#1

364 18 10
                                    

Sabah kulaklarımı sağır edecek şekilde çalan alarmım yüzünden mükemmel bir rüyanın ortasından uyanıp sinirle alarmı kapattım. Hala uykum vardı ancak kalkmazsam Merve tarafından dayak yiyecektim. Yatağımda doğrulup yorganı üstümden çektim. Bir süre duvara bakıp esnedikten sonra yerdeki terliklerimi giyip banyoya yüzümü yıkamak için girdim. Tam çıkacakken telefonun çalmasıyla irkildim. Arayan kişi kayıtlı değildi. Kim olduğunu öğrenmek için telefonu açtım. Karşıdaki kişi konuşmaya başladı.

"Selam ben 3 pizza sipariş edebilir miyim?"

kendimi gülmeden tutabilsem de ağzımdan hafif bir kıkırdama kaçmıştı. Anlaşılan internetten aldığı bir numarayı yanlış girmişti.

"Beyfendi, burası pizzacı değil. Bir dahakine yanlış numarayı tuşlamadığınızdan emin olun"

dedim ve tekrar kıkırdamaktan alıkoyamadım. Ben gülmeye başlayınca karşıdaki adam da gülmeye başlamıştı.
Gülüşünü görmesem bile güzel olduğunu tahmin edebiliyorum çünkü sesi çok tatlı geliyordu.

"Özür dilerim HANIMEFENDİ, bir dahakine dikkat ederim"

dedi hala gülmeli bir sesle. Hanımefendi kelimesini neden bastırarak söylediğini anlamasam da yüzümde bir tebessümle kapattım telefonu. Sabah sabah böyle şeyler anca benim başıma gelirdi zaten. Ama pek de pişman değildim. En azından bir kere olsun problemlerimi unutup bir insanın sesinde huzur bulmuştum. Evet,sesi huzur vericiydi.
Hayat beni seviyor muydu bilmiyorum ama benim tahminim daha çok sevmiyor yönündeydi çünkü bu adamı her ne kadar karşıma çıkarsa da benden bir şekilde geri alacağını biliyordum.

Birden aklıma gelen şeyle tekrar kıkırdamaya başladım. 3 pizza mı? O kadar pizzayı ne yapacaktı ki..

Düşüncelerimden sıyrılmaya çalıştım. Acelem vardı çünkü yarın uzun zamandır göremediğim abim dönüyor, biz de bu yüzden Merveyle parti veriyorduk. Bu partide abimin ve benim arkadaşlarım da yer alacaktı. Benim çok fazla ortamım olmasa da bütün İzmir neredeyse abimi tanıyordu. Bu kadar kalabalık olacağı için oflasamda bir yandan eğlenceli olacağını düşünüyordum. Abimin arkadaşlarının çoğunu tanımasamda Abimin saçma insanlarla arkadaşlık etmeyeceğini tahmin edebiliyorum ve bu yüzden içim rahattı.

Dolabımdan üstüme gri bir eşofman ve

kısakollu bol bir tişört giydim. Altına converse ve çanta olarak postacı çantasını tercih etmiştim. Rahat giyinmeyi seviyordum. Ki önemli günler olmadıkça elbise ve ya etek giymezdim çoğunlukla. Bunun fiziğimle bir alakası yoktu. Nereden baksan taş gibi karıydım ama vücudumu insanlara sergilemeyi pek sevmiyordum. Az önce dediğim gibi sadece özel günlerde -yarın gibi- giyiyordum. Yarın için Derinle alışveriş yapmaya gidecektik. Birçok şey alınacağından geç kalmamak için erken çıkmaya karar vermiştik. Son olarak saçımı mandal tokalarla basit bir topuz yaparak evden çıktım. Merveyle Avm'nin önünde buluşacaktık.

Girmeden önce Avm'nin dışına bir göz attım. Karşıdan bana doğru adımlayan Merveyi görünce ona yaklaştım ve sıkıca sarıldım.

"Hoşgeldin yengee. Böyle bir partinin aklına gelmesi iyi oldu aslında,hem biraz kafa dağıtırız"

Evet yenge diyordum çünkü abimin sevgilisiydi. Yaklaşık 4 senedir çıkıyorlardı ve ilişkilerinde bir kere bile ciddi ve ya büyük bir kavga olmamıştı. Umarım böyle devam ederdi çünkü ben Merveyi çoğu zaman ablam olarak görürdüm. Aslında bunun sebebi farklıydı.

İstanbul Beyfendisi | MentorxYnHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin