-Channie Hyuuungg!!!
-Bang Chaaaaan!!!
Bana seslenen çocukları duyduğumda gözümü yavaşça açtım. Yüz üstü uyuduğum yatağımın yanındaki komodinin üstünde bulunan saate baktığımda saatin 9.40 olduğunu gördüm. Bağrışmaları kesmek için bende onlara seslendim.
- Uyandııımm!!Başarmıştım. Bağrışmalar kesildi. Yavaşça kalkıp yatağıma oturdum. Ellerimi yüzümden kahverengi kıvırcık saçlarıma doğru çıkardım. Uzun zaman sonra uzunca uyumuştum. 4 saat. Evet, benim için uzun. İnsomnia yüzünden genellikle 2 saat kadar uyuyabiliyorum.
-Chan Hyung?Kapıya gelen Felix'e doğru baktım.
- Efendim Lix?- Kahvaltıyı hazırladık. Hadi gelsene!
- Siz başlayın Lix, geliyorum bende.
- Tamam.
Kendi elimle oluşturduğum ailemin en küçük 3. üyesi Lix. Bir ara anlatırım boş verin şimdilik.
Yatağımdan kalkıp yüzüme su vurdum. Sonra da aşağı indim. Tam bu sırada Hyunjin koşarak gelip arkama saklandı. Şaşkınlıkla olduğum yerde kaldım.
- Channie Hyung yardım et! Minho Hyung ağzıma peçete sokmaya çalışıyor.Bu sırada önüme baktığımda bir elinde çatal diğer elinde peçeteyle üstüme doğru gelen Minho'yu gördüm.
- Hyung çekil. Araya sende kaynarsın.Kendimi tutamayarak gülmeye başladım.
- Hey hey hey n'oluyor? Minho yavaşça silahı- yani çatalını masaya bırak da öyle konuşalım.Masada oturup zaten gülen üyeler daha fazla gülmeye başladılar.
- Hyung çekil de tıkayım ağzına peçeteyi.
Masadakilere anlamaz bakışlar attığımda Jeongin açıklama yaparak beni aydınlattı.
- Hyunjin Hyung, Minho Hyung'a zeytin fırlattı da o yüzden bu haldeler.- Ya fırlatmadım. Çatalıma batırmak isterken uçuverdi.
- Göstereceğim ben sana ne uçuyor ne batıyor!
Ellerimi kaldırarak Minho'ya doğru yaklaştım.
- Tamam Minho hahahaha. Yanlışlıkla olmuş işte. Hadi güzelce kahvaltımızı yapalım lütfen.Masaya doğru döndürüp omzundan tutarak ilerlemeye başladım. Arkasını dönüp omzumun üstünden Hyunjin'e sen öldün hareketi yaptı. Gülerek tekrar masaya oturduk.
- Minho yine coşturmuşsun. Masa çok güzel gözüküyor.
- Öyle mi? Bugün Hanji ve Seungmin de yardım etti. Birlikte bir şeyler yaptık işte.
- Oha senle Seung aynı mutfakta yemek hazırladınız ve ikiniz de sağlamsınız. İlginç!
- Bir de bana sor Hyung.
Hanji'ye baktığımda çatalı kendine batırıyor gibi yapıyordu.
- Ahahhahaha kim bilir neler yaşandı mutfakta.
- Valla Changbin Hyung, ben mutfakta değildim ama bir ara Minho Hyung'un "DOMATESLERİ YANLIŞ KESİYORSUN!!" diye bağırdığını çok harika bir ses tonuyla duydum.
- O ne ki I.N. Bir ara patates çok pişti diye az kalsın beni de Minnie'yi de kesiyordu.
- Senin hatan yoktu Hanji. Ben onları Seungmin'e demiştim.
- Yapabileceğim bir şey yok. O sırada maçta çok kritik bir top atıldı. Ona bakmak yerine patateslerle ilgilenemezdim.
- O beysbol sopasını-
- Hey hey yavaş Minho Hyung.
- Un ufak edip yediririm diyecektim Yongbok. Sizin içiniz kötüyse ben napayım hah!
Gülerek oturduğumuz masadan gülerek kalktık. Of bu çocuklar gerçekten harika!
Yemekten sonra odama geçmek üzere ayaklandım.
- Gençler ben odama geçiyorum.
Hepsi bana döndü.
- Channie Hyung film izleyecektik birlikte. Sende katılsaydın?
- Başka zaman Binnie. Uykumu almışken yapmam gereken şeyler var da onları yapayım.
Bunu dememle hepsinin gözleri fal taşı gibi açıldı. Hyunjin hemen konuşmaya başladı.
- Oha ne? Uykunu mu aldın?Onlar da alışık değil uykumu almama.
- Bahisleri açıyorum. Sizce Chan Hyung kaç saat uyudu?
- Ben 3 saat diyorum Felix.
- Evet Seungmin'den 3 saat geldi. Yok mu arttıran?
- Ben 3 saat 15 dakika diyorum.
- Minho Hyung'dan 3 saat 15 dakika geldi.
- 4 saat!
- Oha Jisung-ah! Yavaş ol olum. 4 saat ne? Chan Hyung 4 saat uyuyacak? Benim tüm gün boyunca Hyunjin'e yürümemem daha olası.
Jisung'u alkışlamaya başladım.
- Öyle deme Bin. Tam tutturdu. Evet, 4 saat uyudum.Hepsi bir kere daha şaşırdı.
- Oha! Şaka mısın? Kutlama ne zaman?- I.N haklı Hyung. Ne zaman dondurma alıyorsun?
- İşiniz gücünüz adamı uğraştırmak Hyun! Sen ver Hyung kartını biz alırız.
Jisung'un dediğiyle gülmeye başladım. Hyunjin gülerek ekledi.
- O da olur Hyung.Gülmekten karnım ağrımıştı. Daha fazla dayanamayarak ellerimi kaldırdım.
- Peki peki teslim oluyorum. Jisung benle yukarı gel de kartımı vereyim.Hyunsung ikilisi zafer gülüşü atıp beşlik çaktılar. Jisung yerinden kalkıp yanıma geldi ve koluma girdi.
- Gidelim Hyung.Birlikte yukarı çıktık. Komodinin üstündeki cüzdanımı aldım ve içinden kartımı Jisung'a verdim.
- Herkese neyli istediklerini sorun. Bana da vanilyalı alın. Başka bir şeye ihtiyacınız varsa da alabilirsiniz.Kartı elimden alan Jisung bana kocaman bir sarılma verdi.
- Harikasın Hyung. En sevdiğim Hyung'um sensin.Bende ona karşılık sarıldım.
- Teşekkür ederim ama bunu Minho duymasın.Jisung gülerek benden ayrıldı ve aşağı doğru ilerledi.
-Dikkat edin kendinize!- Tamam Hyuung!
Bu çocukları çok seviyorum ya! Rüya gibiler!
~ They are like dream ~
.
.
.
Evet ilk bölümü yazdım. Umarım hoşunuza gitmiştir. 5 bölümlük bir fic olacak. 1 gün arayla her gün yeni bölüm aticam.
Bu arada yazdıklarımın yaşanmış olma ihtimali çok yüksek bxkdnxonxoxnxox
Bir sonraki bölümde sadece üyelerin hikayelerini anlaticam. Peçetelerinizi hazır edin, ben yazarken ağladım.
Herhangi bir yazım hatası veya mantık hatası varsa özür dilerim.
Oy vermeyi ve boool bol yorum yapmayı unutmayınn.
Seviliyorsunuz asklarim <3
Instagram: lucentskz
Tiktok: lucentskz