Berdel Zoraki Evlilik 2

Bölüm 1: Karar

27 yıl önce
Midyat'ta yine sıradan bir gündü ve bu sıradan günde yine bir töre uğruna kan dökülmüştü.
Aşk bu şehre göre haramdı ya, yasaktı...
Demirhan aşiretinin biricik kızı bir öğretmene kaçmıştı. Saf ve masum bir aşktı ya sadece.
Bu kaçış uzun sürmemişti. Genç öğretmen ve kız yakalanmıştı, aşiret toplanmıştı.
Aşiretin en baş ağası kararı oğlan lehine ölüm, kız lehine evlilik kararı vermişti.
Oğlanın canını kimsenin ruhu duymadan ertesi günün sabah ezanı zamanında kafasına sıkarak almışlardı ve bu ölüm intihar süsü verilerek ortadan kaldırıldı.

**
Mahir Ağa: Mardin'in tüm ağaları, aşiretlerinin fikri sorulmuş ve karar verilmiştir! Demirhan aşiretinin ağası Jiyan kızı Handan buradan uygun birine gelin verilecektir! Aslında bu olanların bedeli ölüm olmalıydı bilirim... Lakin Demirhan aşireti bizden sonraki en tanınan, en büyük aşirettir. Ve Jiyan ağanın hatrına bu karar evlilik ile değiştirilmiştir. Umuyorum ki itirazınız yoktur.

Her bir koltukta oturan farklı aşiretlerin ağaları kendi aralarında fısıldaşırlarken, içlerinden biri parmağını kaldırıp araya girdi. Araya giren Bakırcıoğlu aşiretinin ağası Bozok oldu.

Mahir ağa: Buyurasın Bozok ağa! Söz senindir!

Bozok: Mahir ağa... Sizi severim, saygı duyarım, başımın üstünde yerinizde vardır. Lakin bu yaptığınız ayrımcılık veya Demirhan aşiretine kıyak geçmek olmaz mı? Ne de olsa Handan Demirhan soyadlarını ve ailesini iki paralık etmedi mi ? Bu bir rezillik... Aşiret kızıda olsa törenin hükmü onada geçer ve geçmeli de... Bu dava oğlanın öldürülmesi ve o kızın evlendirilmesiyle bitmez. Kızda öldürülmeli, hiç acınmadan! Töre ve törenin bizlere getirdiği hükümleri hatırlatmak isterim!

Mahir ağa: Ben töreyide, törenin getirdiği hükümleride gayet iyi bilirim Bozok ağa! Bana bunu hatırlatmanın lüzumu yok. Hem bu kararı yalnızca Demirhanların ağası adına almadım. Ben yoksa en başta o namusunu iki paralık eden Handan Demirhan'ın canını ilk ben alırdım. Amma sonradan devreye Şadoğulları girdiler. Şadoğulları kızı beğendiklerini ve öldürülmesini istemediklerini söylediler. Hemde bu olanlara rağmen. Bende iki aileye iki aşirete sordum, kabul ettiler. E söz ağızdan çıktı bir kere. Bu yüzden bu yönden bir karar aldık.
Madem kız bir bedel ödeyecek, o zaman böyle ödeyecek. Söz bitmiştir! İtirazın hâlâ var mı?!

Bozok ağa hiç tatmin olmamıştı. Suratı asık bir şekilde Mahir ağayı onayladı. İçindeki büyük ağa olma hırsı onu yanıp tutuşturuyordu. O bu hırsla yanıp tutuşurken onun yerinde olmayı istediği yerde oturan adamın gayet normal kararlar alması rahatsız ediyordu.
İçinde bir ukte intikam oluşmuştu. Hem baş ağa Mahir ağaya, Hemde alakasız bir şekilde Şadoğullarına...
Aşiretlerin toplantısı bittikten sonra herkes konaklarına dağıldılar.

***
Demirhan Konağı
Onca yaşanılanlardan sonra Demirhanlar her şey normalmiş gibi yaşamaya devam ediyorlardı. Tek bir kişi hariç: Handan.
Handan babası tarafından yaşanan hadiseden sonra ceza olarak odaya kapatılmıştı. Aç susuz bırakılmıştı. Artık sadece ölmeyi bekliyordu çaresizce...
Üç gündür ağlamaktan gözleri kan çanağına dönmüştü. Ömer'in ölüm haberi, babasından yediği dayak ve hakaretler...
Şimdide aşiretin kararı kalmıştı geriye.
Odasında şu an kafese kapatılmış kuş gibi duruyordu. Yatağına bile yatmamıştı. Yerde oturup boş boş tavanı izliyordu. Ara sıra Ömer'i hatırladıkça sinir krizi geçiriyordu.
Handan yine zırıl zırıl ağlarken Jiyan ağa üç oğluyla konağa vardılar. Herkes toplantıdan çıkacak kararı merakla bekliyordu.
Jiyan ağayı eşi Hatice karşıladı.