1.bölüm

987 74 32
                                    

(Suga)

Seul'de basketbolcu olmak ne kadar zor olsa da ben bunu seçmiştim. Bana göre rakiplerim ne kadar güçlüyse oyun bı o kadar eğlenceli ve komik oluyordu. Gerçi antrenörüm bundan pek hoşnut değil. Fazla yakışıklı olması onu dinlemek zorunda olduğumu göstermez bence.

Yine her günkü gibi dersler bitince soyunma odasında üzerimi değiştirip spor salonuna yürüyordum ki ponpon kızlardan Kim Ara yanıma geldi ve "Nasılsın Yoongi" dedi "iyi" dedim soğuk bi ses tonuyla çünkü eğer ona sıcak davranırsam peşimden ayrılmayacağını biliyordum. Eğer kızlarla ilgilenseydim onunla çoktan çıkıyor olurduk.
"Antrenmanım var gidiyorum." dedim ve adımlarımı hızlandırarak ondan uzaklaştım. Spor salonuna girdim , swetimi çıkarıp tribüne su şişemle birlikte bıraktım. Jimin düdüğü çaldı ve orta sahaya toplandık. Isınma hareketlerini yaptıktan sonra takımlara ayrılıp maça başladık . Karşı takımdan kat ve kat iyi olmamıza rağmen onlarda bir şekilde oynuyolardı ve bu beni güldürüyordu çünkü karşı takımda en kötü oynayanlar yani Choi Chi-yeol ,
Yun Tae-o , Han Tae-woon vardı ama Lee Sun-jae tüm takımı toparlamaya yetiyordu. Her sayı attıklarında bu beni biraz daha güldürürken benim gülmem Jimin'i çıldırtıyordu. Antrenörümüz olmasına rağmen yaşlarımız yakın olduğundan ona ismiyle sesleniyorum. Jimin'in düdüğü ile maç bitti ve ben de koşup tribünlere oturdum. Beklenmedik bir şekilde Jimin de gelip yanıma oturduğunda konuşmaya başladı "Eğer bir daha karşı takımın başarısına gülersen seni kaptanlıktan çıkarmaktan çekinmem haberin olsun. bundan sonra ciddi oyna Yoongi.Bu bir oyun olabilir ama liseler arası final maçında kaybetme lüksümüz yok bu yüzden kendini topla ve ciddi oyna." dedi ve kalkıp gitti. Çokta umrumdaydı sanki. Beni kaptanlıktan çıkarmaz çünkü oyunu yönetmekte en iyi olan oyuncunun ben olduğumu biliyorum. Kendini beğenmiş bir insan değilimdir normalde ama bunun böyle olduğunu ben de biliyorum.Jimin kalkıp gittikten sonra Namjoon, Hoseok ve Seokjin (en iyi arkadaşlarım) soluğu yanımda almışlardı . He zamanki gibi Jin merakına hakim olamayıp konuşmaya başladı " Ne konuştunuz yüzü baya ciddi gibiydi bir şey mi oldu?" Ben de ona cevaben " Hayır ya önemli bir şey değil her zamanki konuşmalar işte boşver" diyerek onu geçiştirdim. Çok acıktığımız için üzerimizi değiştirip hemen burger king'e gittik. Saat baya geç olmuştu.
Jin " İsterseniz eve bırakıyım sizi " dedi hepimiz onaylayınca Jin'in otoparktaki arabasına bindik ve evlere dağıldık . Eve girdiğimde annem televizyon izliyordu ona selam verip üst kata çıktım. Genelde böyle yorucu günlerden sonra kendimi hep duşta bulurdum. Yine öyle oldu. Duş alıp giyindim ve odama gittim. Son senem olduğu için sınavlara çalışmam gerekiyor bu yüzde çalışma masama oturdum ve matematikle başladım. Matematik,kimya,tarih derken 3 saatimin çalışmayla geçtiğini fark ettim. Yatağıma uzanıp biraz kitap okuduktan sonra uyumaya karar verdim.



AÇIKLAMA:

Başlangıç biraz kısa oldu ama sanırım diğer bölümler de böyle olucak elimden geldiğince uzatmaya çalışıyorum.Yazım yanlışlarım varsa özür dilerim türkçem pek iyi değil.Baya saçma oldu lütfen linçlemeyin. Beğenmediğiniz bir yer varsa düzeltebilirim söylemeniz yeterli.İlk bölümlerden yoonmin den bahsetmedim büyük ihtimalle 4. bölümde ya da Jimin'in ağzından yaptığım bı bölümde yoonmin kısmı başlayacak.İyi okumalar dilerim:)💗

Ilunga Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin