5༄ℋℴ𝓁𝒹 ℴ𝓃 𝓉𝒾ℊ𝒽𝓉

154 21 22
                                    

Rosé~

"Ah Rosie ah gözlerin hiçte öyle söylemiyor."

Hyunjin bunu gülerek söylemişti söylediği andada bütün gözler bana dönmüştü.

"Ne saçmalıyorsun gene?"

Yine güldü. Egoist.

"Nasıl yani Lisa için burda değil misin? Benim küçük kuzenim normalde bu binaya adımını dahi atmazdı."

Evet doğruydu. Bu topluluktan Lisa'yla yaşadığım olay sonrasında nefret etmeye başlamıştım. Babam ne kadar Hyunjin'in yanında çalışmamı istesede ben model olmak istediğimi söylemiştim. Aslında tam olarak istediğim söylenemezdi ama eğer orda çalışmak istemiyorsam bir kariyer uydurmalıydım. Hala modelim ve ara sıra defilelere çıkıyorum. Çoğu markadan teklif geliyor ve bence bu benim için büyük bir başarı. Ama ünlü sayıldığım için hayranlarım beni böyle bir topluluğun içinde görürse muhtemelen kariyerimin sonu olurdu. O yüzden olabildiğince buraya az uğruyordum ama Lisa'nın da orda olucağını Jennie söyleyince tabiki geldim. Hala sırılsıklam aşığım.

Nayeon elini yüzümde salladı.

"Hey düşüncelere mi daldın?"

"Pardon evet."

Nayeon güldü ve  kulağıma yaklaşarak
"O kadını hala seviyorsun değil mi?"

"Ne?"

"Lisa'yı diyorum."

Sesimi çıkarmadım.

"İstersen seni onla görüştürebilirim."

Ne demek istiyordu? Lisa'yla alakası dahi olmadığına emin olduğum kişilerdendi Nayeon.

"Nasıl yani?"

"Gel benimle odada anlatayım."

Nayeon ayağa kalkınca bana elini uzattı. Ayağa kalkıp giderken Hyunjin'in o alaycı gülümsemesini gördüm. Sikik herif.

Nayeon'un şarkı mırıldanmaları eşliğinde Alyeska topluluğunun satış bölümü konuşmalarının yapıldığı odaya götürdü beni.

Sırtımı masaya yaslayarak
"Dinliyorum."  dedim.

Nayeon ise hala şarkı mırıldanıyordu. Bir sandalye çekti ve arka kısmına düz bir şekilde oturdu. (Burayı anlatamadım, sandalyenin sırtını koyduğunuz kısma göğüs tarafı gelicek şekilde oturuyo yani.)

"Jeongyeon diye bir kadını tanıyor musun?"

Jeongyeon. Tabi ya.

Güldüm ve "Takıntılı olduğun şu motorlu polislerin başı mı?"

"Aynen öyle."  dedi Nayeon tavşan dişleriyle gülümseyerek.

"Bende diyorum ki hazır ikimizinde hayatının aşkı orda neden bizde oraya gitmiyoruz?"

"Saçmalama Nayeon oraya gidersek Hyun beni öldürür."

"Hah Hyun seni çok önemsemiyor canım onu dert etme."

Hyunjin'nin beni zaten zirre önemsemediğini biliyordum ama babam beni Hyunjin'e emanet ettiğini söylemişti yani oraya gidersem babam çıldırır sinirde Hyunjin'den çıkardı. Böyle bir şeyi göze alamazdı.

"Ondan değil zaten babam yüzüne."

Nayeon dudağınu büzerek "Babasının biricik prenses kızı düşmanına aşık ne kadar şaşırtıcı."

Dişlerimi sıktım. Yine beni kışkırtmaya çalışıyordu.

"Hadi ama Rosie şansımız varken kaçırmayalım bu fırsatı söz bütün her şeyi ben üsteleneceğim."

Bence denemekten zarar gelmezdi.

"Tamam yapalım bakalım."

Lisa~

Felixgil mekana girmişti. Felixgilin yaka kameralarından olan bitenleri gözetliyor ve dinliyorduk.

"Hey Lisa."

"Hm?"

"Rosé muydu şu senin köpeğin?"

Jungkook konuşunca duraksadım. Uzun süredir Rosé ile ilgili bir şey düşünmemiştim. Ama hatırladıkça gülümsememe engel olamıyordum. Uzun sarı saçları, incecik beli, deli eden kokusu, şarkı söylerkenki o sesi, zarif elleri, yumuşak ve beyaz teni ve o gülümsemesi... Tek kelimeyle kusursuz bir kadındı. Ama geçmişimiz pekte kusursuz sayılmazdı.

Kaşlarımı çatarak "Konuyla alakası ney şuan tam olarak Kook?"

"Rosé hani Hwang'ın kuzeni ya orda olabilir belki dicektim neden bu kadar tepki verdin?"

Jungkook bana şaşırmış bir ifadeyle baktığında kaşlarımı çattığımı fark ettim. Neden Rosé'nin adı geçtiği her yerde sinirleniyordum? Aramızda bir şey yoktu hatta o bana ihanet etmişti. Neden kendimi suçlu hissediyordum? Rosé sadece cinsellik için onla birlikte olduğumu düşünüyordu kavgada ağzından kaçırmıştı belkide öyleydi bilmiyorum. Onu gün içinde çok az görüyordum gördüğüm zamanlarda ise çoğu zaman sevişiyorduk. Bunu ben istiyordum ama oda boş durmuyordu ve fazlasını istiyordu. Ah Park Chaeyeong çok kafa karıştırıcısın.

𝐇𝐞𝐥𝐥𝐨 𝐲𝐚 𝐛𝐢𝐫 𝐭𝐮̈𝐫𝐥𝐮̈ 𝐨𝐥𝐚𝐲𝐥𝐚𝐫𝐚 𝐠𝐢𝐫𝐞𝐦𝐢𝐲𝐨𝐫𝐮𝐦... 𝐕𝐚𝐤𝐭𝐢𝐦 𝐤𝛊𝐬𝛊𝐭𝐥𝛊 𝐨𝐥𝐝𝐮𝐠̆𝐮 𝐢𝐜̧𝐢𝐧𝐝𝐞 𝐛𝐨̈𝐥𝐮̈𝐦𝐥𝐞𝐫 𝐤𝛊𝐬𝐚 𝐨𝐥𝐮𝐲𝐨𝐫 𝐤𝐮𝐬𝐮𝐫𝐚 𝐛𝐚𝐤𝐦𝐚𝐲𝛊𝐧 𝐬̧𝐢𝐦𝐝𝐢𝐝𝐞𝐧... 𝐃𝐢𝐠̆𝐞𝐫 𝐛𝐨̈𝐥𝐮̈𝐦 𝐢𝐧𝐬̧𝐚𝐥𝐥𝐚𝐡 𝐨𝐥𝐚𝐲𝐥𝐚𝐫𝐚 𝐠𝐢𝐫𝐦𝐞𝐲𝐞 𝐜̧𝐚𝐥𝛊𝐬̧𝛊𝐜𝐚𝐦 𝐛𝐮 𝐛𝐨̈𝐥𝐮̈𝐦𝐥𝐞𝐫 𝐝𝐚𝐡𝐚 𝐜̧𝐨𝐤 𝐤𝐚𝐫𝐚𝐤𝐭𝐞𝐫𝐥𝐞𝐫𝐢 𝐛𝐢𝐫𝐚𝐳 𝐨𝐥𝐬𝐮𝐧 𝐭𝐚𝐧𝛊𝐲𝛊𝐧 𝐯𝐞 𝐠𝐞𝐜̧𝐦𝐢𝐬̧𝐢 𝐨̈𝐠̆𝐫𝐞𝐧𝐢𝐧 𝐝𝐢𝐲𝐞𝐲𝐝𝐢. 𝐔𝐦𝐚𝐫𝛊𝐦 𝐛𝐞𝐠̆𝐞𝐧𝐢𝐫𝐬𝐢𝐧𝐢𝐳 𝐛𝐨̈𝐥𝐮̈𝐦𝐮̈ 𝐒𝐈̇𝐙𝐈̇ 𝐒𝐄𝐕𝐈̇𝐘𝐎𝐑𝐔𝐌𝐌 𝐎̈𝐏𝐓𝐔̈𝐌 ♥︎

𝐓𝐨 𝐡𝐞𝐚𝐯𝐲 𝐭𝐨 𝐭𝐡𝐢𝐧𝐤༄Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin