Kore'de dünyaca ünlü bir yönetmen varmış adı da Kim Jisoo. Jisoo güleryüzlü, sevecen ve samimi birisidir. Bir sürü reklam filmi çekerdi. İşinde çok da yetenekliydi ve işini severek yapıyodu. Bir gün şirkete Kim Jennie adında bir model geldi. Kim Jennie çok ünlü olmasa da biraz tanılıyordu. Jennie geldi ve şirkettekilerle tanışmaya başladı. Sırayla herkesle tanışıyordu, herkesle tanıştı fakat Jisoo ile daha tanışamamıştı çünkü Jisoo'nun işleri çok yoğundu. Akşam oldu ve Jisoo ofisinden çıktı, koridorda yürürken Jennie'yi gördü onu birkaç dergide vb. görmüştü ama hiç tanışmamıştı. Jisoo yeni modelin geliceğini biliyordu ama daha tanışmadığı için kimin geldiğini bilmiyordu. Jennie hemen gülümseyip konuşmaya başladı.
Kim Jennie; Merhaba! Ben Kim Jennie sen Jisoo olmalısın.
Diyerek elini uzattı Jisoo da gülümsedi ve Jennie'nin elini sıktı.
Kim Jisoo; Evet ben Kim Jisoo. Tanıştığımıza çok sevindim.
Dedi ve birbirlerine gülümseyerek yollarını ayırdılar. Jisoo, Jennie'yi çok sevmişti, onun çok samimi biri olduğunu anlamıştı ve onunla iyi geçinmeyi düşünüyordu. Aynı şekilde Jennie de onu çok sevmişti ve onunla iyi geçinmeyi umuyordu. Aslında Jennie, Jisoo'yu tanıyordu çünkü Jisoo heryerde tanılıyordu ve Jennie, Jisoo'nun büyük hayranıydı ama çok itici gözükmemek için bu hayranlığını pek belli etmeyi düşünmüyordu. Saat geç olmuştu ve herkes evlerine dağılmaya başladı. Kapıda Jisoo ve Jennie karşılaştı birbirlerine gülümsediler.
Jennie; Merhaba Bayan Jisoo. Nasılsınız?
Jisoo; İyiyim Jennie sen nasılsın?
Jennie; Bende iyiyim Bayan Jisoo.
Jisoo; Bana "bayan" diye hitap etmene gerek yok sizli bizli konuşmasak da olur. Yani samimi olursak hiç rahatsız olmam merak etmeyin.
Dedi ve gülümsedi. Jennie mutlu olmuştu ve sırıtmaya başladı.
Jennie; Peki o zaman Baya- a yani Jisoo. Bu arada nerede oturuyorsun?
Jisoo; Pek uzakta oturmuyorum. dedi ve evini tarif etti.
Jennie; Aa bende oraya çok yakın oturuyorum.
Jisoo; Aa öyle mi? Daha önce neden hiç karşılaşmadık?
Jennie; Daha yeni taşındım ondan karşılaşmamışızdır. Artık yürümeye başlayalım istersen. Zaten aynı yoldan gidiyoruz yolda konuşuruz.
Dedi ve yürümeye başladılar. Yaklaşık 10 dakika yürüdüler ve hiç konuşmadılar. Ortam çok sessiz olduğu için Jisoo konuşmaya başladı.
Jisoo; Ee seni bu şirkete gelmeye ikna eden şey nedir?
Jennie "sensin Jisoo.." dedi içinden bunu dışından söylemeye gücü yetmedi o yüzden şunları söyledi.
Jennie; Aslında pek tanınmıyorum biliyorsun biraz tanınmak istedim ve bu şirket çok güzel ben çok seviyorum o yüzden buraya gelmeyi istedim.
Dedi ve gülümsedi. Jisoo, Jennie'yi çok sevmişti onu bir arkadaşı olarak görüyordu. Bi 30 dakika yürüdükten sonra sonunda eve vardılar. İlk Jisoo eve girdi. Jennie'nin evi biraz daha ilerideydi bu yüzden yürümeye devam etti. Jennie çok mutluydu yolda sırıtarak ve zıplayarak yürümeye başladı. Sanırım Jisoo'dan hoşlanıyordu.. . . . Merhaba umarım hikayeyi beğenirsiniz. Devamı gelicek kaç bölüm sürer bilmiyorum ama kısa da olabilir. Başka hikayeler de gelicek. Şimdilik görüşürüzz 💓
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
