Çizgi romanlar

300 33 20
                                    

Çizgi roman koleksiyonumun olduğu rafa öylece bakıyordum. Çok dağınık görünüyordu. Bir köşede duran telefonumdan gürültülü bir müzik geldi. Gözümü rafımdan ayırdım ve telefonu açtım.

"Alo."

"Selam, nasılsın?"

"Her zamankinden daha az kötü."

Karşı taraftan bir kıkırdama duyuldu.
Gülümsedim.

"Daha az kötü olmana sevindim. Canım çok sıkılıyor, yanına gelsem?"

"Zaten sana ihtiyacım vardı, gel."

"Ne ihtiyacı-"

Karşı taraf sözünü bitirmeden telefonu kapattığım için kendimi birkaç saniyelik kötü hissettim ama pek takılmadım.

Telefonumu bir köşeye fırlatıp kendimi yatağa attım ve beklemeye başladım.

Bir süre sonra camıma taş atıldı, gülümsedim ama kalkmadım. Nasıl olsa ailemden birileri kapıyı açardı. Odamın kapısı açıldı.

"Kai arkadaşın geldi."

"Hm hm."

Babamın yanında Soobin belirdi, odama baktı ve babam gidince gülümseyerek yanıma yattı.

"Sanırım ne için bana ihtiyacın olduğunu anladım." Dedi.

Cevap vermedim sadece gülümsedim. Elimden tutup kaldırdı.

"Pekâlâ, hadi odanı toplayalım." Dedi ve beni odanın ortasına itti.

"Masanı topla ben çizgi romanlarını hallederim, daha sonra dolabını toplarız." Dedi ve rafıma doğru ilerledi.

Yine sadece gülümsedim ve gereksiz kağıtlar ve kitaplarla dolu masamı toplamaya başladım. Soobin'de çizgi romanlarımı düzenlemeye çalışıyordu.

"Ne ara bu kadar çizgi roman aldın?"

Buruşturduğum kağıtları bir yerde toplarken

"Hızlı okuyorum." Dedim.

Çizgi romanlarımdan birini bana gösterdi ve

"Bunu hiçbir yerde bulamadım, nereden aldın?"

Diye sordu.

Gülümsedim.

"Al oku." Dedim ve işime geri döndüm.

Omzuma vurdu ve
"Teşekkür ederim." Dedi ve odamı toplamaya devam ettik.

Yanlış anlamayın Soobin'i kullanmıyorum. O benim en yakınım, böyle bir şey yapmam. Sadece yardım etmeyi seviyor ve odamı toplamasına karşılık ona çizgi romanlarımı ödünç veriyorum. Bence gayet iyi anlaşma.

"Bitti bebeğim."

"Yardımın için teşekkür ederim."

Ona ödünç verdiğim çizgi romanı alıp yatağıma oturdu ve içini açıp bakmaya başladı.

"Nasıl bir şeydi?" Diye sordu.

"Keyifliydi, okurken zevk aldım."

Sırıttı.

"Seks sahnesi okuyorsun, tabiki zevk alırsın." Dedi.

Yanına oturdum.

"Bunu aradığına göre sende okurken zevk alacaksın."

Kolunu omzuma attı.

"Biliyor musun ilk tanıdığım Kai ile
şu anki Kai çok farklı insanlar."

Cevap vermedim çünkü ne diyeceğimi bilmiyordum, sadece ona bakıp gülümsedim, o da gülümsedi.

"Hiç masum değilsin." Dedi ve yanağımı öptü.

Çizgi romanı kapatıp kolunun altına koydu.

"Bir veya iki güne okuyup geri veririm." Dedi ve tekrar yanağımı öpüp kapıya yöneldi.

"Görüşürüz." Dedi.

Ona el salladım.
Ve kayboldu.

Soobin gidince kendimi büyük bir boşluğun içine düşmüş gibi hissettim. O olmasaydı sonsuza kadar boşlukta kalacaktım sanırım. Etrafıma bakındım, her yer derli topluydu.

Ayağa kalktım ve çizgi roman rafıma baktım, hepsi türlerine göre ayrılmış ve düzenli bir şekilde dizilmişti. Birini aldım ve yatarak okumaya başladım.

...⁠ᘛ⁠⁐̤⁠ᕐ⁠ᐷ

Bölümleri her gün 3 bölüm olacak şekilde atmaya karar verdim 🎀

୨୧ COMİCS, FAMİLY, BULLİES ⊰⁠⊹ Sookai ✧Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin