2017 Haziran
Sabah saatleriydi miray uyanır uyanmaz dışarı çıktı evet bu onun görevi gibi bişeydi. Dışarı çıktığında Belini yusufla kavga ederken gördü uzun bi ilişkileri vardı ama sık sık kavga etmezlerdi miray aralarına girmek istemedi binanın merdivenlerine oturdu yanına da yağız geldi fakat fark etmemişti yağız "kavga mı ediyorlar?" Dedi miray onu yeni fark etmişti "evet kavga ediyolar ama barışlar" dedi ve kıkırdadı yağız da gülmüştü oturmaya devam ettiler konuşmuyorlardı belki de kalpleri konuşuyordu 'aklındaki herşeyi kalbine göndersen ruhuna ne kalır?' Mirayın aklından Onur Zorlu'nun bu sözü geçti. Tam düşüncelere dalmışken yusuf ağlayarak yanlarından geçti hızla eve girip kapıyı çarptı belinde ağlayarak arka tarafa gidiyordu yağız ve miray kısa bir bakışıtıktan sonra yusuf gilin evinin kapısını çaldılar yusufun ablası kapıyı açtı yağız dizlerinin üstüne çöküp "Allahın izni peygamberin kavmi ile oğlunuz yusufu istiyoruz" miray gülmekten kendini yerlere attı yusufun ablası da güldü arkadan yusufun silueti belirdi oda gülüyordu elimle ona gel gel işareti yaptım hızlıca ayakkabılarını bağladı dışarı çıktık belinin geçtiği tarafa doğru koştuk ağlıyordu yusuf yanına gitti ve sakince birşeyler anlatmaya başladı yağız ve miray uzaktan onları izliyordu biraz sonra sarıldılar miray başını yana yaslayarak "of çok tatlılar ya" dedi yağız da Miraya bakarak "evet" dedi sesi etkilenmiş gibiydi miray bir süre onu izledi yağızın ilerde hayatını mahveden adam olduğunu bilmeden izledi ona sadece güzel şeyler yaşatacağını düşünüp izledi izlemesini yusuf ve belinin gelmesi bozdu yusuf "beyaz parka gidelim" dedi hepsi hak verdi ve beyaz parka gittiler boş bir bank bulup oturdular o sırada küçük bir çocuk geldi ve yanlarına oturdu hepsi kıkırdadı çocuk çok tatlıydı onlar gülerken yaşlı bi kadın geldi çocuğun elini tutup "sen çokmu sevdi bu abileri ablaları" diye sordu çocuk tatlıca başını salladı gülümsemeler daha da arttı sonra kadın yusufu göstererek "bu abide kızıl dereliye benziyo değilmi" diye sordu herkes daha da güldü miray yusufa baktı saçları uzundu ama ona yakışıyordu kadın ve çocuk gittiler yağız ve belin parktan çıkana kadar yusufla dalga geçtiler birkaç gün sonra yusuf saçlarını kestirmişti..Günümüz
Miray gözlerini açtı herşeyi hatırlamıştı hafifçe gülümsedi ve binaya girdi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR YAZ GECESİ
RomanceMiray'ın Belin'le yaşadığı o mutlu anlar Beyaz parktaki o ortamdan kimsenin birbirinin yüzüne bakmadığı ortama Yağız'ın haklılıkları Sima'nın bağrışları Mete'nin aşkı Hilal'in yaşadıkları Saliha'nın umutları İlker'in karmaşıkları Arada kalan...