20 yıl sonra
"Size en başından demiştim ya. "Kader tekrardan ikimizi aynı yerde buluşturdu. Papatya dolu bir kırda..." İşte Tae'yi kaybettikten 1 yıl sonra o yerde buluştuk. Ama ben onun dirisi yerine sadece mezarını gördüm. Papatyaların arasında... Size en başından demiştim ya "Kapımın önünde bir demet papatya..." İşte o papatya hiç bir zaman o kapının önünden ayrılmadı. Hep ordaydı. Her kapıyı açtığımda aklıma o geldi. Hiç unutmak istemedim onu. Zaten kalbimden çıkmadı ki aklımdan çıksın. Onun öldüğü gün bende ölmüştüm. Ben Kim Aera. Bu sefer son kez ölüyorum. Ebedi bir uyku beni bekliyor. Taehyung beni bekliyor... Bu dünyada kavuşamadım sevdiğime... Ama bugün kavuşma zamanı... Dünya bize acımadı. Dahyun yaptıklarının cezasını sadece hapse girerek ödediğini zannediyodu. Ama o yaptıklarının hesabını hiç bir zaman veremeyecek. Ve ben şimdi Taehyung'un yanına gidiyorum. Ona kavuşacağım..."
M: Evet ünlü edebiyatçımız Kim Aera'nın ölmeden önce yazdığı mektubu okudunuz umarım.
R: Evet Min Cha hocam. Gerçekten çok güzeldi.
Y: Evet. Hocam size bir şey sorabilir miyim?
M:Tabikide.
Y:Kim Aera sizin neyinizdi?
M:O... Benim annemdi.
Yazardan
20 yıl önce
Haberler
S: Düğün vahşeti. Evet sayın seyirciler haftalardır aranan Hwang Dahyun sonunda göz altına alındı.
Seul lisesinde edebiyat öğretmeni olan 32 yaşındaki Kim Aera kocasının ölümünden 1 hafta sonra evinde ölü bulundu.Seul lisesinde edebiyat öğretmeni olan 32 yaşındaki Kim Aera 1 hafta önce evinde ölü bulundu.Aera'nın herkesten sakladığı hastalığı güçlenmişti. Vücudu bu hasstalığa yenik düştü.Bir masum çift daha kavuşamamıştı. Onların kavuşmasıda öbür dünyaya kaldı...
Bla bla bla...
"Herkes bu saçma düşüncelerle kandırıldı. Ama asıl gerçek bambaşka. Ben Kim Aera. Ölmedim yaşıyorum. Yaşadığımı sadece mezarlıktaki kurbanlarım biliyor. Ama artık sizde biliyorsunuz. Mutluluğumu çalanların, hayatını çalmaya devam ediyorum ve edicem de. Size söz veriyorum. Masum insanların hayatını mahveden herkes onlara çektireceğim işkenceler için hazır olsunlar. Herkes bana korkunç katil muamelesi yapsa bile ben masum insanların intikamını alacağım. Ama öncelikle Hwang Dahyun... Biraz daha bekle. Sıra sende. İlk önce sana yardım eden kim varsa hepsi en sonda da sen, acılar içinde ölüp gideceksiniz. Ölümünüz kolay değil şimdiden söyleyeyim. Döktüğüm her göz yaşının 10 katı kadar işkence... Hazır olun..."
J:Efendim şimdi ne yapmayı planlıyorsunuz?
A:Yarın Dahyun'un kardeşi gibi sevdiği biri öğleden önce saat 11'de Seul'a gelecekmiş. Bence havalimanında onu güzel karşılaşabiliriz. Ne dersin?
J: Sizin için uygun olan benim için de uygundur efendim.
A:Bana sadakatla bağlı olduğun için sana minnettarım Jay.
J:Siz bana 2. bir hayat verdiniz. Asıl ben size teşekkür ederim efendim.
A:Her neyse. Adamları hazırla. Taksi ayarlasınlar. Dediklerimin kusursuz şekilde hazır olmasını istiyorum.
J:Hemen efendim.
Jay odadan çıktıktan sonra koltuğa oturdum. Elimde Taehyung'un fotoğrafı vardı.
A:Söz veriyorum. Döktüğün her kanın, çektiğin her acının bedelini Dahyun'a ödeticem. Jay! Arabamı hazırlayın!
⛓️
Yazardan
M:Jihyo abla şarj aletimi gördün mü?
J:Hayır canım.
M:Ya nerde bu?
JS:Hayatım Iseul'un maması neredeydi?
J:Mutfağa bak. Ha bide meyve sularını getir sana zahmet.
Misafirler geliyor yavaş yavaş.JS:Tamam.
J:Min Cha canım kurabiyeleri getirir misin? Bende pastayı götürücem.
M:Tamam.
Her şey güzel devam ediyordu. Lee ailesi mutluydu. Jihyo ve Jong Suk evlenmiş ve Iseul adlarında bir kızları olmuştu. Min Cha'da büyümüştü. Ortaokul'a geçmişti. Hayat güzel devam ediyordu. Bugün Min Cha için ufak çaplı bir doğum günü partisi düzenlenecekti.Aera'da doğum gününü unutmamıştı. Her sene olduğu gibi yine gizlice izliyordu bahçe kapısının önünde.
J:İyiki doğdun canım.
JS:İyiki doğdun prenses. Pastayı kessek mi artık? Ben açım.
J:Az ye az.
Misafirler ikramları yerken Jihyo siyah kıyafetler içinde olan kadını görmüştü. Aera olduğunu anladı. Diğerlerine görünmeden yanına gitti.
J:Aera abla hoşgeldin.
A:Sessiz ol. Herşey yolunda mı? Bir ihtiyacı var mı Min Cha'nın?
J: Ha yok herşey yolunda. Sen naptın bulabildin mi Dahyun'u?
A:Evet. Hatta yarın kuzenini havalimanından alıcaz. Yarım kalan meseleyi kanla kapatıcam.
J:Abla başka bir yolu yok mu? Min Cha bir gün senin yaşadığını öğrenecek ve eğer böyle şeylerle uğraştığını öğrenirse kimseyi affetmez.
A:Jihyo yeter. Her seferinde bunları söylüyorsun ama faydası yok. Ben intikamımı alıcam.
Aera arkasına dönmüştü. Ağladığını görmesini istemiyordu.
J:Min Cha senden nefret edicek. Bunu bildiğin halde katil ol-
A:Jihyo sakın! O kelimeyi ağzına alma! Benden nefret etmesi umrumda değil. Ben abine söz verdim. Sözümü de tutucam.
Aera arabaya binecekken Jihyo'nun sözleri onu durdurmuştu.
J:Min Cha her gece sen ve abimin ismini sayıklıyor. Yaklaşık 4 senedir uyku ilacı ile yatıyor. Abim ve senin ölümünden sonra yataklara düştü. Gene umrunda değil mi?
Aera arabaya binmişti. Ağlıyordu. Çığlık ata ata ağlıyordu. Her kelime canını yakıyor ona geçmişi hatırlatıyordu. Ama o aklına koymuştu. Herşey yarın bitecekti.
Bu kitabın bitmesine gönlüm el vermedi. Sizde kan,katil ve cinayet sevdiğniz için bende 2. Sezonu böyle yaptım. Umarım beğenirsiniz. Bu arada Tae aşkımın yerini başka bir yakışıklı aldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞTEKİ GÜL
Fanfiction"Yeni bir söz söylemek için ölmek mi gerekir?" Bir Demet Papatya kitabının 2. Sezonu.