seoul içi aktif' minsung

kusursuz biri

whatsapp

minho-jisung

jisung:
minho.
j ben.
burdan yazmamı söylemiştin.

minho:
j kimdi

jisung:
hani tavsiye karşılığı
göt fotoğrafı aldığın şu ruhsuz çocuk.

minho:
bir hafta oldu amk
nerdesin

jisung:
yazmaya değer bir şey olmamıştı.
ve seni hiç boşu boşuna
meşgul etmek istemedim.
beni dinleyene kadar

yüz kişiyi sikersin çünkü.

minho:
ince bi dalga geçiş seziyorum ama
bi şey demicem

e yazdığına göre
önemli bir şey oldu mu

jisung:
oldu aslında.
ben senin dediğin gibi
hedef kitleme dikkat kesildim.
okulda karşıma çıkan her çocuğa
uzun uzun baktım.
ve sonunda birini beğenebildim.
dört gün sürdü.

minho:
gün içinde bi 20 kişinin yüzünü gördün desek
sen dört günde
merdeyse 100 kişi gördün
bir tanesininden bile mi
etkilenmedin aq
standartlar nerde senin
götünü ellememiş adamsın
noluyo????

jisung:
çok haklısın.
kesinlikle haklısın.
standartlarım çok yüksek.
ama
sen nasıl götlerle bu kadar ilgileniyorsan,
ben de yüzlere karşı öyleyim.
kusursuz olmadıkça
dikkatimi çekmiyor hiçbir surat.

minho:
bak tekrar ediyorum
götünü ellememiş adamsın

jisung:
hala haklısın.

minho:
kusursuz birini gördün mü o zaman

jisung:
gördüm.
gerçekten kusursuz birini gördüm.
daha önce nasıl görmediğimi sorguluyorum sabahtan beri.
inanılmazdı.
kelimelerle tarif edemem.

minho:
et

jisung:
tamam.
deneyeyim.

jisung yazıyor...

jisung çevrimiçi.

jisung yazıyor...

minho:
tamam etme

jisung:
cidden onu nasıl anlatacağımı bilmiyorum.
çok sessiz gözüküyordu.
yanında bir sürü kişi olmasına rağmen.
aynı benim gibi.

minho:
aslında senin şu
ezik karakterini nötrlemesi için
ben enerjik bi şey buluruz diye
düşünmüştüm

jisung:
onun benim gibi
ezik olduğunu hiç sanmıyorum.
canı bir şey sıkkın olduğu için
sessiz gözüküyor gibiydi.
kaşları çatılmıştı biraz.
ifadesi donuk olsa da gözleri parlıyordu hala.
teni gördüğüm en canlı beyaz tendi.
o hareket ederken boynunu izledim sapık gibi.
gözlerimi hiç ayırmadım.
kollarına baktım.
damarları şişmişti.
elleri yara olmuştu hep.