Uzun Bir Aradan Sonra...

4 1 0
                                    

Uzun zamandır böylesine uzun bir uyku çekmemiştim. Ayrıcada çok rahattım. Sadece başımda tuttuğum kolum çok rahatsız ediyordu. Kolumu hareket ettirdiğimde kolumun hareket etmediğini fark ettim. Tam o sırada korkuyla gözlerimi açtım. Beni izleyen Araz sırıtıyordu. Ve başımdaki kol benim değil Araz'ındı. Şokla gözlerimi açtım biz birlikte mi uyumuştuk? Bu Araz'ın daha fazla sırıtmasına hatta kahkahasına neden olmuştu.

"Korkma gece boyunca yanında uyumadım. Anneannen çağırdı gece boyu konuştuk. Ve saat daha çok erken. Ben hiç uyumadım azcık sesini çıkarmazsan uyuyacağım." Diyerek eliyle kafamı tutup yastıkla birleştirdi. Ben sanki hacıyatmaz gibi tekrar kalktım.

"Ee ben gideyim o zaman odama sen rahat rahat uyu." Dedim tam yataktan kalkacakken eliyle yine başımı tutup yatağa yatırdı.

"Biraz daha konuşursan çok kötü şeyler olur. Sus ve sadece yat. Benimde uykuya ihtiyacım var. Sen konuşunca-" derken sustu. Başım ona dönük değildi. Dönerek ona döndüm.

"Uyuyacak mısın?" Dedim masumca.

"Eveet" dedi 'e'leri uzatarak.

"Ama benim uykum yook."

"Şuan çocukluğuna çok benziyorsun." Dedi gülümseyerek.

"Bana çocukluğumdan bahsetsene. Söz varacağımız yere varınca en çok seni uyutucam. Ellemeyecemde gıcıklıkta yapmayacam." Dedim çocuk gibi.

"Luna?"

"Efendim?"

"Sen bana hep gıcıklık yap olur mu? " dedi uykulu sesiyle.

"Anlatıcak mısın?"

"O zaman varacağımız yerde seninle uyuyacağım." Desi sırıtarak.

"Fırsatçı!" Dedim tam kalkıcakken.

"Bak şuanda da birlikte yatıyoruz sana birşey yapıyor muyum? Ben sana zarar verecek son insanım Luna." Dedi ve burukça gülümsedi.

"İyi tamam iyisin bağışladım seni." Dediğimde güldü. Sonra derin bir iç çekti.

"Sen hep bu sarayın salonlarında koşar bir yere takılıp düşerdin. O zamanlar çok tatlıydın."

"Ne demek tatlıydın şuanda değil miyim be adam!"

"Susucak mısın?" Dedikten sonra ağzımı açmadım. "Bir gün seninle yine oyun oynarken sen hiç birşey yokken saçımı çektin. Bana 'annamden öyrendim. Dünya da anaokulunda biybiyini seven insanlar saylarını cekeylermiş.'" Dedi asla beni taklit edemiyordu. Tam birşey diyecekken beni susturdu. "Sonra tekrar bana yaklaşıp burnumu ısırdın. Bende çocugum sana hiç birşey demiyorum." Dedi gülerek bende gülüyordum. "Tam sen yine koşucakken ben seni saçından tutup sertçe çektim. Sen ağlamaya başladın."

"E tabii eşşek gibi çekersen ağlarım." Diye çemkirdim.

"Eh be anlatmıyorum sana." Diyerek yataktan çıktı.

"Anlatma be sana mı kaldım. Üstünü çıkar." Bir anda gözleri şaşkınlığın verdiği tepkiyle açıldı.

"Ne?!"

"Üstünü çıkar! Nesini anlamadın be adam."

Bir kez daha "Ne?!"

"Yahu yarana bakıcağım." güldüm. Araz ise hala algılayamamıştı. Bense kahkahalarla gülüyordum. Tam o sırada dibime kadar girmiş paspal surat. "Dibimde ne arıyorsun be!" Deyince daha fazla dibime girmeye başladı. Ben geri geri gidiyordum. Ayaklarım kapıya çarptı tam başımda çarpacaktı ki eliyle engelledi.

"Küçükkende böyle gülerdin. Ama hoşuna gidiyor dimi. Bunca sene sonra gelmişim Araz'ın aklını almadan gitmeyeyim diyorsun değil mi?"

"Yok canım ne münasebet ben gitmeyeceğim ki." Sanki mümkünmüş gibi daha fazla dibime girdi.

"Çok mu güzelsin?"

"Bilmem öyle miyim?" Şuan sebepsiz yere çok fena etkileniyordum.

"Öylesin." Derken bir anda tişörtünü çıkarttı.

HAOUY MAHŞALLAHH

Ben salyalarım akacak bir şekilde beklerken Araz. "Hadi sırtıma bakmayacak mısın?" Dedi sırıtarak ve bir anda önümde çekilerek yatağa attı kendini.

Pislik
Gerizekalı
Mal
Salak
Gerzek
Maymun
Gergedan
Şerefsiz
Manyak
Araz

Ellerimi Araz'ın sırtına yapıştırdım. 'Şaap!' Diye ses geldi. Araz ise gülüyordu. Ellerimi yarasına bastırdım birden inlemeye başladı.

"Belanı versinler emi Araz! Ayak serçe parmağını sehpaya vur emi Araz."

"Kavgada söylenmez." Dedi gülerek. İşim bittikten sonra "ben çıkıyom işim bitti." Tam elimi sırtından çekecektim ki elimden tutarak beni yatağa yatırdı. "Ben daha uyuyamadım ve daha iki saatimiz var yemeğe." Dedi nefesini boğazımda hissetmemle irkildim. "Uyuyacağım sadece." Dedi. Dudakları boynuma değiyordu ve sırıttığını algılayabiliyordum.

DUDAKLARI BOYNUMA DEĞİYORDU.

"Kalbin çok hızlı atıyor Luna. Neden?" Vallaha bittim ben. Ayılardan kurtulmak için ölmüş taklidi hadi Luna ölürsün.

"Belki de senden korkuyorumdur?" Araz neden olduğunu bilmediğim bir şekilde kendini geri çekti. Ondan korkmamdan korkuyordu.

"Seni rahatsız ettim değil mi? Seni dinlemeliydim. Yanlış yaptım." Yemin ederim ben salağın önde gideniyim ya.

"Hayır Araz beni korkutmuyorsun." Birden yine yumuşadı ve anlam veremediğim sırıtışı eklendi yüzüne.

"O zaman neden kalbin hızlı atıyordu?."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 15 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SEÇİLMİŞ Kişiler/ Elementler OkuluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin