4

8.6K 488 241
                                    

bir önceki bölümü atlamayın lütfen

_______

pera'yı kreşten aldıktan sonra el ele eve yürümeye başladık.
"güzel kızım günün nasıl geçti"

pera'm heyecanla anlatmaya başladı sormamı bekliyormuşçasına.
"bugün hepimiz hikayelerimizi anlattık babacım. alya köpeği ile tanışma hikayesini anlattı. yazın tatilden dönerken gece yolda görmüş babası. hemen arabaya almışlar bir de ne görsünler. yaralıymış köpekcik. hemencecik veterinere götürmüşler sonra da sahibini bulamayınca alya sahiplenmiş. köpeğinin adı leo ve fotoğrafını getirmiş okula. babacım görmen lazım çoooookkkk tatlıydı. biz de köpek alabilir miyiiiz"

sonunun bir köpek alma isteğine bağlanacağını daha en başından anladığım hikayeyi sabırla dinledim.
"güzel kızım, biliyorsun ben tüm gün spor salonundayım ve sen de tüm gün kreştesin. eğer bir köpek alırsak tek başına canı sıkılmaz mı bütün gün?"

alt dudağını sarkıtarak başını salladı miniğim,
"sıkılır. keşke kreşe götürebilsem o zaman alırdık di mi babacım"

yeni bir heves kapısını aralayıp sorduğunda saçlarını okşadım,
"meleğim, sınıfınızda köpekten korkan ya da tüylerine alerjisi olan birisi olabilir. hem böyle birisi olmasa bile, onunla ilgilenirken derslerini takip edemezsin."

ümitsizlikle başını eğip yürümeye devam etti pera. üzüldüğünün bilinciyle sıkıca tuttuğum elini eğilip öptüm. ben de bir evcil hayvanımızın olmasını çok isterdim hem pera'nın sorumluluk bilincini yükseltmek hem de kendini yalnız hissetmemesi için. fakat kızımın mutluluğu için vakit ayıramayacağım bir canlının mutsuz olmasına göz yumamazdım.

eve girdiğimizde pera ellerini yıkamak için banyoya girdiğinde peşinden ilerledim.
"pera'm, bu akşam seni yasemin babaannene bırakacağım. ben bir arkadaşımla buluşacağım ve bu bizim birlikte ilk görüşmemiz olacak. bu yüzden oldukça uzun sürebilir. yanına gelemeyebilirim."

pera'nın göz hizasına eğilmiş, gözlerine bakarak kurmuştum cümlelerimi. o da anlamaya çalıştığını belli edercesine bir dikkatle dinleyip "karnın ağrıyor mu babacım" dediğinde ne demek istediğini anlamadığım için kaşlarımı kaldırdım.

"ben bugün seninle ve ilkay amcamla olan tatilimizi anlatırken karnım ağrımıştı, öğretmenim de bunun heyecandan olduğunu söylemişti. sen de ilk kez dışarı çıkacaksın ya arkadaşınla. heyecanlandın mı? karnın ağrıyor mu"

gülümseyerek yanaklarından sulu sulu öptüm, bundan nefret etmesine rağmen.
"çikolatalı kurabiyem büyümüş de babasının hislerine ortak olurmuş. yerim senin bal yanaklarını, fındık burnunu."

çattığı kaşlarıyla yüzüme bakarken yanaklarını elinin tersiyle sildiğinde burnunu iki parmağımla tutup hafifçe sıktım.
"babasının güzeller güzeli prensesi... iyi ki varsın meleğim"

sevgi gösterime kayıtsız kalamayan kızım kollarını boynuma sarıp sarıldı sıkıca.
"canımıniçi babacıım~"


banyodan çıktığımızda önce pera'yı giydirip çantasını hazırladım. ardından pera ile birlikte ne giyeceğime karar verdik. antrasit renk gömleğin altına giydiğim siyah pantolon ile tamam olduğuma karar verdiğimde pera kenardaki küpelerimden, siyah halka olanı uzatınca kulağımdakini çıkarıp uzattığı küpeyi taktım. koluma siyah cartier marka saatimi takıp dolaptaki kabanımı alarak hazırlığımı tamamladım.

 koluma siyah cartier marka saatimi takıp dolaptaki kabanımı alarak hazırlığımı tamamladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
kız babası (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin