/üç/

201 30 52
                                    

Yoonginin ağzından;

Elimdeki telefonu kapatmış sıranın altına koymuştum. Hala matematik dersindeydik ve ben taehyungun gelmesini bekliyordum.
Herkes birbiriyle konuşup dedikodu yaparken Mark yanımda horlayarak uyuyordu. O kadar komik gelmişti ki horlaması gülmeden edememiştim.
Biraz sesli gülmüş olmalıyım ki Mark yerinden sıçrayarak uyanmıştı. Cidden yerinden öyle bir sıçramıştı ki dizini sıraya vurmuştu. Ben elimi ağzıma kapatarak tekrar gülmüş sızlanmaya devam eden Marka bakmıştım.

"Ne gülüyosun amınakoyim senin yüzünden dizim parçalandı."

"Hayvan gibi horluyosun diğer sınıflar duydu sesini"

Tekrar gülmüş ama bana sinirle bakan Mark yüzünden susmak zorunda kalmıştım.
Zorda olsa sonunda susmuş tekrar kafasını sıraya koyan Marka bakmıştım.
Ama bu sefer uyumamış açık gözüyle sırada yatarken etrafı izlemeye başlamıştı. Bende bakışlarımı Marktan çekerek etrafta bakışlarımı gezdirmiştim. Bakışlarım yeni matematik hocasında durmuş bir süre onu izlemiştim.
Keskin çene hatları ve dolgun dudakları ile gerçekten yakışıklı bir yüzü vardı.
Ben onu izlerken o da önündeki büyük deftere bir şeyler yazıyordu. Bu sırada telefonun ekranı yanmıştı. Sanırım mesaj gelmişti. Öğretmen deftere bir şeyler daha yazmış ardından elindeki tükenmez kalemi bırakarak kafasını kaldırmıştı. Sınıfa kısaca bir bakmış ardından bakışları beni bulmuştu.
Aniden bana bakması beni telaşlandırmıştı. Öyleki şuan hocadan başka her yere bakıyordum.

Oh! Bizim sınıfın duvarları ne kadar da güzelmiş.

Bakışlarımı zorda olsa duvardan çekip hocaya çevirmiş bana baktığını görmüştüm. Yanaklarım kızarmaya yer arar gibi saniyesinde kızarmışlardı. Yanaklarım yanıyordu. Yanaklarım kızarınca hoca bunu tabi ki görmüş gülerek telefonunu almıştı. Derin bir nefes alarak ellerimi yanaklarıma koymuş ardından Markın konuşmasıyla ona bakmıştım.

"Noldu lan domates olmuşsun"

"Ha? Şey- hava sıcak ya hani, ondan şey olmuştur"

"Ne alaka Şubat ayındayız?"

"Öyle miydi ya?"

Mark ağzını açmış bir şeyler söylecekti ki kapının tıklanmasıyla herkes kapıya bakmıştı. Hocanın gel demesiyle birlikte kapı açılmış içeriye taehyung girmişti.
Ben sevinçle taehyungu gördüğüm için gülümserken taehyung hocaya eğilerek selam vermiş geç kaldığı için özür dileyerek yanıma doğru gelmişti.
Yanımdan geçerken bana göz kırpmış ellerimizi yumruk yaparak birbirine vurmuştuk.

Ardından taehyung yerine geçmiş tek oturduğu sırada iyicene yayılmıştı. Ben taehyunga bakmayı kesmiş bize bakan hocayı görmüştüm. Açıkçası böyle gözlerini dikerek bakması o kadar korkunçtu ki çişim gelmişti.
Telaşlanınca hep çişim gelirdi.
Hep değildi aslında ama gelirdi işte.

Bakışlarımı hocadan çekmiş sıranın altında duran telefonu almıştım elime.
Gruba girmiş mesaj atmıştım herkese.

Ne demek biz tavuk değiliz?

Siz
Amk hoca öyle bı bakiyorki çişim geldi

Taehyung
Ne alaka lan

Changbin
Altina sic

Seungmin
Cok zekice
Bisi olmaz sal gitsin

Siz
Bence ayağa kalkıp eteği kaldırarak isemeliyim
Etekte batmaz

Long Hair \yoonmin\Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin