorsun anlamam böyle işlerden. Hem bana arkadaşlık edersin damatlık seçeriz beraber."

Sadi sevmezdi böyle şeyleri bu yüzden kibar bir şekilde reddetmeyi denedi.

"Beni karıştırma Onur. Gidin işte beraber ben ne alaka?"

Onur tabi ki vazgeçmeyecekti. Şengül'ün büyük ihtimal gelinlik seçimi uzun sürecekti o arada sıkılmamak için Sadi'yi yanında götürmeyi düşünüyordu.

"Hem belki kısmetin açılır. Turşunu kurucaz oğlum yakında."

Sadi, Onur'un vazgeçmeyeceğini anlamıştı. Sakalını hafif kaşıdı ve gözlerini kıstı.

"Tamam be tamam geliyorum. Ayrıca benim kısmetim seni hiç ilgilendirmez."

"İşte benim arkadaşım be!"

Onur elini kaldırdı gülerek Sadi de elini kaldırdığında, çak yaptılar birbirlerine. Sadi tebessüm etti. Arkadaşını mutlu görmek onu da mutlu ediyordu. Biten menengiç fincanını eline aldı, kalkarken.

"Dersim var benim, görüşürüz."

"Tamam kardeşim."

Sadi giderken Onur hatırlatmak için arkasından bağırdı.

"Unutma! Okul çıkışı gidiyoruz."

Sadi uzaktan Onur'a dönüp, 'Unutmam merak etme.' Diye bağırdı ve fincanı kantinciye vermek üzere, kantine girdi. Söylenmeyi de ihmal etmedi tabi.

"Harbiden değişik bu çocuk. Ne işim var la benim gelinlikçide! Neyse sıkılırsam çıkar giderim zaten."

Demişti ama, basit bir gelinlikçinin hayatını tamamen değiştireceğini hesaba katmamıştı.

×

Songül çevirmeye kısa bir mola verdiğinde, başında ki şapkasını çıkardı.

"Mete siz devam edin, ben bir su içeceğim."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 12, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GiriftHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin