5. Bölüm

20 4 8
                                    

Park Jimin

Saat 10.27.

Gözlerimi açmakta zorlanıyorum.
Ne oluyor böyle bana.

Kafamın içinde onlarca ses yankılanıyordu. Sahi ne olmuştu bana bugün.?

Gözlerimi zar zor aralayıp saati tekrar kontrol ettim.

10.43.

Kendimle konuşmaya dakikalardır devam ediyordum.

Diğerleri çoktan uyanmış olmalıydı.
Aşağıdan bir takım kıkırdamalar duyuluyordu.

Ah,ne ??

Buradayım. HEEYYY.!

Üyelerin evinde, kendi odamda, yabancılık hissetmeden??

Tanrım bu sevinç yıllarca yaşadığım bir çok acıya değerdi.

Şu an burada uyandığım gerçeği cidden bambaşka bir duyguydu.

Tamam artık kalkmalı, üzerimi değiştirmeli ve aşağıya inmeliyim.

***

Pekala. Hadi.

Yavaş ve sessiz adımlarla merdivenlere doğru ilerliyordum.

Nefesim daha da hızlanıyordu attığım her bir adımda.

Aşağıya inince ne demeliyim ?

Özür dileyip hemen kahvaltı mı etmeliyim?

Yoongi'ye sarılmalı mıyım ?
Ne, hayır olmaz. Bence günaydın öpücüğü tam olur.

Yine kafamın içinde dönen o muhteşem konuşma yüzünden ayağım takılmış, düşmek üzereyken
kurt bakışlım tişörtümden kavrayıp beni kurtarmıştı.

Belimden kavrayıp beni kendine çekebilirdi ama hayır, tişörtümden tutmasıda romantikti tamam mı ?

"Günaydın çaylak"

Sikimsonik bir pozisyonda kendimize gelip üstümüzü başımızı silkmeden öylece durup birbirimize bakıyorduk.
Ki, bu görüntüyü delen Yoongilettamın derin, seksi,saksonik sesiydi.

Bir dakika. Çaylak mı dedi o ?

"Günaydın hyung. Ah üzgünüm biraz dalgındım da."

Diş etlerini göstererek güldü. Ay o bana mı gülüyor. Diş etlerini yaladığım.

"Sorun değil Jimin. Anlayabiliyorum."

Anlayışlı paşam.

Hafif teşekkür edercesine güldüğümde yeniden konuşmaya başladı. Ve bende ardından o söylediği şeyin şokuyla merdivenlerden yuvarlanmaya...

"Günaydın öpücüğü için geç olmadı mı ?"

Alaycı sesiyle kahkaha atarcasına sessizce gülerken benim gözlerim 180 derece açılmış içimden 'siktir' zikrediyordum.

Geriye doğru refleks olarak sendelediğimde Yoongiloşkom daha fazla tutamamış tişörtümün eteğini salıvermişti.

E haliyle bende kar topu gibi yuvarlanarak aşağıya inivermiştim.

Ben sevdim bu inme tarzını.

Daha hızlı bir iniş en azından..

Yine en başta Hoseok hyung olmak üzere Namjoon ve Jin hyung başıma toplanmıştı.

Diğer iki orospucocu nerdeler.

Düştüm burada herkes başıma toplanmalı tamam mı. Bu gidişle sikilecek bi götüm kalmayabilir çünkü.

we don't talk anymoreHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin