Bölüm on iki

1.4K 101 46
                                    

Duru Akça...

Kullandığı sahiplik ekiyle içim sıcacık oldu.

Gülümseyerek bana doğru geldi, "Gelmişsin." dedi mutlulukla. Gülümsedim, "Geldim, senin için." dedim ellerimi kaldırarak.

"Benim için." diye mırıldandı gülümseyerek. Gözlerinin içi parlıyordu.

"Sarılabilir miyim sana Duru?" diye istekle sorduğunda dudağımı kemirdim, kafamı salladım.

Benden aldığı onayla kollarını belime doladı sıkıca.

Sabahtan beri kastığım bedenim sarılmasıyla gevşedi.

"İyi ki geldin." diye mırıldandı burnunu saçlarımda hissederken. Gülümseyerek ona sarılmaya devam ederken bizi seyreden kadını fark ettiğimde gülümsemem soldu, hafifçe geri çekildim.

İsmail o sıra heyecanla konuşmaya devam ediyordu, "İzledin mi beni? Neden söylemedin geleceğini?" Ellerimi kaldırarak cevap verdim, "Sürpriz yapmak istedim." Güldü.

"Senin sürprizini yerim." diye mırıldandığında utandım.

Gözüm tekrar arkadaki kadına kaydığında İsmail'e kaçamak bir bakış attım.

İsmail, baktığım yere bakıp belimde olan koluyla beni yürümem için destekledi.

"Gel seni ablam Elif'le tanıştırayım." dediğinde kaskatı kesildim.

Ablası mı?

Karşındaki kadın şalını düzeltip bana gülümsedi.

Ama ben öylece donakalmış ona bakıyordum.

Hayatımdaki abla figürü o kadar kötüydü ki her ablaya karşı önyargılıydım.

Korkuyla kasıldım.

Çekinerek kadına baktığımda kadın sıcak gülümsemeyle beni süzmeye başladı yerimde kıpırdandım.

"Ben Elif, sen Duru olmalısın." diyerek kollarını uzatıp sarılmaya kalktığında önümde olan İsmail'in arkasına girmeye çalıştım.

İsmail, anlamsızlıkla bana bakarken kadının kaşları hafifçe çatılmıştı hareketimle.

"Duru, daha yeni tanıştıklarıyla öyle temassa girmeyi sevmez abla." dediğinde rahatladım.

Beni anlıyordu.

Kadın anlayışla gülümsedi, "Anlıyorum, kusura bakma Duru." dediğinde hâlâ İsmail'in arkasında kafa salladım.

Şu an annesinin arkasına korkup saklanan bir çocuktan farkım yoktu.

Kadın gülerek İsmail'e baktığında İsmail, ensesini kaşıdı.

"Ben gideyim İso, evde görüşürüz." deyip bana döndü "Memnun oldum Duru, seninle tanışmak çok güzel. Kendine iyi bak." diyerek gitmeye başladığında İsmail'le yalnız kaldık.

İsmail bana dönüp gülümsedi, "Sahil kenarına gidelim mi?" diye sorduğunda kafamı salladım.

Deniz havası iyi gelecekti.

Beraber arabaya binip sahile geldik, sahilde öylece yürürken İsmail bana bakıp duruyordu.

"E, nasıl buldun oynamamı?" dediğinde durup ona döndüm, "Futboldan çok anlamıyorum ama topa sürekli sahip olmak istemen, çabalaman çok güzeldi birde sanırım asist diyorlar o da çok güzeldi." Dediğimde güldü.

"Duru çok tatlısın." diye heyecanla konuştuğunda gülümseyip kafamı başka yere çevirdim.

Etrafta kimse yokken İsmail tekrardan konuştu, "Ablamdan korktuğunu hissettim." dediğinde panikle ona döndüm.

Beni yanlış anlamasını istemiyordum. Hemen ellerimi kaldırdım.

"Beni yanlış anlama lütfen, benim hayatımdaki abla figürü çok kötüydü bu yüzden ablalara karşı çekiniyorum bu yüzden bir çok kişiyle arkadaşlığım bozuldu." dediğimde anlayışla gülümsedi.

"Ben seni yanlış anlamam Duru. Bana kendini açıklamana gerek yok seni çok iyi anlıyorum." dedi ardından derin bir nefes alıp devam etti, "Ayrıca kimseden korkmanı istemiyorum Duru."

Gözlerimin içine yoğunlukla baktı, "Benim sevgim seni korur." dediğinde gülümsedim.

Heyecandan üşüyen ellerimi tuttu, gözlerimin içine baktı "Senin sevginin de beni korumasına ihtiyacım var. Beni korur musun?" diye sordu.

Kaşlarım yukarıya kalkarken, heyecanla ellerini sıktım.

Fazla düşünmeme gerek yoktu, ellerimi ellerinin arasından çektim. İsmail buna bozularak baktı ayrılan ellerimize.

Gülümsedim, daha fazla dayanamayıp kollarımı boynuna doladım.

Bu bir nevi, korurum demekti.

💗

Olmuş muu

28.04.2023

Elfida| İsmail Yüksek ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin