Birisinin ismi mi söylemesiyle arkamı döndüm
Aether: Tanışıyor muyuz
Nefes nefese
"Hayır tanışmıyoruz , ben Lumine nin arkadaşı Xiao"
Aether : Anladığım kadarıyla Adımı zaten biliyorsun, benden bişey mi istiyicektin?
Xiao:Lumine sana dedi ki " akşam hu Tao larda kalicam beni merak etme".
Aether: ...
Aether: Neden aramamış?
Xiao:Telefonuna ulaşamıyormus bende bı sokak ötede oturuyorum seni gelip kontrol etmemi ve bunu söylememi istedi
Aether: Anladım , seni buraya kadar yordugum için üzgünüm
Xiao: Hayır hayır , iyi olmana sevindim.
Evi göstererek
Aether : İceri gelmez misin nefes nefese kalmışsın?
Xiao: Yok ben rahatsızlık vermiyim
Aether: Olur mu öyle şey saçmalama, hem daha önce lumine nin arkadaşlarıyla tanışmamıştım biraz sohbet ederiz olur mu?
Xiao: Tamam o zaman
Çantamdan anahtarımı çıkardım ve yavaşça kapıyı açtım. İçeri geçip hemen etrafı kontrol ettim huhh temizdi
Aether: Aç mısın bir şeyler hazırlıyım mı?
Xiao: Yok hayır sağol aç değilim
Der ve karnı guruldar
Xiao baya utanır
Aether gülerek "Bekle Geliyorum birazdan"
Aether mutfağa doğru gittikten sonra xiao yanında duran yastığı alır ve ağzını kapatarak bağırır
Xiao: Allah belanı vermesin xiao rezil oldun şimdi ne bok yicen offf off
Xiao kendi kendine konuşurken Aether iki tabakla içeri gelir
Xiao: Gerçekten kusura bakma yeni yemiştim oysaki
Aether: Ya saçmalama bunun kusuru mu olur.
Xiao , Aetherın getirdiği pesto soslu makarnanın tadına bakar ve gözlerini kocaman açarak
Xiao: Bunun tadı niye bu kadar güzel
Aether: Beğenmene sevindim , italyan mutfağına ait bir tarif bende çok severim
Bir yandan yemeklerini yerler bir yandan da konuşurlar
Sohbetlerini Xiao nun telefonundan gelen arama sesiyle kesilir
Xiao: Alo?
Venti: Nerdesin xiao gelmiyormusun??
Aether a bakarak
Xiao: İşim var gelemem
Venti:Ne işi saçmalama seni bekliyoruz çabuk ol
Xiao: Venti isim var ded- dııtt dıııtt
Xiao suratına kapatılan telefonla kaslarını çattı ve derin nefes aldı
Aether:Benim yüzümden arkadaşlarınla olan planını bozma
Xiao: Üzgünüm Aether ben artık gideyim
Birlikte kapıya doğru yürüdük
Aether: çok eğlendim bidaha beklerim
Xiao: Bende , bidakine arkadaşlarla geliriz. Görüşürüz
Aether: görüşürüz
Xiao evden çıkınca kapıyı kapattım
Bidahakine arkadaşlarıyla mı gelicek ?
Ben yalnız oluruz diye düşünmüştüm,çok mı sıkıldı acaba?
...
Akşam 4.38
Telefonuma gelen aramayla uyandım
Yabancı numaraydı
_Aether Bey le mi görüşüyorum_
Aether: Evet bir sorun mu vardı
_Evet var_
Aether: Anlamadım
_kaedesini gelip burdan alır mısın kendisi içip içip çıldırdı da artık dayanamıyoruz_
Derin bir nefes vererek
Aether:Konum atın
Çağırdığım taxi ye binip telefonuma atılan konuma doğru gittik
Aether: Abi iki dakika beklesen hemen birini alıp gelicem
Taxici: Tamamdir aslanım beklerim ben sen işini hallet
Hızlı bir şekilde iki katlı olan hoş bir villaya doğru ilerledim
(Kapıyı çalar)
_kim o
Aether:Lumine nin kardeşi
Kapı hızla açıldı
_Hoş geldin Aether
Aether: hoş buldum , Lumine nerde?
_Disarida bahçede çıldırıyor _
Hızlı adımlar işaret ettiği bahçeye doğru ilerledim
Herkesin bakışlarını üstümde hissedebiliyorum
Aether: Lumine?
Lumine: ASK Mİ LAZIM DERT Mİ LAZİM
Aether: LUMİNE!!
Lumine: SÖYLE SEVDİĞİM BİZE NE LAZIM
ÇOK sinirlenmiştim yerde gördüğüm voleybol topunu alıp lumine nin kafasına attım
Lumine: Ahhğğhh hangi orospi attı onu
Aether: Ben attım sorun mu var
Lumine: senin burda ne işin var
Aether: kaç yaşına geldin hala arkanı ben topluyorum
Der ve lumineyi kucağına alır ve omzuna atar
Aether : Verdigimiz rahatsızlık için özür dileriz
Kapıdan çıkmadan önce yandaki koltukta xiao nun oturduğunu gördüm.
Ona doğru gülümsedim ?
Bana çok ciddi bir şekilde bakıyor
( Xiao Tıh diyerek kafasını başka tarafa doğru çevirir)
Yanlış bir seymi yapmıştım
Adının Hu Tao olduğunu öğrendiğim kişi bana kapıya kadar eşlik etmişti .
Hu Tao: Telefonda apar topar çağırdım senide kusura bakma
Aether: hayır hayır hiç sorun değil asıl ben Lumine nin başınıza açtığı dertler için özür dilerim
Hu Tao : Dert etme
...
Omzumda uyuya kalan lumineyi dikkatli bir şekilde taxiye bindiririm
