2 | T A R U M A R

539 27 27
                                    

Gözlerimi açtığımda yerde olmayı beklerken hastanede olduğumu anlamıştım her yerim ağrıyordu özellikle başım gözlerimi tamamen açtığımda koltukta birinin oturduğunu gördüm

Çağan
- Daha iyimisin?

Leya
- Değilim canım yanıyor

Dolan Gözlerimi silerken derin bir nefes aldım çocuk sadece beni izliyordu bakışlarımı ona çevirip baktım

Leya
- s-Sen kimsin beni buraya sen mi getirdin?

Çağan
- Çağan ben çarşıda ki çocuk

Leya
- Hatırladım keşke o bilekliğini vermeseydin

Çağan
- Ben nereden bilebilirdim ki ?

Leya
- burası mardin hayaallerimi elinden çalan bir şehir çocukluğumun katili

Çağan
- derken?

Leya
- Doktorum ben zorlu şartlar altında tıp fakültesini bitirdim

Bu kızın her sözü nasıl olurda etkileyecek kadar kuvvetli olabliyordu

Çağan
- ee gidelim mi artık?

Leya
- Sen evine ben mezara

Çağan
- öyle bir şey olmayacak çünkü ölmeyeceksin

Leya
- Nasıl yani anlamadım?

Çağan
- evleniyorsun Erkek kardeşim ile adı Yağız

Leya
- bana sordun mu?

Çağan
- ölmek mi istiyorsun ha görmüyor musun halini ayakta duracak halin yok

Sol gözümden bir damla yaş süzüldü. Haklıydı ben güçsüz biriydim sadece ailesine hizmet etmiş onun kulu kölesi olmuş biriydim ayağa kalktımda başıma keskin bir ağrı girdi dönen başımı tutarken kenardan destek alıyordum aniden kucağa alınınca ufak bir çığlık attım kafamı çevirince ela hareleri ile göz göze geldim kumral kıvırcık saçları ile ela gözlerin uyumu kalbimi hızlandırmaya başlamıştı

Çağan
-ayağa neden kalkıyorsun?

Leya
- genellikle insalar yürüme eylemini gerçekleştirmek için iki ayağını kullanırlar

Çağan
- Allahım ya rabbim

Kızı dikkatlice arabaya bindirip şoför koltuğuna geçtim kız bana bakınca buruk bir gülüş attı

Çağan
- Şimdi seni eve bırakacağım ve iki gün boyunca sakın odandan çıkma melike sana ilaçlarını verecek 3 gün sonra seni istemeye geleceğiz İstemeden bir gün önce Yağız ve Tuana gelecekler

Leya
- TTamam

Kafasını cama çevirip dışarıyı izlemeye başladı sessiz ve sakin süren 20 dakikalık yolun ardından konağın önüne geldik Leya'nın gözleri dolmuştu

Çağan
- Yok bu böyle olmayacak gel benle

Leyayı kucağıma alıp konağın kapısından içeri girdim babası olacak şerefsiz ve annesi avluda oturuyordu

Çağan
- Mert Ağa bak gör kızının halini hiç mi acımadın o hadsiz tokatları savururken

Leyayı yavaşça yere indirip elimi beline doladım düşmesin diye annesi koşa koşa aşağıya gelip sıkı sıkı sarıldı

Mert
- o kız artık bitti gitti

Çağan
- Kızına dokunmadım bu bit ikincisi senin şerefini sikerim duydunmu beni? Değil tüm Midyat tüm Mardin yine gelse alamaz seni benim elimden bu lan senin şerefin ha

İmkansız Aşk | LÇ ( FİNAL) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin