𝟑༄ℛℯ𝒶𝒹𝓎 𝓉ℴ 𝓂ℯℯ𝓉

177 29 13
                                    

Felix~

2. kata çıktığımda yaklaşık 15 güvenlikle karşılaştım.
6 tanesi altın renkli kapısı olan bir odanın önünde, diğer 9 tanesi ise koridorda dolaşıyolardı. Muhtemelen silahlılardı.

Arkadan bazı sesler duyuyordum.Kolumu birisi hızla tutunca irkildim. Ve geriye atarak tutuşundan kurtuldum. Jungkook hyung sağolsun.

"Napıyorsun lan sen?!"

Yere attığım adamı inceledim gri saçlı ve oldukça yapılı biriydi. Bu adamı fırlatmamın imkanı yoktu. Bilerek kendini geriye attığı çok barizdi.

"Agh bir omegaya göre bu ne güç böyle?"

Karşılaştığım adam güvenliğe benzemiyordu daha çok sanki baloya katılanlardandı. Bir şerefsizdi yani.
Ayağa kalkıp aramızdaki mesafeyi azaltarak

"Vay be herif güzelmiş."

Adam konuşunca yüzümü ekşittim. Çok ağır içki kokuyordu. İçki kokusundan nefret ederdim.

"Fazla yakın değil misiniz?"

"Bilmem öyle miyim?"

"Evet şimdi uzaklaşır mısınız?"

"Kim olduğunu bilmiyorum güzelim ama ben Namjoon."

Bu ismi tanıyor gibiydim. Alyeska topluluğunun uyuşturucu satıcılarının en başında aklına gelicek kişisiydi. Lakabıda sanırım RM miydi?

"Beni ilgilendirmiyor işinize bakın lütfen."

"Peki sen bilirsin ama sana bir tavsiye eğer o ajanlardan biriysen senin yerinde olsam vaktim varken bu işten vazgeçerdim."

Son cümleyi fısıldayarak söylemişti. Çok şüpheli davranıyordu ki burda kimseye güvenemezdiniz zaten.

Sırıttı ve
"Hwang asla senin peşini bırakmayacaktır. Ya ölürsün yada kim bilir bir omega olduğun için sex kölesi falan olursun. Senin her zerreni kullanırlar." dedi.

Ciddileşti ve beni süzdü.

"Her zerreni hemde."

Sonra tekrardan gülümseyip konuşmaya devam etti.

"Her neyse güzellik ben kaçar merak etme laf yetiştiren biri değilimdir."

Bu adam bipolar mıydı? Ve neyin lafını yetiştiriyordu? Ajan olduğumu nerden biliyordu?

"Hah iyiymiş çok sağol RM." diyip ordan uzaklaştım ama arkamdaki o şaşırmış ve anlam verememiş ifadesini hissedebiliyordum. Çünkü RM lakabını bir tek yakınları bilirdi yani o öyle sanıyordu muhtemelen.

Jeongin~

Salona girdiğimde küçük bir masaya geçip Kai'yi süzmeye başladım. Etrafında 3 tane kadın vardı ve sanırım omegaydı hepsi. Ama sanki kırmızı elbiseli Sarı saçlı kadına ayrı bir ilgidi var gibiydi. Ama kadın oralı bile değil gibi gözüküyordu. Birini mi arıyordu.
Muhtemelen Hyunjin'in gönderdiği ajanlardı.

Kapıdan siyah saçlı kırmızı rujlu bir kadın girdi. Kadının içeriye girmesiyle Kırmızı elbiseli kadın hemen doğruldu. Kızarmış gibiydi.Yoksa bu kadından mu hoşlanıyordu? Dikkat çekmek için kırmızı rujlu kadının yanına gitmeye karar verdim.
Dikkat çekmem gerekiyordu ki vakit kazandırayım. Ha bide Kai'nin parmak izi lazımdı onuda nasıl alacağımı bilmiyordum.

"Merhaba."

Kadın şaşırmış bir ifadeyle bana döndü.

"Ah merhaba." 

Çok kısık sesle konuşuyordu. Utanıyordu sanırım."

"Ben I.N."

Tabikide gerçek adımı söyleyemezdim. Bir lakap uydurdum kendime.

"Memnun oldum bende Soojin."

Kadın samimi bir şekilde gülümsedi. Melek gibi duruyordu. Böyle bir toplulukta işi neydi?

"Bende çok memnun oldum. Yeni mi katıldınız topluluğa?" dedim

Kadın gülerek
"Hayır hayır ben Lee Taemin'in kızıyım. Bay Kai bir balo düzenleyince benimde gitmemi istedi."

"Sebep?"

"Kai'yle nişanlacağım bir kaç aya..."

Kadının bunu söylerken gülümsemesi soldu.

"Zorla mı?"

"Yani evet ona karşı hiçbir şey hissetmiyorum iğrenç bir adam ama iş gereği nişanlanmam lazım."

Bu kadın her şeyi bana tereddütsüz anlatıyordu. Daha 5 dakika önce tanıdığı birine...

"Zor olmalı. Topluluğun işlerine giriyor musun?"

Kadın tekrar gülümsedi.

"Hayır ben okuyorum. Babam için geliyorum buraya. Güzel sanatlar okuyorum."

Masum biriydi muhtemelen.

Gülümseyerek "Çok güzelmiş." diyebildim.

Kai ve ekibine bakmak için arkamı döndüğümde kırmızı elbiseli kadın tüm ciddetiyle üstüme atlayacak gibi bakıyordu. Kai sırıtarak bana bakıyordu. Gülümsememle karşılık verdim.  Yanına gelmemi işaret ettiğinde Kadına "Tekrardan çok memnun oldum görüşmek üzere Soojin." diyip Kai'nin yanına ilerlemeye başladım

"Çok etkileyici duruyorsunuz tanışmadık önceden değil mi?" dedi sırıtarak

Gülümseyerek "Tanışalım o zaman." dedim

Bu adamı sarhoş edene kadar rolüme devam etmeliydim işim zor gibiydi. 3 şişe içmiş ama yinede sağlamdı adam.

"Soojinle aranda ne var?" 

𝐘𝐢𝐧𝐞 𝐛𝐢𝐫 𝐛𝐨̈𝐥𝐮̈𝐦 𝐬𝐨𝐧𝐮... 𝐊𝐮𝐫𝐠𝐮𝐦 𝐢𝐲𝐢 𝐢𝐥𝐞𝐫𝐥𝐢𝐲𝐨𝐫 𝐠𝐢𝐛𝐢 𝐚𝐦𝐚 𝐧𝐚𝐬𝛊𝐥 𝐤𝐞𝐥𝐢𝐦𝐞𝐥𝐞𝐫𝐞 𝐝𝐨̈𝐤𝐞𝐛𝐢𝐥𝐢𝐫𝐢  𝐝𝐢𝐲𝐞 𝐝𝐮̈𝐬̧𝐮̈𝐧𝐮̈𝐲𝐨𝐫𝐮𝐦... 𝐘𝐚𝐳𝛊𝐦 𝐡𝐚𝐭𝐚𝐥𝐚𝐫𝛊 𝐨𝐥𝐚𝐛𝐢𝐥𝐢𝐫 𝐤𝐮𝐬𝐮𝐫𝐚 𝐛𝐚𝐤𝐦𝐚𝐲𝛊𝐧 𝐬̧𝐢𝐦𝐝𝐢𝐝𝐞𝐧... 𝐎̈𝐏𝐔̈𝐘𝐎𝐑𝐔𝐌 𝐒𝐈̇𝐙𝐈̇𝐈̇𝐈̇ 💘🫰🫰

𝐓𝐨 𝐡𝐞𝐚𝐯𝐲 𝐭𝐨 𝐭𝐡𝐢𝐧𝐤༄Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin